Tebliğname No : 11 - 2011/330735
MAHKEMESİ : Ulukışla Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/04/2011
NUMARASI : 2010/17 (E) ve 2011/102 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik


1- Sanığın yetkilisi olduğu şirket adına kayıtlı olan 5..... plakalı aracın trafik belgesinde bulunan muayene işlemlerinin sahte olduğu iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın; madencilik işlerinde kullanmak üzere şirketine ait 117 adet aracın bulunduğunu, hepsinin fenni muayenesini fiilen takip etmesinin mümkün olmadığını, muayene işlemleri için şirkette çalışan bir çok kişiye farklı tarihlerde noterden vekaletname verdiğini, işlemlerin bu kişiler aracılığı ile yapıldığını, suça konu aracın muayenesinin kim tarafından yaptırıldığını bilmediğini, yapılan sahtecilik konusunda bilgisinin bulunmadığını savunması ve araç muayene işlemleri için çalışanlarına verdiği bir kısım vekaletname örneklerini ibraz etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, suç tarihlerinde sanığın muayene işlemleri için kendilerine vekaletname verdiği kişilerin tanık olarak beyanları alınarak, suça konu aracın muayenesini yaptırıp yaptırmadıklarının sorulması, sanığın şirketi adına belirttiği sayıda aracın kayıtlı olup olmadığı ve suç tarihinde suça konu araca ait vergi/trafik borcu bulunup bulunmadığının araştırılması, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu sahte belge aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması ve denetime imkan verecek şekilde dosya içine konulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a- UYAP üzerinden yapılan sorgulamada muayenede sahtecilik eylemlerinden dolayı sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan açılmış başka davaların bulunduğunun anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, belgelerde sahtecilik suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve fiil tarihleri de dikkate alınarak; sanığın fiillerinin her biri yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, sanık hakkında benzer eylemlerden açılan tüm dosyalar getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmeleri, değilse bu davayı ilgilendiren kısımlarının onaylı örnekleri dosya içerisine konulup sonucuna göre sanığı hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

b- 5237 sayılı TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,19.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.