Esas No: 2021/3345
Karar No: 2022/1717
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3345 Esas 2022/1717 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/3345 E. , 2022/1717 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Davacı vekili, davalı ...’ın sahibi olduğu düğün ve organizasyon mekanı içinde hidrolik sistem ile açılan bir bölmenin yapımı konusunda davalılarla müvekkili arasında anlaşma yapıldığını, davalı şirketin kurulan sistemin demir işçiliğini davacıya verdiğini, montaj işlemi yapılıp işin tamamlanmasına rağmen, davalı ...’un yaptığı 1.000,00 TL ödeme dışında davalıların müvekkiline iş bedelini ödemediklerini, faturaya dayalı olarak başlattığı icra takibine haksız itiraz edildiğini belirterek itirazin iptâlini, takibin devamını ve icra inkâr tazminatına hükmolunmasını istemiştir.
Davalılar akdî ilişkiyi reddederek husumet itirazında bulunmuşlardır. Mahkemece HMK'nın 200. maddesi gereğince taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığından akdî ilişkinin kanıtlanamadığı, yemin deliline de dayanılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, davalı şirket yönünden yapılan temyiz itirazlarının reddine karar verilerek hüküm davalı ...’ın defterlerinin incelenmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
Her ne kadar mahkemece incelenen davalı defterinde, davacı ile ilgili bir kayıt olmadığından ve davacı yemin hakkını kullanmadığından davanın reddine karar verilmiş ise de, tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı, davalı ... tarafından kendisine 1.000,00 TL ödeme yapıldığını iddia etmiş olup, ikinci cevap dilekçesinde davalı, 1.000,00 TL’lik ödemenin davalı tarafından yapıldığı iddiasının doğru olmadığını belirterek ödeme yapılmadığını beyan etmiştir. Mahkemece Kuveyt Türk Bankasına yazılan müzekkere cevabında; davacının hesabına 1.000,00 TL’lik ödemenin davalı ... tarafından yapıldığı bildirilmiş olup, bu müzekkere cevabına karşı davalı herhangi bir beyanda bulunmamış, ödemenin başka bir iş için olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda davacı ile davalı ... arasında akti ilişkinin kurulduğunun kabulü gerekirken akti ilişki ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Yapılması gereken iş; mahkemece alınan raporda yapılan iş bedelinin fatura bedeli kadar olduğu belirtildiğinden fatura bedeli olan 8.411,33 TL’den 1.000,00 TL’lik ödemenin mahsubu ile davalı ... yönünden davanın kısmen kabul edilerek takibin 7.411,33 TL asıl alacak üzerinden devamına ve alacağın yargılamayı gerektirip likit olmadığı da dikkate alınarak icra inkar tazminatına yönelik bir karar verilmesinden ibarettir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.