Esas No: 2011/4-132
Karar No: 2011/117
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2011/4-132 Esas 2011/117 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık Ö.B. görevliye etkin direnme suçundan 2 ay 1 gün hapis cezasına çarptırılmıştır. Ancak sanık müdafii tarafından temyiz edilen kararın lehe değerlendirilmesi için dosya mahalline iade edilmiştir. Yapılan değerlendirme sonucunda, sanığın lehe olan 765 sayılı TCY'nın 258/1-3 ve 81/1-3. maddeleri uyarınca 2 ay 1 gün hapis cezasına çarptırılması kararlaştırılmıştır.
Ancak Yargıtay C.Başsavcılığı tarafından yapılan incelemede, sanık hakkında daha önce verilen ceza nedeniyle tekerrür koşullarının değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanık adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas sabıkası, 4922 sayılı Yasanın 20/b maddesi gereğince hapisten çevrilme 2.400.000 TL ağır para cezasıdır. Ancak 5728 sayılı Yasanın 120. maddesi ile 4922 sayılı Yasanın 20. maddesindeki cezanın yaptırımı idari para cezasına çevrildiği anlaşılmıştır.
Buna göre, sanık hakkında TCY'nın 81. maddesi yerine tekerrür hükümlerinin uygulanması nedeniyle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. A
"İçtihat Metni"
İtirazname : 2009/107814
Yargıtay Dairesi : 4. Ceza Dairesi
Mahkemesi : GEMLİK Asliye Ceza
Günü : 21.10.2005
Sayısı : 522-755
Görevliye etkin direnme suçundan sanık Ö. B..’ın 765 sayılı TCY’nın 258/1-3 ve 81/1-3. maddeleri uyarınca 2 ay 1 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Gemlik Asliye Ceza Mahkemesince verilen 25.05.2004 gün ve 152-509 sayılı hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay C.Başsavcılığınca 04.07.2005 gün ve 199341 sayı ile 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca lehe yasa değerlendirilmesi yapılmak üzere dosya mahalline iade edilmiştir.
Gemlik Asliye Ceza Mahkemesince 21.10.2005 gün ve 522-755 sayı ile, sanığın lehe olan 765 sayılı TCY’nın 258/1-3 ve 81/1-3. maddeleri uyarınca 2 ay 1 gün hapis cezası ile cezalandırılma¬sına karar verilmiştir.
Hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 28.01.2009 gün ve 4846-1046 sayı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığınca 17.05.2011 gün ve 107814 sayı ile;
“Gemlik Asliye Ceza Mahkemesince sanık hakkında TCY 258/1-3. maddesi gereğince be¬lir¬lenen 2 ay hapis cezası tekerrür nedeniyle 1 gün arttırılmıştır. Sanığın adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas sabıkası İstanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 250-19 esas ve karar sayılı ilamı ile 4922 sayılı Yasanın 20/b maddesi gereğince hapisten çevrilme 2.400.000 TL ağır para cezası olup anılan ceza 13.07.1999 tarihinde infaz edilmiştir. Bu nedenle hüküm kurulduğunda TCY’nın 81. maddesinin uygulanması yasaldır. Ancak dosya Yargıtay’da temyiz aşamasında iken tebliğnamenin düzenlenmesinden sonra 08.02.2008 tarihli 5728 sayılı Yasanın 120. maddesi ile 4922 sayılı Yasanın 20. maddesindeki cezanın yaptırımı idari para cezasına çevrildiği anlaşılmıştır.
Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan hükümlülüğün 4922 sayılı Yasanın 20. maddesine ilişkin olup ve anılan Yasanın 08.02.2008 tarih ve 5728 sayılı Yasa değiştirilmesi karşısında, mahkemesince uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre tekerrür koşulları bulunup bulunmadığı tartışılarak sanık hakkında TCY’nın 81. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden tekerrür hükümlerinin uygulanması yasaya aykırıdır.
Sanık aleyhine sonuç doğuran Gemlik Asliye Ceza Mahkemesince, tarihi ve sayısı yukarıda belirtilen ve Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 28.01.2009 tarihli onama hükmü ile kesinleşmiş bulunan ilam hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 308. maddesi uyarınca Ceza Genel Kuruluna itiraz yasa yoluna başvurulması gerekmiştir” görüşüyle Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi istemiyle itiraz yasa yoluna başvurulmuştur.
Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, tekerrüre esas alınan ilamdaki eylemin sonradan yürürlüğe giren yasa ile kabahate dönüştürülmesi durumunda bu ila¬mın uyarlama yargılamasına konu edilmesinin gerekip gerekmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya içeriğine göre;
İstanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.01.1999 gün ve 250-19 sayılı ilamı ile sanığın 4922 sayılı Yasanın 20/b maddesi uyarınca 2.400.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm 13.07.1999 tarihinde infaz edilmiş,
Bu ilam; 24.02.2003 tarihinde işlenmiş bulunan ve incelemeye konu olan suçtan kurulan hükümde tekerrüre esas alınmıştır.
Bu bilgiler ışığında infaz tarihi, süre ve ceza koşullarının birlikte oluşması nedeniyle hüküm tarihinde sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 28.01.2009 gün ve 4846-1046 sayı ile onanmasına karar verilmiş, ancak Özel Daire¬nin inceleme tarihinden önce 02.08.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 120. mad¬desi ile 4922 sayılı Yasanın 20. maddesindeki yaptırımlar idari para cezasına dönüştürül¬müştür.
Tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığı dosya içeriğinden anlaşılamadığından, uyarlama yargılaması yapılıp yapıl¬ma¬dığının araştırılması, yapılmamışsa uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekmek¬tedir. Bu nedenle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmelidir.
Ceza Genel Kurulunun yerleşmiş kararlarında da vurgulandığı üzere, Ceza Genel Kurulunca inceleme yapılırken, Özel Daire kararının hukuka aykırı görülerek kaldırılması halinde, itirazın kabulü ile dava derdest hale geleceğinden, dava zamanaşımının gerçekleş¬tiğinin saptanması durumunda kamu davasının düşmesine de karar verilmesi gerekmektedir.
Sanığın 24.02.2003 tarihinde işlediği iddia olunan ve 765 sayılı TCY’nın 258. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenmiş olan görevliye etkin direnme suçunun tabi olduğu yasa maddesinin ihtiva ettiği cezanın üst haddi itibariyle 765 sayılı TCY’nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık asli, 104/2. maddesi uyarınca da 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımına tabi olduğu, daha ağır bir suçu oluşturma olasılığı bulunmayan eylemde lehe olan 765 sayılı TCY’nın 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca belirlenen 7 yıl 6 aylık kesintili zamanaşımı 24.08.2010 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu itibarla, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Dairenin onama kararının kaldırılmasına, zamanaşımı gerçekleşmiş bulunduğundan, sanık hakkındaki yerel mahkeme hükmünün bozul¬¬masına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirme¬di¬ğinden kamu davasının 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CYUY’nın 322 ve 5271 sayılı CYY’nın 223. maddeleri uyarınca düşmesine karar veril¬melidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2- Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 28.01.2009 gün ve 4846-1046 sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
3- Gemlik Asliye Ceza Mahkemesinin 21.10.2005 gün ve 522-755 sayılı hükmünün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle BOZULMASINA,
Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CYUY’nın 322. maddesi uyarınca, sanık hakkında dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasının 765 sayılı TCY’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CYY’nın 223. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
4- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere, Yargıtay C. Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.06.2011 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.