Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/9–81 Esas 2012/1867 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2012/9–81
Karar No: 2012/1867

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/9–81 Esas 2012/1867 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar T. A. ve S.A., Malatyalılar D.-Ş.örgütü adlı silahlı terör örgütü üyesi oldukları iddiasıyla açılan davada beraat etmişlerdir. Ancak, savcının temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi kararı bozmuş ve yerel mahkemenin direnme kararı da bozularak dosya Ceza Genel Kurulu'na intikal etmiştir. Ceza Genel Kurulu ise, sanıkların üzerine atılı suçun zamanaşımı süresinin dolmuş olması nedeniyle kamu davasının düşmesine karar vermiştir. Sanıkların yargılanmasına ilişkin kanun maddeleri şöyledir: 765 sayılı TCK'nun 168/2 ve hüküm tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nun 314/2. maddeleri. Dosyanın incelendiği sorgu işlemi tarihi olan 18.12.2000 tarihinden itibaren 10 yıllık asli dava zamanaşımı süresi dolmuştur. Bu nedenle, kamunun yararına olmayan davanın düşürülmesine karar verilmiştir.
Ceza Genel Kurulu         2012/9–81 E.  ,  2012/1867 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname:  2011/337026
    Yargıtay Dairesi  : 9. Ceza Dairesi
    Mahkemesi  : ADANA 7. Ağır Ceza
    Günü   : 23.05.2011
    Sayısı   : 144-175

    Sanıklar T. A. ve S.A."ın silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan beraatlarına ilişkin, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 30.03.2009 gün ve 11–68 sayılı hükmün Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 03.05.2010 gün ve 18787–4758 sayı ile;
    “Sanıkların silahlı terör örgütü niteliğinde olan Malatyalılar D.-Ş.örgütünün üyesi oldukları, sanıkların savunmaları, sanıklarda ele geçen dokümanların içeriği ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, eylem ve faaliyetlerinin  suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nun 168/2 ve hüküm tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nun 314/2. maddelerinde tanımlanan silahlı terör örgütü üyesi olma suçunu oluşturduğu, hukuki durumlarının buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile beraatlerine karar verilmesi"  isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme ise 23.05.2011 gün ve 144–175 sayı ile;
    "Sanıkların silahlı terör örgütü olan Malatyalılar (Değişim-Şafak) terör örgütünün üyesi oldukları iddiası ile kamu davası açılmış ise de; bu grup ile organik bağ içerisinde, eylemlerinin çeşitlilik, süreklilik  ve yoğunluk  düzeyinde olduğunun her tür şüpheden uzak,  kesin ve inandırıcı deliller ile belirlenemediği, iddianın şüphe aşamasında kaldığı,  sanıkların yasa dışı silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunu işlediklerinin sabit olmadığı" gerekçesiyle önceki hükmünde direnmiştir.
    Bu hükmün de Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay C. Başsavcılığının 09.12.2011 gün ve 337026 sayılı "dava zamanaşımının dolduğundan bahisle kamu davasının düşmesi" istemli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
                               TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    İnceleme, sanıklar T.A. ve S.A. hakkında kurulan hükümle sınırlı olarak yapılmıştır.
    Yerel mahkeme ile Özel Daire arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıkların üzerine atılı silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunun sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; dava zamanaşımının dolup dolmadığı hususunun öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.
    765 sayılı TCK’nun 102. maddesinde, yasalarda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle ortadan kalkacağı, aynı maddenin üçüncü fıkrasında da, beş seneden ziyade ve yirmi seneden az ağır hapis cezasını gerektiren suçlarda bu sürenin on sene olacağı hüküm altına alınmıştır.
    Zamanaşımını kesen bir nedenin bulunması halinde, zamanaşımı kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak, ilgili suça ilişkin olarak yasada belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.
    Ceza Genel Kurulunun 03.07.2012 gün ve 973-264 ile 23.01.2007 gün ve 254–5 sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında da vurgulandığı üzere, yargılama yapılmasına engel olup, davayı düşüren hallerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi durumunda, yerel mahkeme veya temyiz mercii resen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Sanıkların işlediği iddia olunan ve 765 sayılı TCK’nun 168. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiş olan silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunun 10 yıldan 15 yıla kadar ağır hapis cezasını gerektirmesi, anılan Kanunun 102. maddesinin 3. fıkrasında, beş seneden fazla ve yirmi seneden az olmak üzere ağır hapis cezasını gerektiren suçlarda dava zamanaşımı süresinin 10 yıl olarak belirlenmesi, zamanaşımını kesen en son işlemin ise 18.12.2010 tarihli yerel mahkeme sorgu işlemi olması karşısında, dosya içeriği itibarıyla da daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylemde, 765 sayılı TCK"nun 102/3. maddesi uyarınca sorgu işleminin yapıldığı 18.12.2000 tarihinden itibaren 10 yıllık asli dava zamanaşımının, dosyanın Ceza Genel Kuruluna intikalinden önce 18.12.2010 tarihinde dolduğu anlaşılmaktadır.
    Bu itibarla, yerel mahkeme direnme hükmünün gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle bozulmasına, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK"nun, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının, 765 sayılı TCK’nun 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı Kanunun 223. maddeleri uyarınca düşmesine karar verilmelidir.
     SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.05.2011 gün ve 144–175 sayılı direnme hükmünün dava zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle BOZULMASINA,
    Ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"nun, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davasının 765 sayılı TCK’nun 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
    2- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.12.2012 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.


     

    Hemen Ara