Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1689 Esas 2022/1777 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1689
Karar No: 2022/1777
Karar Tarihi: 30.03.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1689 Esas 2022/1777 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2021/1689 E.  ,  2022/1777 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 30.03.2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
    (Muhalif)
    Muhalefet Şerhi
    Mahkeme kararında tahsilatlı şekilde anlatıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacılar ile davalı müflis ... A.Ş. (... A.Ş.) arasında yapılan sözleşmeler uyarınca ödenen bedellerden davalılar ...'nin sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    ... A.Ş. ile davacılardan ... Otelcilik Ltd. Şti. arasında 19.10.2009 tarihinde, ... Ltd. Şti. ile 17.08.2009 tarihinde tur operatörü kontenjan sözleşmesi imzaladıkları ve sözleşme bedellerinin bu davalıya ödendiği, ... Turkey Ltd. Şti. ile ... A.Ş. (... A.Ş.) arasında otel yöneticiliği sözleşmesi imzalandığı, ... A.Ş.'nin 11.02.2010 tarihinde iflas erteleme talebinde bulunarak davacılara karşı edimlerini yerine getiremediği konularında uyuşmazlık yoktur.
    Davalı ... A.Ş.'nin iflas erteleme talebinde bulunması ve hizmetlerin aksaması nedeniyle bu kez davalı ...'nin davalı ... ile otel yöneticiliği sözleşmesi yapılarak ... A.Ş. tarafından yapılan işin bu kez ...'ye devredildiği anlaşılmaktadır.
    Davacı taraf ...'nin ... A.Ş. ve ... ile organik bağ içinde bulunduğunu, gerek ...'nin gerekse ...'nin ... A.Ş.'ye yapılan ve karşılığı alınamayan ödemelerden bu davalı ile birlikte sorumlu olduğunu iddia etmektedir.
    Mahkemece bu iddia kabul edilirken ... ve ... yöneticilerinin ekseriyetle aynı olması, ... yöneticisinin davacılara hitaben yazdığı yazı, ... A.Ş.'nin ...'ye aktif ve pasifleriyle devrinden 1 ay sonra iflas erteleme talep edilmesi hususları gerekçe olarak gösterilmiştir.
    Bu gerekçeler organik bağın varlığı için yeterli değildir. Davacılar ile yapılan tur operatörlüğü sözleşmesi davalı ... A.Ş. ile yapıldığı gibi ödemeler de bu şirkete yapılmıştır. Bu ödemelerin davalılar ...'ye aktarıldığına dair herhangi bir delil ileri sürülmemiştir. Otellerinin işletilmesi ... A.Ş. tarafından yapılan ... yetkilisinin, ... A.Ş. ile sözleşme yapan davacılara bu sözleşmelerden haberi olduğuna dair yazılan yazının organik bağa delil olması kabul edilebilir değildir.
    Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi organik bağın varlığı için tüzel kişiler arasında özdeşliğin bulunması, ekonomik ve ticari bağımlılığın, kader birliğinin, birlikte hareket olgusunun bulunması gerekir. Dosyada davalı şirketlerin birlikte hareket ettiği konusunda mahkeme kabulünün aksine sabit bir delil mevcut değildir. Aksine davalı şirket yöneticilerinin ayrı olmadığı konusunda davacıların beyanları mevcuttur.
    ... A.Ş., (... A.Ş.)'nin iflas erteleme talep etmesi ve hizmetlerin aksaması üzerine ... tarafından ... ile sözleşme yapması ticari hayatta olması gerekendir.
    İşçiler tarafından açılan davalarda verilen kararların üstün olan işverene karşı işçiyi korumaya yönelik mevzuat hükümlerine göre verilen kararlar olması nedeniyle TTK ve TBK hükümlerine göre düzenlenen sözleşme uyuşmazlıklarında emsal alınması doğru görülmemiştir.
    Tüm bu hususlar nazara alındığında ... aleyhine açılan davaların reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesini doğru görmediğimden sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.

    Hemen Ara