Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1428 Esas 2022/1581 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1428
Karar No: 2022/1581
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1428 Esas 2022/1581 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2021/1428 E.  ,  2022/1581 K.

    "İçtihat Metni"

    Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı şirket yetkilisi ... ile davacı vekili avukat...nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda davalının istinaf isteminin kabulü ile yeniden hüküm tesisine karar verilmiş, ilk derece mahkemesinin hakedişe bağlanmayan alacağa dair hükmettiği 509.090,00 TL'yi davacının çektiği ihtarda talebini sınırlandırdığı gerekçesi ile 90.135,00 TL'ye düşürülmüştür. Karara karşı taraflarca temyiz isteminde bulunulmuştur.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; taraflar arasında 12/07/2004 tarihli taşeron sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı, davalının dava dışı "Karayolları Genel Müdürlüğüne taahhüt ettiği Polatlı Haymana yol yapımında kullanılacak olan temel, alt temel, mıcır temini ve taş üretimini karayolları müteahhit birim fiyatlarından %69 tenzilatlı olarak üstlenmiştir. Yanlar arasında 01/03/2008-01/08/2008 tarihleri arasındaki imalat için 373.336,59 TL tutarlı hak edişe esas faturalar düzenlenmiştir. Davacı, 12/07/2004 ile 25/09/2008 tarihleri arasında davalı tarafından eksik hakediş düzenlendiğini ileri sürerek, 5.000,00 TL, 26/09/2008 ile 31/12/2009 tarihleri arasında davalıya üretilip teslim edilen ve Karayolları tarafından davalıya hakedişi yapılan fakat davacıya hakediş ile ödenmeyen malzeme karşılığı olarak 5.000,00 TL ile patlayıcı fiyat farkı için 100,00 TL, akaryakıt fiyat farkı için 100,00 TL ve sözleşme dışı işler karşılığı olarak da 4.651 m³ mıcır yıkama bedeli olan şimdilik 500,00 TL talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince, davacıya düzenlenen son hakedişin ait olduğu 01/08/2008 tarihinden sonra satmış olduğu malzeme miktarının hesabında davalının dava dışı idareye düzenlediği hakedişlerdeki imalat miktarları esas alınarak yapılan hesaplamada hem ikinci bilirkişiler kurulunun raporunda ve hem de üçüncü bilirkişiler kurulunun 10/01/2018 tarihli raporunda henüz hakediş düzenlenmemiş olan 01/08/2008 tarihinden sonra yapılan işlerle ilgili 509.090,45 TL alacak tespiti yapıldığından ıslahla arttırılan miktar bakımından bu miktar üzerinden bu alacak kaleminin kabulüne karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince davacı taraf, en son hakedişin düzenlendiği 01.08.2008 tarihinden sonra yapılarak işin idareye tesliminden sonra 28.10.2010 tarihinde keşide edilen ihtarnamede mıcır yıkama ve hakedişe girmeyen imalatlara ilişkin olarak her bir kalem yönünden yapmış olduğu imalat miktarlarını ve iş bedellerini ayrı ayrı göstererek talepte bulunmuş ve dava dilekçesinde de bu döneme ilişkin alacağını açıkça belirtmiş olmakla mıcır yıkama ve 01.08.2008 tarihinden sonraki imalatlar nedeniyle iş bedeli alacağının 90.135,92 TL ile sınırlandığı değerlendirilerek istinaf istemi bu kalem bakımından kabul edilmiş ise de; sözedilen 28/10/2010 tarihli ihtarnamede diğer alacaklardan feragat edildiğine yahut başka alacağın bulunmadığına dair ifade yer almamakta olup, aksine fazlaya dair haklar saklı tutulmuş olduğundan ihtar ile davacının alacağını sınırlandırdığından söz edilemez. Açıklanan sebeplerle bölge adliye mahkemesinin hakedişe bağlanmayan alacak ve sözleşme dışı işler bakımından hatalı değerlendirme ile ihtarla alacağın sınırlandırıldığı gerekçesi ile hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin kararı usul ve yasaya aykırı görüldüğünden davacı yararına BOZULMASINA, 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekil ile temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 22.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara