Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2013/12 Esas 2014/31 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2013/12
Karar No: 2014/31

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2013/12 Esas 2014/31 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın hırsızlık suçu nedeniyle cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından sanığın doğum tarihi ve nüfus kaydı bilgilerinin uyuşmazlığından dolayı hüküm bozulmuştur. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etse de, Ceza Genel Kurulu sanığın nüfus kaydı ve kimlik bilgilerinin iddianamede doğru şekilde gösterilmediği için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerektiği kararına varmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK Madde 39 (Faili hakkında dava açılması ve yargılama yapılması), TCK Madde 53 (Verilecek kararın gösterilmesi), TCK Madde 142 (Nitelikli hırsızlık) ve TCK Madde 143 (Hırsızlık).
Ceza Genel Kurulu         2013/12 E.  ,  2014/31 K.
  • HIRSIZLIK
  • SANIĞIN İDDİANAMEDE VE GEREKÇELİ KARARDA YER ALAN KİMLİK BİLGİLERİNİN NÜFUSTA KAYITLI OLDUĞUNDAN FARKLI OLMASI
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 39
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 53
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 142
  • TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 143

"İçtihat Metni"

Hırsızlık suçundan sanığın 5237 sayılı TCK"nun 142/2, 143, 39 ve 53. maddeleri uyarınca bir yıl dokuz ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna ilişkin, Diyarbakır 8. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 22.02.2008 gün ve 672-101 sayılı hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 13. Ceza Dairesince 07.03.2012 gün ve 7283-5113 sayı ile;
"Nüfus kayıt örneğinde yer alan bilgilerle uyumlu olan iddianame içeriğine göre, "01.11.1987 doğumlu, D.., Eğil, Gündoğuran Mahallesi nüfusuna kayıtlı M.. Ö.." hakkında kamu davası açıldığı halde, kovuşturma aşamasında yapılan kimlik tespiti ve gerekçeli karar başlığına göre, "11.01.1987 doğumlu, D.., Bağlar İlçesi, Yeniköy nüfusuna kayıtlı M.. Ö.." hakkında hüküm kurulması" isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 07.05.2012 gün ve 235663 sayı ile;
"Kimlik bilgilerinin iddianamede doğru gösterilip kamu davası açıldığı, mahkemece 06.11.2007 tarihli duruşmada 01.11.1987 doğum tarihinin, 11.01.1987, D. E. Bağlar, Yeniköy nüfusuna kayıtlı olarak belirtildiği, gerekçeli karar başlığında bu defa, "11.01.1987 doğumlu, D.., Bağlar İlçesi, Yeniköy nüfusuna kayıtlı M.. Ö.." hakkında hüküm kurulduğu, bu itibarla sanığın doğum tarihlerinin ay ve gün olarak açık bir maddi hatayı içerdiği anlaşıldığından, gerekçeli kararda sanığın nüfus bilgilerini ihtiva eden ibarelerin çıkartılarak, "D.İli, Eğil İlçesi, G. Mahallesi nüfusuna kayıtlı,
01.11.1987 doğumlu M.. Ö.." olarak yazılmak suretiyle, düzeltilerek onanması" istemiyle itiraz kanun yoluna müracaat etmiştir.
CMK"nun 308/1. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 13. Ceza Dairesince 28.11.2012 gün ve 18257-25508 sayı ile, itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığın iddianamede ve gerekçeli kararda yer alan doğum tarihi ile nüfusa kayıtlı olduğu yer bilgilerinin farklı olmasının bozma nedeni yapılıp yapılmayacağının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamede sanığın kimlik bilgilerinin "D.. 01.11.1987 doğumlu, D... E.., G. Mahallesi, Cilt No: 3, Aile Sıra No: 118, Sıra No: 68, Türkiye Cumhuriyeti Kimlik No: ......" şeklinde gösterildiği,
Adli muayene, sanık karar takip formu, şüpheli sanık hakları formu, teslim tutanağı, Cumhuriyet savcısı görüşme tutanağı, şüpheli ifade tutanağı, yakalama ve üst arama tutanağı, teşhis tutanağı, adli sicil kaydı, iddianame, duruşmaya çağrı kâğıdı ve duruşmaya hazırlık tutanağı ile yakalama emrindeki kimlik bilgilerinin nüfus kaydındaki bilgilerle aynı olduğu,
Talimat duruşma zaptında, 11.01.1987 doğumlu, D.., E.. Bağlar, Yeniköy; gerekçeli karar başlığında ise, 11.01.1987 doğumlu, D.., B.., Yeniköy nüfusuna kayıtlı olduğunun belirtildiği,
Kollukta suçunu kabul etmeyen sanığın, kovuşturma aşamasında yakalama kararı üzerine alınan savunmasında; olay tarihinde hap aldığını, aşırı derecede alkollü bulunduğunu, suçlamayı kabul ettiğini ve pişman olduğunu beyan ettiği,
Anlaşılmaktadır.
Ceza Muhakemesi Kanununun 147. maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde aşağıdaki hususlara uyulur:
a) Şüpheli veya sanığın kimliği saptanır. Şüpheli veya sanık, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür. …",
170. maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendi gereğince, görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede şüphelinin kimliği yer almalıdır.
191. maddesinin üçüncü fıkrasında; "Duruşmada, sırasıyla;
a) Sanığın açık kimliği saptanır, kişisel ve ekonomik durumu hakkında kendisinden bilgi alınır. …",
225. maddesinin birinci fıkrasında; "Hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.",
232. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde de; "Hükmün başında, hükmü veren mahkeme başkanının ve üyelerinin veya hâkimin, Cumhuriyet savcısının ve zabıt kâtibinin, katılanın, mağdurun, vekilinin, kanunî temsilcisinin ve müdafiin adı ve soyadı ile sanığın açık kimliği yazılır..." şeklindeki hükümlere yer verilmiştir.
Kanun koyucu bu düzenlemelerle, hükmün ancak iddianame ile kamu davası açılan fail hakkında kurulabileceğini öngörmüş, aynı zamanda hakkında kamu davası açılan ve yargılama yapılıp hüküm kurulan kişinin kimliği hususunda herhangi bir tereddüt yaşanmasının önüne geçilmesini amaçlamıştır. Öğretide; "davasız yargılama olmaz" ve "yargılamanın sınırlılığı" olarak ifade edilen bu ilke uyarınca hâkim, hangi fail ve fiili hakkında dava açılmış ise, ancak o fail ve fiili hakkında yargılama yapıp hüküm verebilecektir. Anılan düzenlemelere göre, iddianamede adı geçen fail ve fiilinin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen bir fail veya olaydan dolayı yargılama yapılarak hüküm kurulması, kanuna açıkça aykırılık teşkil edecek ve mutlak bozma nedeni olacaktır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca 09.11.2006 gün ve 2396 sayılı iddianameyle Diyarbakır İli, Eğil İlçesi, Gündoğuran Mahallesi nüfusuna kayıtlı ve 01.11.1987 doğumlu olup, soruşturma aşamasında suçlamaları kabul etmediğini beyan eden M.. Ö.. hakkında kamu davası açıldığı halde, yerel mahkemece, talimatla alınan ifadesinde suçlamayı kabul ettiğini ve pişman olduğunu beyan eden, Diyarbakır, Bağlar İlçesi, Yeni Köy nüfusuna kayıtlı ve 11.01.1987 doğumlu olduğu tutanağa geçirilen M.. Ö.. hakkında hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
Bu itibarla, Özel Dairece yerel mahkeme hükmünün, yukarıda belirtilen kanuna ve usule aykırılık nedeniyle bozulmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından, itirazın reddine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.02.2014 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara