Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/2060 Esas 2022/1280 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2060
Karar No: 2022/1280
Karar Tarihi: 10.03.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/2060 Esas 2022/1280 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı kooperatif, yönetim kuruluna borçlanma yetkisi verildiğinde davacı tarafından 40.000 TL borç verildiğini ve alacaklarının tahsil edilmesi için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep etmiştir. Mahkeme, davalı kooperatifin ticari defter ve belgelerine göre davacıdan alınan borç nedeniyle, davacının takip tarihi itibariyle 24.752,97 TL bakiye alacağı olduğunu belirlemiş ve davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, bozmaya uyulan karar gereği davalı kooperatif ile ihbar olunan kooperatif arasında borç alacak ilişkisi olmadığının tespit edildiği ve dava konusu paranın ihbar olunan kooperatif hesabına havale edildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, davanın reddedilmesi gerekiyordu ve hükmün bu nedenle bozulması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri: Ticaret Kanunu madde 60, İcra İflas Kanunu madde 62.
6. Hukuk Dairesi         2021/2060 E.  ,  2022/1280 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili, davalı kooperatifin 21.06.2008 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan 9 no.lu kararla yönetim kuruluna borçlanma hususunda yetki verildiğini, buna istinaden davacının kooperatife 40.000,00 TL borç verdiğini, bu miktardan davacının kooperatife olan 947,03 TL borcu düşüldükten sonra davalı kooperatiften 37.152,97 TL alacağı kaldığını, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının kooperatifin önceki dönem yöneticisi olduğunu, hakkında ceza soruşturması bulunduğunu, alacağın zamanaşımına uğramış olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak, davalı Kooperatif ile ihbar olunan Kooperatif arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığı, davacı tarafından çekilen 40.000,00 TL kredinin davalı Kooperatif hesabında haciz bulunması nedeniyle emaneten ihbar olunan Kooperatif hesabına yatırıldığı, daha sonra davalı Kooperatifin müteahhidi adına havale edildiği, davalı Kooperatifin ticari defter ve belgelerine göre davacıdan alınan bu borç nedeniyle, davacının takip tarihi itibariyle 24.752,97 TL bakiye alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Mahkemece; Kapatılan 23. Hukuk Dairesi’nin bozma kararı üzerine yapılan araştırmada, davalı kooperatif ile ihbar olunan S.S. ... Arsa ve Yapı Kooperatifi arasında her hangi bir borç alacak ilişkisi olmadığı tespit edilmiştir. Davacının iddiasında da belirtildiği üzere talep ettiği 40.000 TL’nin bankadan kredi çekilerek ihbar olunan S.S. ... Arsa ve Yapı Kooperatifi’ne havale edildiği dosyada sabittir. İhbar olunan kooperatif tarafından da dava konusu paranın davalı kooperatif yüklenicisi ...’na verildiği iddiası karşısında davacının dava konusu parayı ancak ihbar olunan kooperatiften talep edebileceği açıktır. Davacının da iddiasında belirttiği üzere bankadan çekilen kredinin davalı banka hesabına göndermediği, dava dışı ihbar olunan kooperatif hesabına gittiği sabittir. Bu durumda davacının iddiası ve paranın havale ediliş şekli dikkate alınarak davanın reddi gerekirken, davacının davalı kooperatifin başkanı olduğu dönemde tek taraflı tutulan kooperatif defter kayıtlarına itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı S.S. ... Konut Yapı Koop. iadesine,
    kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi














    Hemen Ara