Esas No: 2022/821
Karar No: 2022/1512
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/821 Esas 2022/1512 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2022/821 E. , 2022/1512 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
- K A R A R -
Davacı vekilince açılan, tapu iptali ve tescil ile tapu kaydı üzerindeki haczin kaldırılması davası sonucunda mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 2021/1808 Esas, 2021/2168 Karar sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Bu kez Dairemiz kararına karşı davalı ... Belediyle Başkanlığı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davalı ... Başkanlığından alınması gereken karar düzeltme harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına
ve takdiren 660,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 21.03.2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Kooperatif üyesi olan davacı, kooperatife olan tüm edimlerini yerine getirdiğini belirterek, hacizlerden arınmış olarak tapu iptali ve tescile karar verilmesini talep etmiştir. Yerel mahkeme tapu iptal ve tescil talebini kabul etmiş, bağımsız bölüm üzerindeki haczin, belediye tarafından konulduğunu, mevcut haczin kaldırılması görevinin idari yargıya ait olduğunu belirterek, davalı ... açısından açılan davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine karar vermiştir. Kararın temyizi üzerine Dairemizin Sayın çoğunluğu, tapudaki haciz şerhinin terkini taleplerinin adli yargıda görülmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir. Bozma gerekçesinde, tahakkuk ettirilen cezanın ödenmemesi nedeniyle haciz konulduğunu, konulan haczin kaldırılmasında verilen cezanın haklı olup olmaması değerlendirilmediğinden idari yargının görevli olmayacağı belirtilmiştir.
Türk hukuk sisteminde, alacakların tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile düzenlenmiştir. İcra ve İflas Kanunu'na göre konulan bir haczin kaldırılmasının adli yargının görev alanına gireceğinde tereddüt yoktur. Kamu alacaklarının tahsili İcra ve İflas Kanunu'na göre değil, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanununa göre yapılır. Kurumların özel kanunlarında düzenlenen tahsil dairelerinin her biri idari makamdır ve kamu alacağının tahsili için yaptıkları tek taraflı her işlem idari işlemdir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde “İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılan iptal davalarının” idari yargının görev alanına girdiği belirtilmiştir.
Belediye alacakları 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edilir. Belediyenin tahsil dairesi, 6183 sayılı Kanun'a göre takip başlatır. Takip kesinleştikten sonra 6183 sayılı Kanun'un 62. maddesine göre haciz uygulanır. Kamu alacakları için yapılan takip ve haciz işlemlerinin her biri “İdari işlem”dir. İdari işlem olduğu için idari işlemin türüne göre vergi veya idare mahkemesinde bu işlemlerin iptali davası açılmalıdır. İdarenin koyduğu haczin kaldırılabilmesi için, yapılan takip veya haczin Kanuna aykırı ve/veya usulsüz olduğunun tespiti gerekir. Bir idari işlemin kanuna aykırı veya usulsüz olduğunu ancak idari yargı takdir ve tespit edebilir. Dairemizin Sayın çoğunluğunun “İdari karar ve işlem” olgusunu göz ardı ederek, kanunen geçerli bir kamu haczinin adli yargı yerinde kaldırılabileceğine dair görüşe iştirak etmediğimden bozmadan sonra verilen yerel mahkeme kararına karşı vaki karar düzeltme talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan karar düzeltme isteminin reddine dair çoğunluk kararına muhalifim.