Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/3952 Esas 2021/5236 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3952
Karar No: 2021/5236
Karar Tarihi: 06.10.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/3952 Esas 2021/5236 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/3952 E.  ,  2021/5236 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TESCİL

    Taraflar arasında görülen tescil davası sonunda, verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduığu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “Dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle sazlık ve bataklık yerlerden olup olmadığının uzman bilirkişiler tarafından bilimsel verilere uygun olarak belirlemesi, bundan ayrı taşınmaza komşu ...’nın ıslah çalışmasına konu olup olmadığı, çay yatağı üzerinde 1960 yılında yapılan baraj nedeniyle bu yerde herhangi bir ıslah çalışması yapılıp yapılmadığının araştırılması, taşınmazın niteliği hakkında yeniden yerel bilirkişi ve tanıkların bilgisine başvurulması, taşınmaz sazlık ve bataklık nitelikte ise böylesi bir yerin zilyetlikle kazanılmayacağının düşünülmesi, aksi halin tespitinde ise davacı yararına çekişmeli taşınmaz üzerinde Kadastro Kanununun 17.maddesinde sayılan koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin; özellikle aynı maddenin son fıkrasındaki imar planına ilişkin koşulun araştırılması, kabul şekline göre de; TMK.nun 713/3.maddesi uyarınca tescil davaların yasal hasım durumunda olan davalıların hiçbir halde yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağının göz ardı edilmesinin isabetsiz olduğu gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (C1) ile gösterilen 8.947,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
    Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. 4721 sayılı TMK"nın 713/3. maddesi gereğince, tescil davalarında Hazine’nin yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava, Hazine ve ... Belediye Başkanlığı tüzel kişiliği hasım gösterilerek açılmış, ardından ... Belediye Başkanlığı’nın tüzel kişiliğini yitirmesi üzerine ...’na husumet yöneltilmiş ise de, karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa uyarınca ... Büyükşehir Belediye Başkanlığının da davada taraf olması yasal olarak zorunlu hale geldiği halde Mahkemece bu husus gözden kaçırılmış olduğundan davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Bilindiği üzere taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, davasını ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı"na da yöneltmesi için davacı tarafa süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkilinin sağlanması halinde, adı geçen Belediye"nin savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanmalı ve bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara