Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2017/714 Esas 2017/804 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Bölümü
Esas No: 2017/714
Karar No: 2017/804

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2017/714 Esas 2017/804 Karar Sayılı İlamı

                    T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO      : 2017 / 714

            KARAR NO  : 2017 / 804

            KARAR TR   : 25.12.2017

ÖZET : Prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe Sosyal Güvenlik Kurumuna sunulmasına dair işlemin iptaline ilişkin davanın ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

                                                          

 

K  A  R  A  R

 

Davacı            : E. İnşaat Ltd. Şti.

Vekili              : Av. D.K.

Davalı             : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı  

Vekili              : Av.A. S. B. (Adli Yargı), Av. H.K.(İdari  Yargı)

 

O L A Y         : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; şikâyet üzerine davalı kurum SGK denetçilerinin müvekkil firmayı incelendiğini ve firmaya kayıt geçersizliği gerekçesiyle 9.444.00 TL, şikâyetçinin işten çıkartıldığı tarihin bildirilmediği gerekçesiyle de 164,00 TL idari para cezası uygulandığını, sadece işçi beyanlarına dayanılarak davalı kurumca 2015/2.ay, 2013/3. ay, 2015/11. ay, 2015/12. ay, 2016/01. ay ve 2016/02. aylara ait ek bildirge istendiğini, firmanın resmi bir iş yaptığını ve işin başlama ve bitiş tarihlerinin belli olduğunu, şikâyetçinin iş bitim tarihinden sonra iş yerinde hala çalışmaya devam ettiğini ileri sürerek 29/02/2016 tarihinde müvekkili firmayı kuruma şikayet ettiğini, ancak işin 20/11/2015 tarihinde bitirilmiş olduğunu, dolayısıyla işçi çalıştırma durumunun söz konusu olmadığını, işçinin zaten çalıştığı sürelerde gerçek çalışma süreleri üzerinden kuruma bildirildiğinden bahisle, firmaya gönderilen ödeme emirlerine itirazının kabulü ile belirtilen aylara ilişkin ek bildirge istenmesine dair kurum işlemlerinin iptali istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

SİVAS 2. İŞ MAHKEMESİ: 11.04.2017 gün ve E:2016/274, K:2017/35 sayı ile “…Dosya içerisindeki kayıt ve belgelerden davacı işletmenin Sosyal Güvenlik Kurumu denetim elemanlarınca denetime tabi tutulduğu, davacı firma tarafından Abdullah Akar isimli sigortalının 29/02/2016 tarihli işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi içerisinde verilmemesi nedeniyle işveren hakkında 5510 sayılı Kanunun 102. Maddesinin j bendi uyarınca idari para cezası uygulandığı ve davacı firmanın kendisine tebliğ edilen idari para cezasına ilişkin 22/07/2016 tarihinde yapmış olduğu itiraz üzerine, SGK İdari Para Cezasına Yapılan İtiraz İnceleme Komisyonunun 19/08/2016 tarih, 2016/58 Esas ve 2016/50 Sayılı Kararı ile itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.

Somut olayda; 03/06/2016 tarihli ve 2016/AS-083 sayılı SGK Denetmen Raporuna istinaden davacı şirkete ait 4.4120.01.01.1034394.058.12.-29 sicil numaralı işyeri hakkında 5510 sayılı Kanunun 102/I-e (2) alt bendi uyarınca işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi içinde Kuruma verilmemesi nedeniyle 164,00 TL ve 5510 sayılı Kanunun 102/I-e (4) ve (5) alt bentleri işyeri kayıtlarının geçersiz olması nedeniyle 9.444,00 TL İdari Para Cezası Tahakkuk yazıları 12.07.2016 tarihinde davacı şirkete tebliğ edilmiş, davacı şirket tarafından İPC" larına karşı 22.07.2016 tarihli dilekçesi ile itiraz edilmiş, ancak Kurum İtirazı İnceleme Komisyonunun 19.08.2016 tarihli ve 2016/58 E, 2016/50 K sayılı kararı ve 19.08.2016 tarihli ve 2016/57 Esas, 2016/49 sayılı Kararı ile davacı şirketinin itirazının reddedildiği ve komisyonun red kararının 29/08/2016 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği anlaşılmıştır.

Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 102. maddesinden kaynaklanmaktadır. Anılan maddede a) -2 . Bendinde "8 inci maddenin birinci fıkrasında belirtilen bildirgenin verilmediğinin, mahkeme kararından veya Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden ya da diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarının kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında her bir sigortalı için asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır." denilmektedir.

Yine 5510 sayılı Kanunun 102. maddesinde özetle; "İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir…." denilmektedir.

Davacı şirketin kurumun İtirazı İnceleme Komisyonunun red kararlarının tebliğ edildiği 29/08/2016 tarihinden itibaren 30 gün içerisinde idari para cezalarının iptaline ilişkin davasını yetkili İdare Mahkemesine ikame ettirmesi gerekirken söz konusu davasını 06/09/2016 tarihinde görevli olmayan Mahkememize açmış olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda 6100 sayılı HMK"nun 114-( 1 )-c maddesi uyarınca görev dava şartlarından olup re’sen nazara alınmalıdır. Dolayısıyla 5510 sayılı Yasanın 102. maddesi dikkate alınarak Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla HMK"nun 114, 115 maddeleri uyarınca, davada görevli yargı yerinin idari yargı mercileri olduğu” gerekçesiyle davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile HMK 114/1-b maddesi ile HMK 115/2 maddeleri uyarınca Usulden Reddine dair verdiği karar 05.05.2017 tarihinde kesinleşmiştir.

Davacı vekili bu kez aynı taleple idari yargı yerinde dava açmıştır.

SİVAS İDARE MAHKEMESİ: 20.06.2017 gün ve E:2017/532, K:2017/807 sayı ile “2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinde; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu ve bu sürelerin idari uyuşmazlıklarda, yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren başlayacağı, 14/3-e maddesinde; dilekçelerin “süre aşımı” yönünden ilk incelemeye tabi olduğu; 15. maddesinin l/b bendinde ise; bu Kanunun 14. maddesi uyarınca yapılan ilk incelemede “süre aşımı” bulunması halinde davanın reddine karar verileceği hüküm altına alınmıştır.

Dosyanın incelenmesinden; davacı şirket hakkında Sivas Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğünce 01.07.2016 tarihli 164,00TL ve 9.444,00TL tutarındaki idari para cezası kesildiği anılan cezalara karşı davacı tarafından 22.07.2016 tarihinde itiraz edildiği, itirazın 19.08.2016 tarihinde reddedilmesi üzerine belirtilen para cezalarına ve davalı idarece 01.07.2016 tarihli yazı ile gönderilen prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe taraflarına sunulmasına dair yazının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Dosyadaki bilgilere ve belgeler incelendiğinde; davacı tarafın 19.08.2016 tarihli idari para cezalarının itirazlarının görüşüldüğü komisyon kararlarının 29.08.2016 tarihinde tebliğ alındığı ve Mahkememizde anılan idari para cezalarına karşı 18.04.2017 tarihinde dava açıldığı dikkate alındığında; davacı tarafça komisyon kararlan tebliğ alındıktan yaklaşık 8 ay sonra açılan davada süreaşımı bulunması nedeniyle davanın süreden reddi gerektirmektedir.

Davacı tarafça iptali istenilen davalı idarece 01.07.2016 tarihli yazı ile gönderilen prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe taraflarına sunulması gerektiğine dair yazı incelendiğinde;

2577 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrasında da İdare Mahkemelerinin, Vergi Mahkemelerinin görevine giren davalar ile Danıştay da çözümlenecek olanlar dışındaki iptal davaları ile tam yargı davalarını, tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinin birinin yürütülmesi için" yapılan idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar ve kanunlarla verilen diğer işleri çözümleyeceği hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 101. maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği kurala bağlanmıştır.

Yukarıda anılan mevzuat gereğince davacı tarafça iptali istenilen davalı idarece 01.07.2016 tarihli yazı ile gönderilen prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe taraflarına sunulması gerektiğine dair yazının Mahkememiz görev alanı dışında olduğu, idari para cezaları dışında 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların çözümünde iş mahkemelerinin görevli olduğu dikkate alındığında; anılan uyuşmazlığın görev ve çözüm yerinin adli yargı olması gerektiğinden bu kısım yönünden davanın görev yönünden reddine karar verilmelidir.

Açıklanan nedenlerle davanın kısmen görev yönünden kısmen ise süre yönünden reddine” karar vermiş, kararın 09/09/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için davacı vekili 24.10.2017 tarihli dilekçeyle Mahkememize başvurmuştur.  

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Nuri NECİPOĞLU’nun Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Suna TÜRE, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN ve Birgül KURT’un katılımlarıyla yapılan 25.12.2017 günlü toplantısında:

I-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; Adli ve idari yargı yerleri arasında 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu dosyanın 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece, adli yargı dosyası da temin edilmek suretiyle Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hâkim Engin SELİMOĞLU’ nun, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, davacı firmaya davalı SGK tarafından kayıt geçersizliği ve işten çıkarma tarihlerinin bildirilmemesi gerekçeleriyle tahakkuk ettirilen idari para cezalarının ve ek bildirge verilmesine dair işlemlerin iptali istemiyle açılmıştır.

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun:

“Prim belgeleri ve işyeri kayıtları” başlıklı 86. maddesi; “Bu Kanunun 4 üncü ve 5 inci maddesine tabi sigortalılar ile sosyal güvenlik destek primine tabi sigortalılar için işverenlerce Kuruma verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin şekli, içeriği, ekleri, ilgili olduğu dönemi, verilme süresi ve diğer hususlar Kurum tarafından çıkarılan yönetmelikle belirlenir

İşveren, işyeri sahipleri; işyeri defter, kayıt ve belgelerini ilgili olduğu yılı takip eden yıl başından başlamak üzere on yıl süreyle, kamu idareleri otuz yıl süreyle, tasfiye ve iflâs idaresi memurları ise görevleri süresince, saklamak ve Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilen memurlarınca istenilmesi halinde onbeş gün içinde ibraz etmek zorundadır…

…Sigortalının çalıştığı bir veya birden fazla işte, bu Kanunda yazılı şartları yerine getirmiş olmasına rağmen, kendisi için verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesinin veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin işveren tarafından verilmediği veya verilen aylık prim ve hizmet belgesinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde kazançların veya prim ödeme gün sayılarının eksik gösterildiği Kurumca tespit edilirse, hastalık ve analık sigortalarından gerekli ödemeler yapılır”

“Uyuşmazlıkların çözüm yeri başlıklı 101. maddesinde: “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür”

“Kurumca verilecek idari para cezaları başlıklı 102. maddesinde: “Kurumca dayanağı belirtilmek suretiyle diğer kanunlarda aşağıda belirtilen fiiller için idari para cezası öngörülmüş olsa dahi ayrıca bu Kanunun;

c) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca verilmesi gereken belgeleri, Kurumca belirlenen şekilde ve usulde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için…

…2) Belgenin ek olması halinde, aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin sekizde biri tutarında…

idari para cezası uygulanır…

…e) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüğü Kurumca yapılan yazılı ihtara rağmen onbeş gün içinde mücbir sebep olmaksızın tam olarak yerine getirmeyenlere;

1) Bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için, aylık asgari ücretin oniki katı tutarında,

2) Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için, aylık asgari ücretin altı katı tutarında,

3) Defter tutmakla yükümlü değil iseler, asgari ücretin üç katı tutarında…

idari para cezası uygulanır…

…İdarî para cezası uygulanması 8 inci, 9 uncu, 11 inci ve 86 ncı maddelerde belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi yükümlülüğünü kaldırmaz

İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir”

Hükümlerine yer verilmiştir.

Dava dosyalarının incelenmesinden; Şikayet üzerine yapılan inceleme sonucu Denetmen Raporuna istinaden davacı şirkete ait işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi içinde Kuruma verilmemesi nedeniyle 164,00 TL ve işyeri kayıtlarının geçersiz olması nedeniyle 9.444,00 TL İdari Para Cezası tahakkuk ettirildiği, davacı şirket tarafından 22.07.2016 tarihli dilekçe ile yapılan itirazın reddedildiği ve red kararının 29/08/2016 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, belirtilen para cezalarına ve davalı idarece 01.07.2016 tarihli yazı ile gönderilen prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe taraflarına sunulmasına dair yazının iptali istemiyle adli yargı yerine müracaat edildiği, Sivas İş Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine başvurulan Sivas İdare Mahkemesince idari para cezaları yönünden davanın reddine, prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe davalı kuruma sunulmasına dair işlemin iptali talebinin ise İdare ve İş Mahkemelerince görev yönünden reddine karar verildiği, her iki kararın da aleyhine yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği belirlenmiştir. 

İdari para cezalarına yapılan itirazın idare mahkemesince süre yönünden reddedilerek kesinleştiği ancak prim hizmet belgelerinin davacı şirketçe davalı kuruma sunulmasına dair işlemin iptali talebinin ise idare ve iş mahkemelerinin karşılıklı görevsizlik kararlarına konu olduğu anlaşılmaktadır.

Yukarıda yapılan inceleme ve ortaya konulan yasal mevzuat hükümleri gereğince, davaya konu olayda 5510 Sayılı Kanunun 86.maddesinin 7.fıkrasında belirtilen yükümlülüğü yasal süresi içinde yerine getirmediğinden bahisle, yine aynı fıkra uyarınca re"sen düzenlenen belgelere ilişkin borçtan kaynaklanan uyuşmazlığa bakmakla 5510 sayılı Yasa’nın 86. ve 101. maddeleri uyarınca iş mahkemesi görevli bulunmaktadır. Mahkememizin emsal nitelikteki 2016/283 E. 2016/330 K. sayılı ilamı da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle davanın görüm ve çözümü adli yargı yerinin görevine girdiğinden, Sivas 2.İş Mahkemesinin 11.04.2017 gün ve E:2016/274, K:2017/35 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç  : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Sivas 2.İş Mahkemesinin 11.04.2017 gün ve E:2016/274, K:2017/35 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 25.12.2017 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Nuri

NECİPOĞLU

 

 

 

Üye

Şükrü

BOZER

 

 

 

 

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

Üye

Mehmet

AKSU

 

 

 

 

Üye

Süleyman Hilmi

AYDIN

Üye

Suna

TÜRE

 

 

 

 

Üye

Birgül

KURT

 

 

 

 

 

 

 

 

Hemen Ara