Esas No: 2010/180
Karar No: 2011/21
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2010/180 Esas 2011/21 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2010/180 E. , 2011/21 K.- SPOR TOTO TEŞKILAT MÜDÜRLÜĞÜ ILE DAVACI ARASINDA YAPILAN BAYILIK SÖZLEŞMESININ 8. MADDESINE ISTINADEN, BAYILIĞIN IPTALI YOLUNDA TESIS EDILEN IŞLEMIN IPTALI ISTEMI
- SPOR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN (3289) Madde 4
- SPOR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN (3289) Madde 1
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Davacı : N.K. Vekili : Av. M.A. Davalı : Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Vekili : Av. M.A. O L A Y : Başbakanlık Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne bağlı Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü (Başkanlığı) ile davacı arasında 16.8.2006 tarihinde Bayilik Sözleşmesi imzalanmış ve davacıya 106349 no"lu Spor Toto Bayilik Ruhsatı verilmiştir. Davalı idare tarafından 7.9.2007 Olur/tarih ve 2642 sayı ile; Teşkilat Başkanlığı ile tüm bayiler arasında imzalanan Bayilik Sözleşmesinin "Cezai Hükümler" başlıklı 8. maddesinin (a) bendinde, Teşkilatça belirtilen günde bayi tarafından hasılatın yatırılmaması halinde borcun muaccel hale geleceği; bayinin bunun hukuki ve cezai sonuçlarına katlanmak zorunda olduğu; bir yıl içerisinde hakkında 5 defadan fazla gecikme cezası uygulananların ya da bir haftalık hasılatlarını 7 gün içinde yatırmayanların bayilik ruhsatlarının iptal edileceğinin; (b) bendinde ödemeler ile ilgili maddeler dahil olmak üzere bayi tarafından işbu sözleşmenin maddelerine uyulmaması halinde bayilik ruhsatının Teşkilat tarafından ayrıca herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin iptal edileceğinin düzenlendiği; davacının 2006 yılında bir, 2007 yılında, beş olmak üzere 6(altı) kez yapmış olduğu hasılatlara ilişkin yatırması gereken meblağları geç ödediğinin tespit edildiğinden bahisle; fiili ve hukuki durum ve sözleşme hükümlerine istinaden davacı adına kayıtlı 106349 no.lu bayiliğin iptal edilmesine ilişkin işlem tesis edilmiş; bu işlem 10.9.2007 tarih ve 2657 sayılı yazı ile davacıya bildirilmiştir. Davacı vekili, davalı idarenin üçüncü kişinin kusurundan ve zaruret halinde meydana gelen itirazlarını görmezden geldiğini ve taleplerini reddettiğini ifade ederek; davalı idarenin 10.9.2007 gün ve 2657 Sayılı kararı ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin, sözleşme hükümlerine aykırı olduğunun gözetilerek fesih kararının kaldırılmasına, sözleşmenin devamına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla uğranılan zararla ilgili olarak 6.000 YTL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fesih tarihi olan 10.9.2007 tarihinden itibaren de reoskont faizinin işletilmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır. ANKARA 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 06.02.2008 gün ve E:2007/456, K:2008/28 sayı ile; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle, davalı idarenin haksız usul ve yasaya aykırı işleminin tedbirin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunduklarını, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/51 D.İş sayılı kararı ile 10.9.2007 gün ve 2657 karar sayılı, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin uygulanmasının tedbiren durdurulduğunu, müvekkilinin Spor Toto Bayiliği yaptığını, davalı idare ile müvekkili arasında 16.8.2006 tarihinde Bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, müvekkilinin 2006 yılı içinde bir kez 2007 yılı içinde ise 5 kez geç ödeme yaptığını davalı idarenin 2006 yılını da içerecek şekilde toplam 6 kez geç ödeme varmış gibi tespit yaparak müvekkilinin bayiliğini iptal ettiğini, davalı idarenin sözleşmeyi fesih kararının usul ve yasaya sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu müvekkilinin 4.9.2007 tarihli hasılatı kurum hesabına yatırmak üzere Türkiye İş Bankası Sabiha Gökçen Hava Limanı Şubesine gitmiş ise de Bilgisayar sisteminin arızası nedeniyle hasılatı saat 24.00 dan sonra yatırabildiğini, banka şubesinin konuyu ve bilgisayar arızasını bildirir bir yazı hazırlayarak müvekkiline verdiğini, bankaların hiçbir zaman için hatır gereği gerçeğe aykırı belgeler düzenleyemeyeceklerini, dekont üzerinde de oynama yapamayacaklarını, belgenin ve dekontun içeriğinin gerçeği yansıttığını, müvekkilinin hasılatı yatırmak için gecikmesinin tek nedeninin kanser hastası annesinin bir günlüğüne hastaneye yatırılması karşısında, müvekkilinin zorunlu olarak refakatçi kalmasının sebebiyet verdiğini, davalı idarenin tesis ettiği işlemin hatalı olduğunu ve bu hususta kaldırılması yönünden dilekçe verdiklerini, davalı idarenin ise 3 üncü kişinin kusurundan ve zaruret halinde meydana gelen itirazlarını görmezden geldiğini ve taleplerini reddettiğini belirterek, tedbir kararının devamının davanın esası ile ilgili olarak davalı idarenin 10.9.2007 gün ve 2657 Sayılı kararı ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin sözleşme hükümlerine aykırı olduğunun gözetilerek fesih kararının kaldırılmasına ve sözleşmenin devamına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararla ilgili olarak 6.000 YTL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fesih tarihi olan 10.9.2007 tarihinden itibaren de reoskont faizinin işletilmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak bu konuda dava açmak üzere davacının muhtariyetine masrafların davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu; davalı vekilinin cevap layihasında, davanın Adli Yargı mahkemelerinde açılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu itibarla davanın öncelikle görev yönünden reddine, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/51 D.İş sayılı dosyası ile verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, tedbir talebinin devamına ilişkin davacı talebinin reddine, hukuksal dayanaktan yoksun bulunan davanın da esasa girilmesi halinde reddine karar verilmesini istemiş olduğu; dava konusu uyuşmazlığın, taraflar arasında düzenlenen bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı; dava ile ilgili olarak Bayilik Sözleşmesi, hasılata ilişkin belgeler, banka kayıtları, mahkeme kararları örneklerinin dosyalarına sunulduğu , Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/51 esas sayılı dosyasının getirtilerek dosyaları arasına konulduğu; duruşmalar sırasında davacı vekilinin dava dilekçesini tekrarladığı, davalı tarafın göndermiş olduğu cevap dilekçelerini kabul etmediklerini, tedbir konusunda verilen kararın yerinde olduğunu, tedbirin devamı yönünde karar verilmesini beyan etmiş olduğu, davalı vekilinin de aynı günlü duruşmada cevap lahiyasını tekrarladıklarını, davanın İdari Yargıda görülmesi gerektiğini, tedbir kararının da kaldırılmasını istediklerini beyan ettiği; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin varlığı konusunda uyuşmazlık olmadığı, uyuşmazlığın idarece sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmakta olduğu, davacı tarafın, davalı idarece bayiliğin iptali yönündeki kararın iptali ile tazminat talebinde bulunmakta ise de 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. inci maddesinin c bendi gereğince, genel hizmetlerden birinin yürütülebilmesi için yapılan her türlü idare sözleşmelerinden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar idari yargının görevinde olduğundan ve buna göre davacının Spor Toto Bayiliğinin iptal edilmesine ilişkin Teşkilat Müdürlüğünün işlemi de idari bir işlem olduğundan ve bu bağlamda davaya bakmaya İdare Mahkemesi görevli olduğundan, davanın görev yönünden reddine, davacı vekilinin İdari Yargı da dava açmakta muhtariyetine, dair aşağıdaki hükmün tesis olunduğu gerekçesiyle; bu davaya bakmanın İdari Yargının görevine girdiğinden dava dilekçesinin REDDİNE, Davacı vekilinin İdari Yargıda dava açmakta muhtariyetine, 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/51 D.İş Sayılı dosyasında konulan İhtiyati Tedbirin de Kaldırılmasına karar vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı vekili, bu kez, Bayilik Sözleşmesinin iptal edilmesine ilişkin 09.09.2007 gün ve …/2642 Olur sayılı (10.09.2007 gün ve …/2657 sayılı bildirim) işlemin iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır. Ankara 2. İdare Mahkemesince, davanın reddi yolunda verilen 29.01.2009 tarih ve E:2008/159, K:2009/100 sayılı karar; Danıştay Onuncu Dairesinin 29.04.2009 tarih ve E:2009/3218, K:2009/3537 sayılı kararı ile, “idare mahkemesince davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına geçilmek suretiyle karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır” gerekçesiyle bozulması üzerine, Mahkemece bozma kararına uyulmuştur. ANKARA 2. İDARE MAHKEMESİ: 18.12.2009 gün ve E: 2009/1743, K: 2009/1715 sayı ile; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14/3 ve 15/1-a maddesine yer verdikten sonra; idare hukukunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların idari yargının görevi alanını oluşturduğu, idare hukuku kuralları içinde, kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla, kamu gücü kullanılarak tesis edilen idari işlemler ile aynı amaçla gerçekleştirilen idari eylemler ve idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün idari yargının görev alanına girdiği; bir sözleşmenin idari sözleşme sayılabilmesi için sürekli bir kamu hizmetinin görülmesi amacını taşıması, taraflardan birinin idare olması ve kamu hukukuna özgü, kamu hukukundan doğan şart ve hükümlerin sözleşmede yer almasının zorunlu olduğu; dava dosyasının incelenmesinden; davacı ile davalı idareye bağlı Spor Toto Teşkilat Başkanlığı arasında 16.8.2006 tarihinde bayilik sözleşmesinin imzalandığı; imzalanan sözleşme uyarınca davacıya 106349 no"lu bayilik ruhsatının verildiği; bu sözleşmenin "Cezai Hükümler" başlıklı 8. maddesinin (a) bendinde, Teşkilatça belirtilen günde bayi tarafından hasılatın yatırılmaması halinde borcun muaccel hale geleceği; bayinin bunun hukuki ve cezai sonuçlarına katlanmak zorunda olduğu; bir yıl içerisinde hakkında 5 defadan fazla gecikme cezası uygulananların ya da bir haftalık hasılatlarını 7 gün içinde yatırmayanların bayilik ruhsatlarının iptal edileceğinin düzenlendiği; davacının 2007 yılında, yatırması gereken haftalık hasılatları 5 kez süresinde yatırmadığı; 20.7.2007 tarihinde yatırılması gereken haftalık hasılatı da, 7 gün geçirildikten sonra yatırması üzerine, 16.8.2006 tarihinde imzalanan sözleşmenin 8. maddesinin (a) bendi uyarınca bayilik ruhsatının iptal edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı; idarenin, davacı ile yapmış olduğu bayilik sözleşmesinin, idarenin özel hukuk alanında gerçekleştirdiği bir hukuksal işlem olduğu ve bu ilişkiden doğan hakların kullanılmasına ve takibine ilişkin davaların da özel hukuk hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekeceği dikkate alındığında, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlığın görüm ve çözümünün adli yargının görevinde bulunduğu gerekçesiyle; 2577 sayılı Yasanın 15/1-a maddesi uyarınca, davanın görev yönünden reddine karar vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler: Mahmut BİLGEN, Erdoğan BUYURGAN, Sıddık YILDIZ, Ayper GÖKTUNA, Muhittin KARATOPRAK ve Sedat ÇELENLİOĞLU’nun katılımlarıyla yapılan 07.02.2011 günlü toplantısında: l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında, Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü ile davacı arasında yapılan bayilik sözleşmesinin 8/a-b maddelerine istinaden, bayiliğin iptali yolunda tesis edilen işlemin iptali istemi yönünden anılan Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi. II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK’in, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ’ın davada adli yargının, Danıştay Savcısı Mehmet AKKAYA’nın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü ile davacı arasında yapılan bayilik sözleşmesinin 8/a-b maddelerine istinaden, bayiliğin iptali yolunda tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılmıştır. 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 1. maddesine göre, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Başbakanlığa bağlı ve tüzelkişiliğe sahip bir kamu kurumudur. Aynı Kanunun 4. maddesine göre, Spor Toto Teşkilat Başkanlığı, Genel Müdürlüğe bağlı bir birim olup, tüzelkişiliği bulunmamaktadır. Söz konusu Kanunun 2. maddesinin (i) bendi uyarınca, Türkiye"de düzenlenecek futbol ve diğer spormüsabakaları üzerine sabit ihtimalli ve müşterek bahisler ile şans oyunlarının düzenlenmesi ve yürütülmesi yetki ve görevi Genel Müdürlüğe ait olup; Genel Müdürlük bu yetkisini, 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 2. maddesi uyarınca Spor Toto Teşkilat Başkanlığı kanalı ile kullanmakta; Başkanlık ise kendisine ait olan bu faaliyetini, sözleşme imzaladığı ve bayilik ruhsatı verdiği bayileri aracılığı ile yürütmektedir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 14.8.2002 tarih ve 24846 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Futbolda Müşterek Bahis Oyunları Uygulama Yönetmeliği (Mülga) hükümleri ile Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’nca, futbol müsabakaları üzerine düzenlenecek müşterek bahis oyunlarının uygulama şekli ile usul ve esasları belirlenmiştir. Anılan Yönetmeliğin 22. maddesinde, Yönetmeliğin 38 ve 39 uncu maddelerinde sayılmayan fakat bayilik bayilerin bayilik ruhsatının iptalini gerektiren fiil ve hareketlerinin tespit edilmesi halinde, Teşkilatın takdir hakkını kullanarak iptal kararı verebileceği; 37. maddesinde, bayinin bu Yönetmelik hükümleriyle Teşkilat tarafından yürürlüğe konulacak diğer yönetmelik, genelge ve emirlere uymak zorunda olduğu; "Ruhsatın İptali" başlıklı 38. maddesinde, Teşkilatın itibarını zedeleyecek veya Teşkilata olan güvenin sarsılmasına neden olacak davranış, yayın veya faaliyetlerde bulunması, verilen talimat ve kurallara riayet etmemesi, uyumlu çalışmayı bozması halinde bayilik ruhsatının, Teşkilat tarafından tek taraflı olarak ve herhangi bildirim süresine uyulmaksızın iptal edileceği hükme bağlanmıştır. Öte yandan, Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü ile davacı arasında 16.08.2006 tarihinde Bayilik Sözleşmesi imzalanmış ve davacıya 106349 no.lu Spor Toto Bayilik Ruhsatı verilmiştir. Söz konusu Sözleşmenin 2. maddesinin (a) bendinde, Futbol Müsabakalarında Müşterek Bahisler Tüzüğü, Futbolda Müşterek Bahis Oyunları Uygulama Yönetmeliği, bunlara ait tebliğler ve talimatların, sözleşmenin vazgeçilmez parçası olduğu, bunların bayilere ait hükümlerine, bayinin aynen uymakla yükümlü bulunduğu; (d) bendinde, bayiliğin her türlü adli, idari, cezai ve mali sorumluluğunun bizzat bayiye ait olduğu; "Cezai Hükümler" başlıklı 8. maddesinin (a) bendinde, Teşkilatça belirtilen günde bayi tarafından hasılatın yatırılmaması halinde borcun muaccel hale geleceği; bayinin bunun hukuki ve cezai sonuçlarına katlanmak zorunda olduğu; bir yıl içerisinde hakkında 5 defadan fazla gecikme cezası uygulananların ya da bir haftalık hasılatlarını 7 gün içinde yatırmayanların; (b) bendinde, ödemeler ile ilgili maddeler dahil olmak üzere bayi tarafından işbu sözleşmenin maddelerine uyulmaması halinde bayilik ruhsatının Teşkilat tarafından ayrıca herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin iptal edileceği; (d) bendinde, bayilik ruhsatının iptali halinde sözleşmenin kendiliğinden feshedileceği, hükme bağlanmıştır. Uyuşmazlık konusu sözleşmenin hukuki niteliği incelendiğinde; İdare, özel hukuk kişileri gibi özel hukuk sözleşmeleri yapabildiği gibi; kamusal yetkisinin verdiği üstünlük ve ayrıcalıklara dayanarak konusu, hüküm ve koşulları bakımından özel hukuk sözleşmelerinden farklı olan sözleşmeler de yapabilir. İdare hukuku esaslarına tabi bulunan bu sözleşmeler “idari sözleşme” olarak adlandırılırlar. İdarenin, genel ehliyetini kullanarak, sözleşme serbestisi ve tarafların eşitliği gözetilerek gerçekleştirdiği sözleşmelerin tamamen özel hukuk hükümlerine tabi olması ve dolayısıyla bunların yargısal denetiminin adli yargı yerince yapılmasına karşılık, 2577 sayılı Yasa’nın idari dava türlerinin sayıldığı 2/1-c maddesinde belirtildiği üzere, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi amacıyla ve kamusal nitelikte üstün hak ve yetkilere dayanarak yaptığı idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünde ise, idari yargı yerleri görevli bulunmaktadır. Anılan düzenlemeler uyarınca, müşterek bahisler ile şans oyunları düzenleme hak ve yetkisi sonuçta Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’na ait olduğuna ve bu hak, bir sözleşme ile bayilik ruhsatı alma koşullarını taşıyanlara devredilebildiğine göre, buna ilişkin bayilik sözleşmesinin, bir genel hizmetin yürütülmesi için yapılan idari sözleşme olduğu açıktır. Olayda, 2006 yılında bir, 2007 yılında, beş olmak üzere 6(altı) kez yapmış olduğu hasılatlara ilişkin yatırması gereken meblağları geç ödediğinin tespit edildiğinden bahisle; fiili ve hukuki durum ve sözleşme hükümlerine istinaden davacının bayiliğinin iptal edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, idarece, kamu gücüne dayanılarak tek yanlı irade ile yapılan bayilik sözleşmesinde yer alan yaptırımların uygulanmasına ilişkin işlemin iptali isteminden doğan uyuşmazlığın çözümünde, idari yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır. Öte yandan, dava konusu işlem, bayilik sözleşmesine dayanılarak tesis edilmiş olmakla birlikte, Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü’nün, ilgililerin bayilik ruhsatını, Futbolda Müşterek Bahis Oyunları Uygulama Yönetmeliği’nin anılan hükümleri uyarınca tek taraflı olarak iptal etme yetkisi göz önüne alındığında, sadece sözleşme hükümlerinin uygulanmasından kaynaklanan bir uyuşmazlıktan söz etme olanağı da bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir. S O N U Ç : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 2. İdare Mahkemesi’nce verilen 18.12.2009 gün ve E: 2009/1743, K: 2009/1715 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 07.02.2011 gününde Üye Mahmut BİLGEN’in KARŞIOYU ve OYÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.