Esas No: 2021/3189
Karar No: 2022/1455
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3189 Esas 2022/1455 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/3189 E. , 2022/1455 K.Özet:
Davalı ile davacı arasında düzenlenen sözleşme kapsamında yapılan imal ve inşa işi sonucunda, davalı tarafından iş tamamlanmadığı gerekçesiyle sözleşmenin feshedildiği ve ödeme yapılmadığı iddiasıyla açılan alacak davası kısmen kabul edilmiştir. Mahkeme, iş bedeli olan 10.000 TL'nin yasal faiziyle birlikte tahsil edilmesine karar verirken, davacının avans faizi talebi dikkate alınmamıştır. TTK'nın 19. maddesi gereğince ticari iş niteliği taşıyan uyuşmazlıkta, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/II. maddesi uyarınca avans faizi talep edilebileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar düzeltmesi yapılmak suretiyle kararın değiştirilerek onanması uygun görülmüştür. Kanun maddeleri TTK 19, Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun 2/II. maddesi olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen sözleşme ... ve ... Köyleri içme suyu işi ile ... Köyü depo yapımı işini üstlendiğini, işin 2007 yılı içinde bitirilmesine rağmen davalı tarafça teslim alınmadığını ve 26/06/2009 tarihinde sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL iş bedelinin avans faizi ile birlikte ve 25.000,00 TL manevi tazminatın sözleşmenin fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu işin süresinde tamamlanmadığını, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini, davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, 10.000,00 TL'nin 21/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince, davada 10.000,00 TL iş bedeli alacağı için avans faizi talep edilmesine rağmen mahkemece iş bedeli alacağının davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Somut olayda; uyuşmazlık konusu olan imâl ve inşa işi tarafların ticari faaliyetleri ile ilgili olduğundan, TTK'nın 19. maddesi gereğince ticari iştir. Aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince taraflardan birisi için ticari iş niteliğinde olan hususlar kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğeri içinde ticari iş sayılır. 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/II. maddesi gereğince, davacı yüklenici avans faizi talep edebileceğinden ve bu davada da avans faizi istenildiğinden mahkemece yasal faize karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu nedenle kararın bozulması gerekir ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin ikinci satırında yer alan “yasal” kelimesinin karardan çıkarılarak yerine “avans” kelimesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 16.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.