Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2384 Esas 2015/3830 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2384
Karar No: 2015/3830
Karar Tarihi: 13.10.2015

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2384 Esas 2015/3830 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Susurluk Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan dava açılmıştır. Ancak sanığın gerçek kimliğinin tespiti konusunda yaşanan sorunlar nedeniyle karar bozulmuştur. Sanığın kardeşi adına düzenlenmiş olan belgenin sanığın gerçek kimliğini ortaya koymadığı, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen \"kimliğini gizleme\" kabahatini oluşturduğu ve sanık hakkında idari para cezası verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: TCK 206/1., 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. ve 20/2-c, CMUK'nun 321, 322 ve Kabahatler Kanunu'nun 24. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/2384 E.  ,  2015/3830 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/316348
    MAHKEMESİ : Susurluk(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 25/05/2011
    NUMARASI : 2009/239 (E) ve 2011/157 (K)
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan


    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine göre sanığın bir sebebe dayanmayan, sair temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak:
    Sanığın hakkında kasten yaralama, cinsel saldırı ve tehdit suçlarından yürütülmekte olan bir soruşturması bulunması sebebi ile firari olduğu, kolluk kuvvetleri tarafından alınan duyum üzerine suç mahalline gidildiğinde kimlik kontrolü yapıldığı sırada kardeşi "İlhan Eser""e ait olan gerçek nüfus cüzdanını ibraz ettiği, sunduğu nüfus cüzdanındaki fotoğraf ile sanığın aynı kişi olmadığının anlaşılması üzerine henüz bir tutanak düzenlenmeden Asayiş Büro Amirliğinde bulunan polislerce teşhisinin yapıldığı, sanığın gerçek kimliğinin ""İ.. E.."" olduğu olayda; İ. E.. adına düzenlenmiş bir belge bulunmaması nedeniyle TCK"nun 206/1. maddesinde tanımlanan suçun da gerçekleşmediği, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen “kimliğini gizleme” kabahatini oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 28.04.2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK.nun 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara