Esas No: 2021/2707
Karar No: 2021/5235
Karar Tarihi: 06.10.2021
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2707 Esas 2021/5235 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Hazine vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; davacı adına aynı çalışma alanı içerisinde kadastro sırasında belgesiz zilyetlik nedeniyle tespit edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı yöntemince araştırılmamış, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yönteme uygun şekilde ve yeterince yararlanılmamış; jeodezi ve fotogrametri mühendisinin 1958 ve 1988 tarihli hava fotoğrafları üzerinde monoskopik olarak yaptığı incelemeye dayalı olarak tanzim edilen raporda açıkça zilyetlik süresi ve taşınmazın niteliğinin belirlenemediği belirtildiği halde, bu hususta yeniden inceleme yapılmaksızın yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilmiş, yine ziraat mühendisi bilirkişi raporu içeriğinde çekişmeli taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresinin tespit edilemediğine dair kanaat belirtilmesine karşın, bilirkişi raporu hükme esas alınmış; komşu taşınmazların dayanak kayıtları getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmemiş; çekişmeli taşınmaz bölümüne komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa dayanak belgeleri getirtilerek komşu parsel uygulaması yapılmamış, yerel bilirkişi ve tanıkların soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, davacı hakkında taşınmazın bulunduğu kadastro çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü, Kadastro Müdürlüğü ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, varsa tespit tutanakları ve oluşmuş iseler tapu kayıtlarının onaylı örnekleri getirtilmeli, ayrıca çekişmeli taşınmaza ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilmek suretiyle taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı olduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulduktan sonra, taşınmaz başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi heyeti, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar- ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, kime ait olduğu etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; yerel bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellerin tutanakları ve var ise dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli, ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın niteliğini, kullanım durumunu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediği hususlarında taşınmazın tarımsal niteliğini açıklayan, çekişmeli taşınmaz ile komşusu parselleri karşılaştıracak biçimde, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetlik var ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafı ile dosya arasında bulunan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle incelenmesi yaptırılarak, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.