Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20583 Esas 2019/215 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20583
Karar No: 2019/215
Karar Tarihi: 17.01.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20583 Esas 2019/215 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme Ticaret Mahkemesi'dir. Davacı, icra takibinde kullanılan çekteki imzanın kendisine ait olmadığını ve davacı şirketin davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespit edilmesi talep eder. Davalı, imzanın ve kaşenin davacı şirketin yetkili temsilcisine ait olduğunu savunur. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda, çek üzerinde yalnızca bir imza bulunduğunu ancak yönetim kurulu üyelerinden birinin de imzasının bulunması gerektiği açıklanmıştır. Davacının kambiyo senedi ile borç altına girmesinin usulüne uygun şekilde temsilciler vasıtasıyla atılmayan imzalar sebebiyle mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Türk Ticaret Kanunu Madde 145, Türk Borçlar Kanunu Madde 582.
19. Hukuk Dairesi         2016/20583 E.  ,  2019/215 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.


    - K A R A R -


    Davacı vekili, davalı tarafından davacı şirket aleyhine başlatılan icra takibinde takip konusu çekteki imzanın davacı şirket temsilcisi ...’na ait olmadığını ileri sürerek, davacının davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu çek üzerindeki imzanın ve kaşenin davacı şirketin yetkili temsilcisine ait olduğunu, çek üzerinde davacı şirket yetkilisinin isminin yazılı olmadığını, sadece imzasının bulunduğunu, şirketi imzaya yetkili olarak ...’nun yanında Kemal Kansız ve Dursun Ali Bakkaloğlu’nun da olduğunu, imzanın bu kişilere de ait olabileceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen adli tıp raporu, davacı şirkete ait imza sirküleri uyarınca, dava konusu çek üzerinde davacı şirket adına atılmış yalnızca bir imza bulunduğu, oysa dosyaya celbedilen temsile dair belgeler ve imza sirkülerine göre davacı şirketin borçlandırıcı işlemlerinde ... imzası yanında yönetim kurulu üyelerinden birinin de imzasının bulunması gerektiği, bunun yanı sıra yapılan imza incelemesinde davacı şirket adına atılan imzanın davacıyı temsilde mutlaka imzası gereken asli imza sahibi yönetim kurulu başkanı olan ..."na da ait olmadığı, sonuç olarak usulüne uygun şekilde temsilciler vasıtası ile atılmayan imzalar sebebi ile davacının kambiyo senedi ile borç altına girmesinin söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden taraflardan alınmasına, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara