Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/1517 Esas 2022/1753 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1517
Karar No: 2022/1753
Karar Tarihi: 29.03.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/1517 Esas 2022/1753 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen bir itirazın iptali davasında davalı kooperatifin temyiz istemi reddedildi. Temyiz edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi'nin miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup temyiz edilemeyeceği belirtildi. Temyiz edilen karar kesin olduğu halde inceleme yapılmaksızın dosya Yargıtay'a gönderilmiş ise temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Kanun maddeleri olarak HMK 362/1-a ve 6763 sayılı Kanun'un 42. maddesi, HMK'nın ek 1. maddesi ve HUMK 344/1 ve 366 belirtilmiştir.
6. Hukuk Dairesi         2022/1517 E.  ,  2022/1753 K.

    "İçtihat Metni"

    Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığından duruşma istemi reddedilerek incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    HMK 362/1-a maddesi ve 6763 sayılı Kanun’un 42. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi'nin miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup temyiz edilemez HMK’nın ek 1. madde gereğince bu miktar 2017 ve sonrası yıllarda her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacaktır. Bu hükümlere göre hesaplama yapıldığında Bölge Adliye Mahkemesi kararları yönünden 2021 yılı için temyiz kesinlik sınırı 78.630,00 TL’dir.
    Yukarıda sözü edilen kurallar ve yapılan açıklamalarla birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda toplam 80.261,87 TL’nin tahsili talep edilmiş, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, red edilen dava yönünden davacı istinaf başvurusunda bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce 76.778,43 TL'nin tahsiline karar verilmiş ve bu hükme karşı davalı ... Başkanlığı tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Bu durumda temyiz başvurusu Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile kabulüne karar verilen 76,778,43 TL için yapılmış olduğundan Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine göre temyiz eden yönünden kesinlik sınırı altında kalmaktadır.
    Temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344'üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder (HMK 346/1 ve 366). Temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise 01.06.1990 tarih 1989/3 Esas, 1990/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Bu İçtihadı Birleştirme Kararı HUMK hükümleri nedeniyle verilmiş olsa da HMK’daki benzer düzenlemeler de aynı yorum ve sonucu doğurduğu için HMK hükümlerine göre temyiz yönünden de uygulanması gerektiğinden temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı kooperatif vekilinin temyiz isteminin, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi kararının miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine,
    29.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara