Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/8-1257 Esas 2012/1849 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2012/8-1257
Karar No: 2012/1849

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/8-1257 Esas 2012/1849 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık S. Ç., parada sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından Isparta Ağır Ceza Mahkemesi tarafından cezalandırılmıştır. Ancak, sanığın parada sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmünün eksik araştırma ile kurulduğu ve dolandırıcılık suçuna ilişkin yeterli kanıt bulunmadığı gerekçesiyle dosya Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmiştir. Daire, sanığın dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına dair yerel mahkeme kararını yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gerekçesiyle temyize göndermiştir. Dosya, Ceza Genel Kurulu tarafından incelenmiş ve yerel mahkemenin son uygulamasının farklı sonuçlar içerdiği bu nedenle kararın temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri ise parada sahtecilik için TCK 197/1 ve 62, dolandırıcılık için TCK 157/1, 62, 50 ve 52 olarak belirtilmiştir.
Ceza Genel Kurulu         2012/8-1257 E.  ,  2012/1849 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname: 010/227828
    Yargıtay Dairesi : 8. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : ISPARTA Ağır Ceza
    Günü : 22.06.2010
    Sayısı : 204-174

    Sanık S. Ç."in parada sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK"nun 197/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 2.000 Lira adli para, dolandırıcılık suçundan da aynı Kanunun 157/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 2.000 Lira adli para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin, Isparta Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.07.2008 gün ve 143-180 sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 25.05.2009 gün ve 2454-7544 ile;
    “1- Sanıkta 21 adet sahte 500.000 İtalyan Liretinin ele geçtiği anlaşılmakla, İtalyan Liretinin suç tarihi itibariyle memlekette veya yabancı ülkelerde kanunen tedavülde bulunup bulunmadığı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasından sorulduktan sonra, gelecek yanıta göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde parada sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    2- Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre sanık hakkında müştekinin herhangi bir kanıt ile desteklenmeyen soyut anlatımları dışında, mahkumiyetine yeter kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediği gözetilmeden, dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi" isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Parada sahtecilik suçu yönünden bozmaya uyan Isparta Ağır Ceza Mahkemesince 22.06.2010 gün ve 204-174 sayı ile; sanığın parada sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK"nun 197/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 2.000 Lira adli para cezasıyla cezalandırılmasına, CMK"nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, dolandırıcılık suçundan ise aynı Kanunun 157/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 6.000 Lira hürriyeti bağlayıcı cezadan çevrilme, 1000 lira ise doğrudan hükmolunan adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve CMK"nun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
    Bu hükmün de sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay C. Başsavcılığının 22.05.2012 gün ve 227828 sayılı “bozma" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Direnme hükmünün kapsamına göre inceleme, dolandırıcılık suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak yapılmıştır.
    Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; dolandırıcılık suçunun sübutuna ilişkin ise de; öncelikle yerel mahkeme direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususunun, Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca ön sorun olarak ele alınması gerekmiştir.
    Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı verilmiş olsa dahi;
    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
    b) Bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususları tartışmak,
    c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayanmak,
    d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle veya farklı hüküm kurmak,
    Suretiyle verilen hüküm; özde direnme hükmü olmayıp bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür.
    Kararın esasını oluşturan hüküm fıkrasının tamamen değişik olması halinde ise direnme kararından hiçbir şekilde sözedilemez. Yerel mahkemece bozmaya direnilmekle birlikte ilk karardan farklı bir karar verilmesi halinde gerçek anlamda bir direnme kararından söz etmek mümkün değildir. Bu nitelikteki bir kararın temyiz edilmesi durumunda temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerekir.
    Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Yerel mahkemece ilk kararda sanığın dolandırıcılık suçundan TCK’nun 157/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 2.000 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesine karşın, direnme kararında bu kez sanığın TCK’nun 157/1, 62, 50 ve 52. maddeleri uyarınca 6.000 lira hürriyeti bağlayıcı cezadan çevrilme, 1.000 Lira ise doğrudan hükmolunan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, ilk hüküm ile yerel mahkemenin son uygulamasının farklı sonuçlar içerdiği anlaşıldığından yerel mahkemece verilen ve direnme niteliğinde olmayan kararın temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerekmektedir.
    Bu itibarla, direnme niteliğinde olmayan yerel mahkeme kararının temyiz incelemesinin yapılması için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ :
    Açıklanan nedenlerle;
    Isparta Ağır Ceza Mahkemesince verilen 22.06.2010 gün ve 204-174 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.12.2012 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara