Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2011/4-128 Esas 2011/135 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2011/4-128
Karar No: 2011/135

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2011/4-128 Esas 2011/135 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık M.A. A., tehdit suçundan beraat etmiştir. İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar, Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından isabetsizlik nedeniyle bozulmuştur. Yeniden yapılan yargılama sonucunda, ilk hükümde direnilerek sanığın beraatına karar verilmiştir. Taraflar ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmemesinden dolayı dosya yerel mahkemeye iade edilmiştir. Kararda, Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CYY'nın 34/1, 230/1 ve 1412 sayılı CYUY'nın 308/7. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
Ceza Genel Kurulu         2011/4-128 E.  ,  2011/135 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname : 2011/119905
    Yargıtay Dairesi : 4. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : İSTANBUL 1. Sulh Ceza
    Günü : 24.11.2010
    Sayısı : 5840-1093

    Sanık M.A. A."ın tehdit suçundan beraatına ilişkin, İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 29.11.2007 gün ve 525-946 sayılı hükmün katılanlar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 26.04.2010 gün ve 10866-7147 sayı ile;
    “…2-Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
    Anayasanın 141/3, 5271 sayılı CYY"nın 34/1, 230/1 ve 1412 sayılı CYUY"nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve de herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapması ve bu açıdan gerekçelerde disiplin işlemini yerine getirmesi için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların iddia savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması, belirsiz, kapalı ve duraksamalı söylemlerden kaçınılması, suçun yasal öğeleri ve kabul edilen olayların gösterilmesi gerekirken, bu ilkelere uyulmadan yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozmadan sonra yeniden yargılama yapan İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesince 24.11.2010 gün ve 5840-1093 sayı ile ilk hükümde direnilerek, sanığın beraatına karar verilmiştir.
    Re’sen temyize tabi olmayan hüküm, taraflar ve Cumhuriyet savcısınca da temyiz edilmemiş olup, yerel mahkemece, önceki temyize dayalı olarak Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilen dosya; Yargıtay C. Başsavcılığının “taraflarca temyiz edilmemiş olan dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi” istekli 04.05.2011 gün ve 119905 sayılı tebliğnamesiyle, Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    İnceleme, sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak yapılmıştır.
    Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; taraflarca temyiz edilmeyen yerel mahkeme direnme hükmünün, Ceza Genel Kurulunca incelenmesinin olanaklı olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    Dosyanın incelenmesinde;
    Katılanlar vekilinin yüzüne karşı verilen 24.11.2010 günlü direnme kararının, sanığa 06.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği, resen temyize tabi olmayan, taraflarca ve Cumhuriyet savcısınca da temyiz edilmeyen direnme hükmünün yerel mahkeme tarafından Ceza Genel Kuruluna gönderildiği anlaşılmaktadır.
    Olağan yasa yollarından olan temyiz incelemesinin yapılabilmesi için, 1412 sayılı CYUY"nın, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 310. maddesinde açıklanan süre ve istek koşullarına uyularak açılmış bir temyiz davasının bulunması gerekir. Bu kuralın istisnası ise CYUY"nın 305/1. maddesinde öngörülen onbeş yıl ve daha yukarı özgürlüğü bağlayıcı cezalara ilişkin hükümlerin yasa gereği kendiliğinden temyize tabi oluşudur.
    Süre ve istek koşullarına uygun bir temyiz davası yoksa ya da hüküm kendiliğinden temyiz incelemesine tâbi değilse, Yargıtayca incelenmesi olanaksızdır. Yerel mahkemelerin direnme kararlarının temyizen incelenmesi bakımından da aynı koşullar geçerlidir.
    İncelenen dosyada, sanığın tehdit suçundan beraatına ilişkin direnme kararı, katılanlar vekilinin yüzüne karşı verilmiş ve yokluğunda karar verilen sanığa da usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Ancak direnme kararı taraflar ve Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmemiştir. Direnme hükmü yasa gereği kendiliğinden temyize tabi kararlardan olmadığı gibi, bu karar aleyhine açılmış bir temyiz davası da bulunmadığından, dosyanın incelenmeksizin iadesine karar verilmelidir.
    SONUÇ :
    Açıklanan nedenlerle;
    1-Açılmış bir temyiz davası bulunmaması ve direnme hükmünün kendiliğinden temyize tâbi olmaması karşısında, dosyanın incelenmeksizin MAHALLİNE İADESİNE,
    2- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.06.2011 günü tebliğnamedeki isteme uygun olarak oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara