Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanık A... D...’nın, 3167 sayılı Yasanın 4814 sayılı Yasa ile değişik 16/1. maddesi gereğince 300.000.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Yasanın 16/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile çek hesabı açtırmasının yasaklanmasına, yasaklama kararının bütün bankalara duyurulmak üzere TC. Merkez Bankasına bildirilmesine ilişkin, Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 07.10.2004 gün ve 145-773 sayılı hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Ceza Dairesince 10.02.2009 gün ve 10023-1729 sayı ile; hükmolunan ağır para cezasının 300 TL olarak belirlenmesi ve adli para cezasına dönüştürülmesi suretiyle oyçokluğuyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan Daire Üyesi A.. K..., “3167 sayılı Kanunun karşılıksız çek keşide etme suçuna ilişkin 16. maddesindeki yaptırımlarla ilgili hükümlerinin, 5237 sayılı TCK’nın 20, 43, 52, 53, 60 ve 61. maddelerinde yer alan genel hükümlerine aykırı olduğu, aykırı olan hükümlerin yerine 5237 sayılı TCK’nın genel hükümlerinin uygulanmasında ve buna bağlı olarak sanığın hukuksal durumunun yeniden değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu” görüşüyle karşı oy kullanmıştır.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 15.09.2011 gün ve 247139 sayı ile;
“Sanığa yüklenen suç için suç tarihi itibariyle uygulanması gereken 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanununun 16/1. maddesinde öngörülen cezanın üst haddinin 5 yıl hapis cezası bulunmasına göre, davanın, 5237 sayılı TCK’nun 7/2. maddesi gereğince lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, suç tarihi olan 05.02.2001 tarihi ile Özel Dairenin inceleme tarihi olan 10.02.2009 tarihleri arasında bu sürenin dolduğu”görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak Özel Daire düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık A... D....’nın karşılıksız çek keşide etmek suçundan cezalandırılmasına karar verilen somut olayda, Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, Özel Dairece incelemenin yapıldığı 10.02.2009 tarihi itibarıyla dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
05.02.2001 tarihinde bankaya ibraz edilen çekin karşılıksız çıkması nedeniyle, Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesince 07.10.2004 gün ve 145-773 sayı ile sanığın suçu sabit görülerek, 3167 sayılı Yasanın 16/1. maddesi gereğince 300.000.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Yasanın 16/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile çek hesabı açtırmasının yasaklanmasına, yasaklama kararının bütün bankalara duyurulmak üzere TC. Merkez Bankasına bildirilmesine karar verildiği,
Suç konusu çekle ilgili olarak katılan aleyhine açılmış bir menfi tespit davası bulunmayıp yargılama sürecinde dava zamanaşımını durduran başka bir nedenin de olmadığı,
Zamanaşımını kesen en son işlemin 07.10.2004 tarihli mahkûmiyet hükmü olduğu,
Anlaşılmaktadır.
Suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan ve lehe hükümler içeren 765 sayılı Türk Ceza Yasası’nın 102. maddesinde, yasalarda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle ortadan kalkacağı düzenlenmiştir. Zamanaşımını kesen sebepler ise aynı Yasa’nın 104/2. maddesinde sayılmıştır.
Buna göre;
Bir suçla ilgili olarak;
a) Sanık hakkında yakalama, tutuklama ve ihzar müzekkereleri düzenlenmesi,
b)Sanığın adli makamlar huzurunda sorguya çekilmesi,
c) İddianame düzenlenmesi,
d)Mahkûmiyet kararı verilmesi,
Hallerinde, dava zamanaşımı kesilecektir.
Zamanaşımını kesen bir nedenin bulunması halinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak ve kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Yasada belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.
Ceza Genel Kurulunun 23.01.2007 gün ve 254-5 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, yargılama yapılmasına engel olup davayı düşüren hallerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi durumunda, yerel mahkeme ya da Yargıtay, re’sen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığa yüklenen karşılıksız çek keşide etme suçuna 3167 sayılı Yasanın 16. maddesinin 1. fıkrasında çek bedeli kadar adli para cezası öngörülmüştür. 765 sayılı TCY’nın 102/4. maddesi uyarınca bu suçun asli dava zamanaşımı 5 yıl, 104/2. maddesi de göz önünde bulundurulduğunda kesintili zamanaşımı 7 yıl 6 aydır. Suçun 05.02.2001 tarihinde işlendiği ve zamanaşımını durduran bir neden de bulunmayan inceleme konusu olayda, kesintili zamanaşımının Özel Dairece incelemenin yapıldığı 10.02.2009 tarihinden önce 05.08.2008 tarihinde dolduğu görülmektedir.
Bu itibarla, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Daire düzelterek onama kararının kaldırılmasına ve sanık hakkındaki kamu davasının 1412 sayılı CYUY’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCY’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CYY’nın 223/8. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2- Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 10.02.2009 gün ve 10023-1729 sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,
3- Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.10.2004 gün ve 145-773 sayılı hükmünün BOZULMASINA,
4- Yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi gereğince halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CYUY’nın 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının 765 sayılı TCY’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CYY’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
5- Dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.10.2011 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.