Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/7-137 Esas 2009/73 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2007/7-137
Karar No: 2009/73

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/7-137 Esas 2009/73 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2007/7-137 E.  ,  2009/73 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname :94651
    Yargıtay Dairesi : 7. Ceza Dairesi
    Mahkemesi       : İSTANBUL 8. Ağır Ceza
    Günü             : 29.01.2007
    Sayısı             : 93-5

    A) Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, bu örgüte üye olmak ve örgüte yardım etmek suçlarından tüm sanıkların beraatlerine,
    B) .....Bank 0ff Shore Ltd. Şti. hesapları üzerinden “banka kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık“ suçlarından;
    Sanıklar H.. G..ve C..B..in, 5237 sayılı TCY’nın 158/1-f, 52, 43, 62, 63, 53/1 ve 53/5. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına,
    Sanıklar N..G.., K..G.., N.. G.. ve S..F..K..’ın beraatlerine,
    Sanık H..G..’yla ilgili Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığının 29.11.2001 tarihli iddianamesiyle, Tarsus Ağır Ceza Mahkemesine açılan kamu davasının mükerrer olması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesi uyarınca reddine,
    C) Bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla nitelikli dolandırıcılık (zimmet) suçlarından:
    Sanık H..G..’nun 4389 sayılı Bankalar Yasasının 22/3-2. cümlesi, 5237 sayılı TCY’nın 43, 62, 53/1, 53/5, 63 ve 49/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına,  ayrıca bankanın uğramış olduğu 42.867.539.263.253.-TL zararın sanıktan tazminine,
    Sanıklar N..G.., K.. G..,  M..Y.., Ö..C..,  M..B.., ve N..G..’nun 5237 sayılı TCY’nın 158/1-J, 52, 62, 63, 53 ve 51. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına ve cezalarının tazmin suretiyle tama¬men giderilmesi koşuluyla ertelenmesine,
    Sanıklar H.G., F.B., O.Y. B. ve G. B.’in, 5237 sayılı TCY’nın 158/1-J, 52, 62, 53 ve 51. maddeleri uyarınca cezalandırıl¬malarına ve cezalarının tazmin suretiyle tama¬men giderilmesi koşuluyla ertelenmesine,
    Sanıklar Ş.K. ve İ.E.in 5237 sayılı TCY’nın 158/1-J, 43, 52, 62, 63, 53 ve 51. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına ve cezalarının tazmin suretiyle tama¬men giderilmesi koşuluyla ertelenmesine,
    Sanık C. B., A. R.E.ve C.F. Y.in 4389 sayılı Bankalar Yasasının 22/3-2. cümlesi, 765 sayılı TCY’nın 80, 59, 31, 33 ve 40. maddeleri uyarınca ceza¬landırılmalarına,  ayrıca bankanın uğramış olduğu zararın tazminine, 
    Sanık A.R.E.’in bankaca A.. Ş.Holding A.Ş. ve A. Ş.. Eğitim Kurumları Ltd. Şti.’ne kullandırılan krediler ile ilgili olarak açılan kamu davasından beraatine,
    Sanıklar Y.O., A.Ş., M.A., F. E.B., B. G. G., B. T., O. K.,  H.T. M., H.Ç., Y. K.,  M.F. K., G. Z. Y.ve F. S.Ş.haklarında tahsis edilmemesi gereken kredinin tahsisi suretiyle dolandırıcılık suçundan mahkûmiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine,
    Sanıklar Ş. K., M. Y., H.G., O.A. ve M. C. haklarında Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının 16.10.2000 tarihli iddiana¬mesiyle Şişli 4. Asliye Ceza Mahkemesine açılan,
    Sanıklar S.Ç., M.S., M. C., Z. Y., Ş.K., H. G., M.Y., E.E., Z.Ü.ve O. Y. B. haklarında İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığının 05.11.2001 tarihli iddianamesiyle İskenderun Ağır Ceza Mahkemesine açılan, 
    Sanıklar C.N., R.N.ve N.N. haklarında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 06.06.2003 tarihli ek iddianamesiyle İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine açılan,
    Sanıklar H. G., O. Y.B., Ş.K.ve M.Y.’in bankaca G. Grubuna ait ......Tekstil San. A.Ş. firmasına 14.05.1996 tarihinde 11.770.- USD kredi kullandırıldığı ve bu nedenle tahsis edilmemesi gereken kredinin tahsisi suretiyle dolandırıcılık suçundan cezalandırılmaları istemiyle açılan,
     Kamu davalarının 765 sayılı TCY’nın 102/4, 104/2 maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına,
    Sanıklar M.Y., H. G. ve M. C. ile ilgili olarak ikinci kez, M. C.’in firmalarına verilen kredilere ilişkin olarak İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 22.02.2001 tarihli iddianamesi ile İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesine açılan davanın mükerrer olması nedeniyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 223/7. maddesi uyarınca reddine,
    Sanıklar Ş. K. ve O.A. ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 28.02.2002 tarihli iddianamesiyle, İstanbul 7.Ağır Ceza Mahkemesine açılan kamu davasının mükerrer olması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 223/7. maddesi uyarınca reddine,
    Sanık Ş.K. hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 28.02.2002 tarihli iddianamesiyle, İstanbul 7.Ağır Ceza Mahkemesine açılan kamu davasının mükerrer olması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 223/7. maddesi uyarınca reddine,
    Sanıklar H. G., M.Y. ve O. Y. B.haklarında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2001 gün ve 2268-77-77 sayılı iddianamesiyle, İstanbul 3 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesine açılan kamu davasının mükerrer olması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 223/7. maddesi uyarınca reddine,
    Sanık A. A.hakkında “Cürüm İşlemek İçin Oluşturulan Teşekküle Üye Olmak” suçundan cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasının, ölüm nedeniyle 5237 sayılı TCY’nın 64. maddesi uyarınca ortadan kaldırılmasına,
    Sanık M.B.’e hükmedilen mahkûmiyet cezasına konu banka kaynaklarının .... Bank Off Shore Ltd. Şirketine kredi mahiyetinde depo edilmesi ve oradan da sanık H. G.’nun firmalarına aktarılması suretiyle dolandırıcılık eyleminin dışında; ayrıca S., C. Dayanıklı Tüketim Malları, A.. Ş.. Holding, Özel A.Ş..Eğitim Kurumları, ....Kumaşçılık ve ...... firmalarına verilen krediler hakkında, sanık F..B..na hükmedilen mahkûmiyet cezasına konu .....Rabak firmasına kullandırılan kredi nedeniyle dolandırıcılık eylemi dışında; ayrıca S,, C...Dayanıklı Tüketim Malları, ....Kumaşçılık firmalarına verilen krediler hakkında, yine İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2001 ve 19.09.2001 günlü sanık M.F..ve arkadaşları hakkında takipsizlik kararlarına konu eylemlerle ilgili sanıklar hakkında, yine Ü., N.ve Z..grup firmalarına kullandırılan back to back kredilerle ilgili olarak bu kredileri alan firma sorumlularının da suça iştiraki düşü¬nüldüğünden bu sorumlular hakkında da, gerekmesi halinde yeniden değerlendirmede bulu¬narak mukteza tayini için karar kesinleştiğinde bir örneğinin İstanbul Cumhuriyet Baş¬savcılığına gönderilmesine ilişkin, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 01.06.2005 gün ve 55/40 sayılı hüküm, O Yer C.Savcısı tarafından, sanıklar H.G., C. F. Y., C.B., M. N. G., K.G., N.G., M.Y., Ö. C., H. G., M., B., F. B., O. Y.B., G. B.lehine, katılan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekili, katılan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu vekili, sanık H. G. müdafii, sanıklar N.N., R.N.ve C. N.müdafiileri, sanık A.R. E.müdafii, sanık Ö.C.müdafii, sanık G. B. müdafii, sanıklar K.G., N. G., M.N.G. ve H.G.müdafiileri, C. F. Y.müdafii, Sanık M. B müdafii, sanıklar C.B., O. Y. B., Ş.K., İ.E., F. B., M.Y.ve E.E.müdafiileri tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 02.11.2006 gün ve 15803-16846 sayı ile;
    “I- Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve kurulan örgüte üye olmak, ... Bank Off Shore Ltd. Şti. hesapları üzerinden bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak mak¬sadıyla dolandırıcılık suçlarından  iddianamedeki   nitelemeye  ve  suç  tarihine göre suçtan zarar görme olasılığı bulunmayan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun davaya katılmasına karar verilmesi, hükmü temyize hak kazandırmayacağından anılan kurum veki¬linin bu suçlara yönelik temyiz isteğinin 5320 sayılı 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulu¬nan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, katılan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekilinin duruşmalı inceleme isteğinin aynı Yasanın 318. maddesinde katılan tarafından Yargıtay’da duruşmalı inceleme isteyebileceği düzenlenmediğinden istem gibi REDDİNE, ayrıca mahkemenin kuruluşu ile ilgili Anayasa’ya aykırılık iddiaları ciddi görülmediğinden talebin REDDİNE,
    II- Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve kurulan örgüte üye olmak suçlarından verilen hükme ilişkin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekili tarafından yapılan temyiz iste¬ğinin incelenmesinde;
    Sanık O.A.hakkında “cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak suçun¬dan” bu dava ile birleştirilen İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesine 28.03.2002 tarihli iddiana¬meyle dava açılmasına rağmen hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresine kadar her zaman karar alınması mümkün görülmüştür.
    1- Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere ve gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan TMSF vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle sanık A. A. hakkındaki “suç işlemek amacıyla örgüte üye olmak” suçundan açılan kamu davasının ortadan kaldırılmasına dair hükmün istem gibi ONANMASINA,
    2- Diğer sanıklara yönelik incelemede;
    Sanık İ.E.’in bankadaki görevden ayrılma tarihi ile sanık M.F. K.’nin dava konusu ....Rabak şirketine kredi kullandırma tarihinden sonra örgüt üyeliği eylemlerine devam ettiklerine dair herhangi bir delil bulunmadığından suç tarihi kabul edilen görevden ayrılma ve kredi kullandırma tarihlerinden itibaren temyiz inceleme gününde 7 yıl 6 ay olan zamanaşımı süresi dolmuş bulunduğundan ve sanıklar H. G., N. G., M.N.G., M.Y., C. F. Y., A.R. E., K. G., H.G., G. B., O.Y.B., M.B. Ö. C.F.B., B. G. G., O.K., B. T., Y. K., M.C., T. H. M.., H.Ç., F. E. B., M.A., Y. O., A.. Ş., F.S.Ş., G.Z. Y., İ. E.E., C. B., F. S. K., A. A., F. Ü., N. G., H. G., K.B., K.Y., E.E., A. A.’un savunmalarının alındığı tarihten itibaren kesen sebep olmadan temyiz inceleme gününde 5 yıllık zamanaşımı süresinin tahakkuk ettiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, yukarıda yazılı tüm sanıklar hakkındaki “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve örgüte üye olmak” suçlarından açılan kamu davasının zamanaşımı sebebiyle anılan yasa maddeleri gereğince ORTADAN KALDIRILMASINA,
    III- ...Bank Off Shore Ltd.Şti. hesapları üzerinden bankanın araç olarak kul¬lanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar M.N.G., N. G, K.G., S. F. K.’ın beraatlerine, sanık H. G. hakkındaki mükerrer davanın reddine dair hükmün TMSF vekilinin temyizine hasren incelenmesinde,
    1- Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan TMSF vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle “.... Bank Off Shore Ltd.Şti hesapları üzerinden bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçundan sanıklar M.N. G., N. G. ve S.F.K.’ın beraatlerine, sanık H. G.hakkında açılan mükerrer davanın reddine dair hükmün istem gibi ONANMASINA,
    2- Sanık K. G.’nun savunmasının alındığı tarihten itibaren, kesen sebep olmadan temyiz inceleme gününde 5237 sayılı TCY’nın 7. maddesine göre sanık lehine olan 765 sayılı TCY’nın 102/4. maddelerinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresinin tahakkuk ettiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, sanık K.G. hakkındaki “... Bank üzerinden bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davasının anılan maddeler gereğince zamanaşımı sebebiyle ORTADAN KALDIRILMASINA,
    IV- Bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçundan sanıklar M.N. G., K.G., N. G.,  H. G., G.B., O. Y. B., Ş. K., İ. E., Ö. C., M.Y., E. E., N.N., R.N., C. N.müdafiileri ile Yerel Cumhuriyet savcısının haklarında mahkûmiyet hükmü kurulan ve katılan TMSF vekilinin bu suçtan tüm sanıklara yönelik temyizlerinin incelenmesinde;
    1- Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre TMSF vekilinin ve sanıklar İ. E., N. N., R. N., C.N. müdafiilerinin temyiz itirazlarının reddiyle, “bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık” suçundan sanıklar H. G., O. Y.B., M.Y., Ş. K., M. C., O. A. hakkında açılan mükerrer davaların reddine ve zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına ve sanıklar E. E., S. Ç., M. S., M.C., Z.Y., Z.Ü., C.N., R.N. ve N. N.haklarında açılan davaların zamanaşımı sebebiyle ve sanık A. A.hakkında açılan davanın ölmüş olması sebebiyle ortadan kaldırılmasına dair hükmün istem gibi ONANMASINA,
    2- 5237 sayılı Yasanın 7. maddesi gözetilerek 765 sayılı TCY’nın 102/4 ve 104/2.maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresi sanıklar lehine olup,
    2- a) Sanık M. N. G.’na ait Ortadoğu Antalya Liman İşletmeleri firmasına kullandırılan kredi işleminde suç tarihinin nakit kredi kullandırma ve teminat mektuplarının verildiği tarih olan 31.08.1998 ve 16.09.1998 olduğu mahkemece de kabul edildiğinden, bu tarihten itibaren ve sanıklar H.G. (kullandırılan kredinin Amasya Tekstil’e aktarılması iddiası ile kamu davası açıldığı halde hükümde Akmaya şirketi olarak gösterilmiş ise de), G. B.., O.Y.B., Ö.C., Y. K., M. F. K., F. E.B., Y.O. hakkında dava açılan banka kredilerinin kullandırma tarihinden itibaren ve sanıklar İ. E., M. Y. ve Ş.K.’nun bankadaki görevlerinden ayrılma tarihlerinden itibaren temyiz inceleme gününde 7 yıl 6 ay olan zamanaşımı süresi dolmuş bulunduğundan ve sanıklar B.G.G., O.K., B.T., H. T. M., H. Ç., A.Ş., F.S. Ş.k ve A. R.E.’in savunmalarının alındığı tarihten itibaren kesen sebep olmadan temyiz inceleme gününde 5 yıl olan zamanaşımı süresinin tahakkuk etiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, sanıklar M. N. G., H.G., G. B., O.Y. B., Ö.C., Y. K., M. F. K., F. E. B., Y.O., İ. E., M. Y., Ş. K., B. G.G., O. K., B.T., H.T. M., H. Ç. A.Ş., F.S.Ş.ve A.R. E. hakkında “bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davasının anılan yasa ve maddeleri gereğince ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2- b) Sanıklar N.ve K.G.’na ait ...firmasına İslam Kalkınma Bankasından kullandırılan dava konusu kredi işleminde suç tarihinin kredi kullandırma tarihi olan 24.11.1997 olduğu mahkemece kabul edildiği halde suç tarihinden itibaren hüküm tarihinde 5237 sayılı TCY’nın 7. maddesi uyarınca sanıklar lehine bulunan 765 sayılı TCY’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresinin dolmuş bulunduğu gözetil¬meden yazılı şekilde ceza kararı verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanıklar N.ve K.G. müdafiileri ile katılan TMSF vekilinin ve Yerel Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, anılan maddeler gereğince bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçundan sanıklar N. G. ve K. G. hakkındaki kamu davasının ORTADAN KALDIRILMASINA,
    V- Sanıklar M.A.ve G. Z. Y.’ın bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçundan beraatlerine dair hükmün katılan TMSF vekili tarafından temyizinde;
    Sanıklara yüklenen dava konusu kredi işlemlerinin kullandırma tarihine göre 4389 sayılı Yasa kapsamında olup, yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre TMSF vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru bulunan sanıklar M.A.ve G.Z.Y.’ın beraatlerine dair hükmün istem gibi ONANMASINA,
    VI- .......Bank Off Shore Ltd.Şti. hesapları üzerinden bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan H.G.ve C. B.’in, bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolan¬dırıcılık suçundan sanıklar F.B. ve M.B.’in ve ihtilasen zimmet suçun¬dan sanıklar H. G., C. B., C. F. Y.ve A. R.E.’in cezalandırılmalarına dair hükme yönelik anılan sanıklar müdafiileri, katılan TMSF vekili ve Yerel Cumhuriyet Savcısının yukarıda belirtilen tüm sanıklara ve katılan BDDK vekilinin ihtilasen zimmet suçuna yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde;
    1- Sanık M. B. hakkında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığının 22.01.2001 tarihli iddianamesi ile banka yönetim kurulu üyesi olan sanığın... Elektrik, Sinerji, ...Kumaşçılık, ...Ticaret, A. Ş. Holding şirketlerine kullan¬dırılan kredi tahsis kararlarına imza atarak bankaca tahsis edilmemesi gereken kredinin açılmasını sağlamak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinden bahisle kamu davası açıldığı gözetilerek bu suçtan hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde “gerekmesi halinde yeniden değerlendirmede bulunarak mukteza tayini için karar kesinleştiğinde bir örneğinin İstanbul Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesine” karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 223.(1412 sayılı CMUK’nun 253) maddesine muhalefet edilmesi,
     2- Hükümden sonra 08.07.2005 gün 25869 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5377 sayılı Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanununun 20.maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun dolandırıcılıkta etkin pişmanlığı düzenleyen 168.maddesi değiştirilmiş olup, dolandırıcılık suçundan sanıklar H. G., C. B., F.B. ve M.B.yararına olan bu değişikliğin 5237 sayılı TCY’nın 7.maddesi uyarınca gözetilmesi zorunluluğu,
    3- Hükümden sonra 01.11.2005 gün ve 25983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 168. maddesi ile 4389 sayılı Bankalar Kanunu yürürlükten kaldırılmış olup, 5237 sayılı TCY’nın 7. maddesi uyarınca lehe olan yasa belirlenip, sonucuna göre ihtilasen zimmet suçundan sanıklar H.G., C.B., C. F. Y. ve A. R. E.`in hukuki durumlarının takdir ve değerlen¬dirilmesinde zorunluluk bulunması,
    4- Anayasanın 90. maddesi uyarınca iç hukukumuzun bir parçası olan “İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme”nin 6. maddesinde yer alan ve 4709 sayılı Yasa ile 03.10.2001 tarihinde yapılan değişiklikle Anayasa`nın 36. maddesine de taşınan “adil yargılanma hakkı” ceza yargılamasının diğer unsurları yanında öncelikle, mahkeme kurulunun subjektif ve objektif olarak bağımsız, yansız ve adil olarak çalışmasıyla sağlana¬bilecektir.
    Yargılanan kişilere adil yargılanma haklarının tanınmış olması için mahkeme ku¬rulunun tarafsız, yansız ve adil olması da yeterli olmamakta, bunun böyle olduğunun yargı¬lanan kişilerce de objektif ölçülere göre kabul edilebilir nitelikte olması da gerek¬mektedir. Başka bir anlatımla; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kimi kararlarında da vurgulandığı gibi, “özde adalet yetmez, gözde adalet de lazımdır”. Ceza yargılamasının olmazsa olmaz koşulu olan yargılananın adil yargılanma hakkının koşullarını kısaca bu şekilde ortaya koy¬duktan sonra, somut olayda sanıklara sözü edilen hakkın tanınıp tanınmadığına baktığımızda görülenler şunlardır;
    22.01.2001 yılında düzenlenen 48 sayfalık iddianame, daha sonra değişik mah¬kemelere yazılan birden çok iddianameler, görevsizlik kararları, birleştirilen dosyalar nede¬niyle 2001 yılından beri devam eden, 70`in üzerinde klasörde toplanmış belgeleri, Cumhuriyet Savcısının 60 sayfalık mütalaasını, bir çok bilirkişi raporunu içeren toplam 52 sanığın kimilerinin değişik suçlardan mahkûmiyetleri, kimilerinin beraatleri, kimi kamu davalarının ise zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması ile sonuçlanan yargılama sürecinde, 19409 sicil numaralı hakimin yalnızca 28.01.2005 günlü ve sadece dosyanın mütalaa için Cumhuriyet Savcılığına verilmesi ile sonuçlanan oturuma katıldığı, çeşitli usul işlemlerinin yapıldığı sonraki 4 oturuma iştirak etmediği, ancak 01.06.2005 günlü oturumda mahkeme kurulunda yer alarak toplam 256 sayfalık karara katıldığı görülmektedir.
    İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin üyesi olmayan, asıl üyenin bulunmaması nedeniyle duruşmaya çıktığı anlaşılan adı geçen hâkimin, anlatılan yargılama süreci içe¬risinde olağanüstü bir gayretle dosyadaki tüm evrakı okuyup, anlayarak bağımsız, yansız ve gerçek iradesiyle verilen karara katılmış olması mümkündür. Ancak anlatılan yargılama süreci içerisinde, objektif ölçülere göre davanın taraflarınca da bu olgunun kabul edilebilir olduğunu söylemek olanaklı değildir. Tarafların, Yargıçların dosyayı bilmeden karar ver¬dikleri hususunda haklı olarak kuşkuya düşmelerinin, adil yargılama hakkının ihlali anlamına geleceği gözetilerek bu kuşkuyu giderecek hiçbir işlem yapılmadan hükme varılması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar H.G., C. B., C. F.Y., A.R.E., F.B. ve M.B. müdafiilerinin temyiz dilekçeleri ve duruşmalı inceleme sırasında öne sürdükleri temyiz itirazları ve katılan TMSF vekili ve BDDK vekili ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görül¬düğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün belirtilen sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa¬nın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, sanık Hayyam Garipoğlu’nun duruşmadan vareste tutulma isteği reddedilmesine karşın yargılama boyunca bir çok duruşmaya gelmeyen, hükmün kurulduğu son oturumda da hazır bulunmayan sanık hakkında 5271 sayılı CMK.nın 98. maddesinin aradığı “çağrı üzerine gelmemek” koşulunun gerçekleştiği anlaşılmakla, verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın süresi de gözetilerek yakalama emri verilmesinde yasaya aykırılık görül¬mediğinden, sanık H.G.hakkında verilen “yakalama emri”nin kaldırılmasına yönelik talebin REDDİNE,” 02.11.2006 günü 4 nolu bozma sebebinde Üye O. K..’ın karşı oyuyla diğer bozma nedenleri yönünden ise oybirliğiyle karar verilmiştir.
    İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesince 29.01.2007 gün ve 93/5 sayı ile diğer bozma nedenlerine uyulmuş, 4. bentte belirtilen bozma nedenine karşı ise;
    Azınlık görüşüne aynen iştirak edildiği belirtilmek suretiyle,
    Objektif tarafsızlık ilkesinin zedelenmediği, yasalarımızda belli celselere katılmış bulunan hâkimin hükme iştirak edemeyeceği yolunda bir engel bulunmadığı, Özel Daire bozmasının, objektiflikten uzak ve tamamen soyut olduğu, tatminin ölçüsünün yasaların tam uygulanıp uygulanmaması ile ilgili bulunduğu,  bozma ilamının, hükmün bir kısım sanıklar yönünden esastan inceleme yapılması nedeniyle kendi içinde de çelişki arz ettiği, esas itibariyle davaların bu nedenle ertelenmesinin yargılamayı uzatacağı, bunun da adil yar¬gılanma hakkının ihlali sonucunu doğuracağı, 19409 sicil numaralı hakimin esas hakkındaki mütalaanın verildiği ve eski zabıtların okunduğu 28.01.2005 tarihli oturum ile yine eski zabıtların okunduğu, esas hakkındaki iddia, mütalaa ve savunmaların tekrarlandığı 01.06.2005 tarihli oturuma iştirak ederek, hükme katılmasının adil yargılanma hakkını zedelemediği gerekçeleriyle önceki hükümde direnilerek, bozmaya konu sanıklar hakkında yeniden bozma ilamı doğrultusunda hüküm tesis edilmiştir.
    Bu hükümlerin de, sanıklar C.F. Y., H.G., M. B., A.R.. E.ve C. B.müdafiileri, katılan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekili, katılan BDDK vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay C.Başsavcılığının eylemli uyma nedeniyle dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi, zamanaşımı ile ortadan kaldırma ve zimmet suçlarından verilen kararların onanması, dolandırıcılık suçlarından kurulan hüküm¬lerin ise karma uygulama ve 53/3. fıkrasına aykırılık nedeniyle bozulması istekli 10.05.2007 gün ve 94651 sayılı tebliğnamesi ile Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, 19409 sicil numaralı hâkimin yalnızca 28.01.2005 günlü oturuma ve 01.06.2005 günlü karar oturumuna katılarak hükme iştirak etmesinin adil yargılanma ilkesini zedeleyip zedelemediği noktasında toplanmaktadır.
    İncelenen dosyada;
    1- İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2001 gün ve 2268-77-77 sayılı,
    2- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 06.06.2003 gün ve 24116-1080-215 sayılı,
    3- Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığının, 29.11.2001 gün ve 1252-2719-2218 sayılı,
    4- Şişli Cumhuriyet Başsavcılığının 16.10.2000 gün ve 17039-18643-14900 sayılı,
    5- İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığının 05.11.2001 gün ve 5472 – 2910-212 sayılı,
    6- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 28.03.2002 gün ve 7651-393 sayılı,
    İddianameleri ile,
    Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, oluşturulan teşekküle katılmak, teşekküle yardım etmek, tahsis edilmemesi gereken kredinin tahsisini sağlamak ve bankayı vasıta kılmak suretiyle dolandırıcılık ile Bankalar Yasası’na muhalefet suçlarından ve güveni kötüye kullanma suçlarından, 52 sanık hakkında,
    İstanbul 3. Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesine, Ağır Ceza Mahkemelerine ve Asliye Ceza Mahkemesine açılan kamu davaları görevsizlik ve birleştirme kararı ile İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2001/361 esasına kayıt edilen bu dosyada, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu"nun 15.01.2004 günlü kararıyla İhtisas Mahkemesi olarak kurulan İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin göreve başlaması üzerine, 28.01.2004 gün ve 361/7 sayılı görevsizlik kararı ile İstanbul 8. Ağır Ceza Mahke¬mesine gönderilmiştir.
    İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/55 sırasına kayıt edilen dosyada, 29.03.2004 tarihinde dosyanın tensibi yapılmak suretiyle 27 başlık altında toplanan ara kararlarının yerine getirilmesi için yargılama 27.05.2004 tarihine ertelenmiş,
    27.05.2004, 16.09.2004, 09.11.2004, 23.12.2004 tarihlerinde gerçekleştirilen duruş¬malar mahkemenin asıl heyeti olan Başkan M. A., üyeler K. M.Y. ve S. T.’un katılımıyla gerçekleştirilmiş, 23.12.2004 tarihli oturumda, bir kısım sanıkların gıyabi tutukluluk hallerinin devamına ve infazının beklenmesine, TMSF’ye ödemeler konu¬sunda yazılan müzekkerenin tekidine karar verilerek yargılamanın 28.01.2005 tarihine erte¬lenmesi üzerine, 28.01.2005 tarihli oturuma üye S.T.un katılmaması nedeniyle, 19409 sicil numaralı M. E.katılmış, bu oturumda, esas hakkında mü¬talaasını bildirmek üzere dosyanın C.Başsavcılığına tevdiine karar verilerek yargılama 28.02.2005 tarihine ertelenmiştir. 28.02.2005 tarihinde, Başkan K.M.Y., A.T.T.ve S. T.’dan oluşan heyet marifetiyle yapılan yargılamada, yazılı olarak sunulan ve 60 sayfadan oluşan mütaalaya karşı, taraf vekillerine diyeceklerini sunmaları için duruşma gününe kadar süre verilerek, yargılama 14.03.2005 tarihine ertelenmiş, 14.03.2005 tarihinde mahkemenin asıl heyeti ile icra edilen duruşmada, sanık müdafiilerine savunmalarını sunmaları için son kez süre verilerek yargılama 01.04.2005 tarihine ertelenmiş, 01.04.2005 tarihli oturumda esas hakkındaki savunmalar saptanmış, sanıkların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması için İstanbul C.Başsavcılığına müzekkere yazılarak yargılama 01.06.2005 tarihine ertelenmiş, 01.06.2005 tarihinde üye K.M. Y.’ın katılmaması nedeniyle, daha önceden de 28.01.2005 tarihli oturuma katılan 19409 sicil numaralı M. E.’in katılımıyla gerçekleştirilen yargılamada 01.06.2005 gün ve 55/40 sayılı hüküm tesis edilmiştir. 
    Verilen hükmü temyizen inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince,  bir kısım sanıklar hakkında onama, bir kısım sanıklar hakkında kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına, sanıklar H.G., C. B., C. F.Y., A. R.E., F.B. ve M. B.hakkındaki hükümlerin ise dört nedenle bozul¬masına karar verilmiştir.
    Bozmadan sonra davaya yeniden bakan İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesince, 11.11.2006 tarihli tensiple, sanıkların bozmaya karşı diyeceklerinin tespiti için bozma ilamı ve duruşma gününün tebliğine karar verilmiş, 28.11.2006 tarihinde Başkan M.A., üyeler K. M. Y.ve S. T.’dan oluşan heyetçe, bozma ilamının VI/1, 2, 3 bentlerindeki nedenlere uyulmasına, 4. bentte belirtilen bozma nedenine ise direnmek suretiyle yargılama 27.12.2006 tarihine ertelenmiş, 27.12.2006, 22.01.2007, 29.01.2007 tarihlerinde aynı heyetle yapılan yargılama sonunda, 29.01.2007 gün ve 93/5 sayı ile sanıklar hakkında direnme hükmü tesis edilmiştir.
    Görüldüğü gibi, bozmadan sonraki yargılama asıl mahkeme heyetinin katılımıyla dört oturum sürdürülmek suretiyle, 29.01.2007 tarihinde direnme hükmü verilmiştir.
    Her ne kadar Yerel Mahkemece, 4. bentte belirtilen bozma nedenine direnildiği belirtilmiş ise de, bozmadan sonra, 19409 sicil numaralı hâkim M..E..’in yargılamanın hiçbir oturumunda görev almaması ve tensiple başlayan yargılama sürecinin dört oturum sürdürülerek, bozma ilamının gereğinin eylemli olarak yerine getirilmiş bulunması karşısında verilen kararın direnme hükmü niteliğinde olduğunun kabulü olanaksızdır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış kararlarında vurgulandığı üzere, şeklen ısrar kararı ve¬rilmiş olsa dahi;
    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,      
    b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,     c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayan¬mak,
    d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,Suretiyle verilen hüküm; özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tara¬fından yapılması gerekir.
    Somut olayda, bozma nedenlerinin ilk üçüne doğrudan uyulmak suretiyle yeni hüküm tesis edilmesi, dört nolu bozma nedenine karşı ise eylemli uyularak gereğinin yerine getiril¬mesi karşısında, bu bozma nedeni yönünden Ceza Genel Kurulunca herhangi bir değerlen¬dirme yapılmaksızın, dosyanın uyma ve eylemli uyma nedeniyle incelenmek üzere Daire¬sine gönderilmesine karar verilmelidir.
    Bir kısım Kurul Üyesi, bu tür bozmalara direnmenin fiilen olanaksızlığı dikkate alınarak, uyuşmazlığın Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gerektiği, bu nedenle eylemli uyma nedeniyle asıl uyuşmazlık konusu çözülmeden dosyanın incelenmek üzere Dairesine gönderilmesi görüşüne katılmadıkları gerekçesiyle karşı oy kullanmışlardır.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Saptanan uyma ve eylemli uyma nedeniyle dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, ilk müzakerede yasal çoğunluk sağlanamadığından, 24.03.2009 tarihinde yapılan ikinci müzakerede tebliğnamedeki isteme uygun olarak oyçokluğuyla karar verildi.

    Hemen Ara