AYM 2018/26696 Başvuru Numaralı DİLEK EKİCİ VE DİĞERLERİ Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
Birinci Bölüm
Esas No: 2018/26696
Karar No: 2018/26696
Karar Tarihi: 26/5/2021

AYM 2018/26696 Başvuru Numaralı DİLEK EKİCİ VE DİĞERLERİ Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

DİLEK EKİCİ VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2018/26696)

 

Karar Tarihi: 26/5/2021

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

M. Emin ŞAHİNER

Başvurucular

:

1. Dilek EKİCİ

 

 

2. Fikret EKİCİ

 

 

3. İbrahim TÜRKER

 

 

4. Leyla EKİCİ

 

 

5. Murat EKİCİ

 

 

6. Tahsin EKİCİ

Başvurucular Vekili

:

Av. Ayhan AKIN

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, ruhsatsız olan binanın yıkılması nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 14/9/2018 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

8. Başvurucular, Ankara"nın Altındağ ilçesi Önder Mahallesi Bereket Sokak No:21 adresinde bulunan 23430 ada üzerindeki taşınmazın müşterek sahipleridirler. İlgili ada üzerinde zemin, 1. ve 2. katlardan oluşan üç katlı betonarme bir yapı bulunmaktadır. Bu taşınmaz başvuruculara murislerinden miras yoluyla intikal etmiştir.

9. Altındağ Belediyesi (Belediye) tarafından imar uygulaması sonucunda başvuruculara ait taşınmaz üzerinde bulunan ve konut olarak kullanıldığı belirtilen yapının kaçak ve ruhsatsız olduğu ve imar uygulaması sonucunda kentsel dönüşüm projesi alanında kaldığı gerekçesiyle yıkımına karar verilmiştir. Bu karar gereğince bina Belediye tarafından 19/8/2015 tarihinde yıkılmıştır.

10. Başvuru formu ve eklerinde binanın hangi tarihte yapıldığına ilişkin açık bir bilgi yer almamaktadır. Ancak başvurucular, içlerinden Tahsin Ekici tarafından bu binaya ilişkin imar affı müracaatı olduğunu belirtmişlerdir. Başvuru formu ekinde buna ilişkin olarak başvurucular arasında yer alan Tahsin Ekici tarafından 1983 yılında Belediyeye yapılan imar affı müracaatına ilişkin başvuru formu yer almaktadır.

11. Başvurucular, 16/10/2015 tarihinde Ankara 16. İdare Mahkemesinde (Mahkeme) yıkım nedeniyle oluşan zararının tazmini istemiyle tam yargı davası açmışlardır. Mahkeme 17/3/2017 tarihinde davanın reddine karar vermiştir. Kararda, başvuruculara ait taşınmazın imar uygulaması sonucunda kentsel dönüşüm projesi içinde kaldığına ve binanın ruhsatsız olarak inşa edildiğine değinilmiştir. Ayrıca başvurucuların yıkım kararına karşı yargı yoluna başvurmadığı saptaması yapılmıştır. Kararda son olarak dava konusu taşınmaza ilişkin olarak 24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun"a göre yapılmış bir imar affının bulunmadığı ifade edilmiştir.

12. Başvurucular, Mahkeme kararına karşı istinaf başvurusunda bulunmuşlardır. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi (Bölge İdare Mahkemesi) 28/11/2017 tarihinde kararın usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek istinaf başvurusunu kesin olmak üzere esastan reddetmiştir.

13. Başvurucular Bölge İdare Mahkemesi kararı kesin olmasına rağmen karar aleyhine 17/1/2018 tarihinde temyiz talebinde bulunmuşlardır. Bölge İdare Mahkemesi, 28/3/2018 tarihinde kesin nitelikli kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar vermiştir.

14. Başvurucular, temyiz talebinin reddine ilişkin mezkur karara karşı 16/4/2018 tarihinde temyiz talebinde bulunmuşlardır. Danıştay Ondördüncü Dairesi 6/6/2018 tarihinde temyiz isteğinin reddi kararını onamıştır.

15. Danıştay Dairesinin kararı, başvurucular vekiline 16/8/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.

16. Başvurucular 14/9/2018 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

17. Mahkemenin 26/5/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucuların İddiaları

18. Başvurucular, imar uygulaması kapsamında Belediye tarafından binanın yıkılmasına rağmen taşınmaz üzerindeki yapının ruhsatsız olduğu gerekçesine dayanılarak zararlarının giderilmemesinden yakınmaktadırlar. Başvuruculara göre Altındağ Belediyesi Encümenince alınan yıkım kararı hatalıdır. Başvurucular ayrıca taraflarına gönderilen süreli tebligat yazısında kentsel dönüşüm projesinden bahsedilmekle birlikte somut bir proje sunulmadığını ve yapı sahipleri anlaşmaya gidilmediği ifade etmektedirler. Başvurucular diğer yandan dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak da 2981 sayılı Kanun"a göre imar affı müracaatında bulunulduğunu ileri sürmektedirler. Bu bağlamda derece mahkemelerinin davanın reddine yönelik kararının bariz bir takdir hatası içerdiğini savunan başvurucular, hukuk güvenliği ilkesinin ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüşlerdir.

B. Değerlendirme

19. Anayasa’nın 35. maddesi şöyledir:

 “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.

Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.

Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.”

20. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucular tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucular, mülkiyet hakkı dışında hukuk güvenliği ilkesinin de ihlal edildiğini ileri sürmektedirler. Somut olayda başvurucuların asıl şikâyetinin, imar uygulaması sonucunda kentsel dönüşüm projesi alanında kalan taşınmazları üzerindeki binanın yıkılmasına rağmen zararlarının giderilmemesine yönelik olduğu anlaşılmakla başvurucuların tüm şikâyetleri mülkiyet hakkı kapsamında incelenmiştir.

21. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası gereği bireysel başvurunun başvuru yollarının tüketildiği, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.

22. Somut olayda başvurucuların Mahkeme kararına karşı yaptıkları istinaf başvurusu, Bölge İdare Mahkemesince 28/11/2017 tarihinde kesin olmak üzere esastan reddedilmiştir. Başvurucular bu karar aleyhine 17/1/2018 tarihinde temyiz talebinde bulunmuşlardır. Bölge İdare Mahkemesi 28/3/2018 tarihinde kesin nitelikli kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar vermiştir. Başvurucular bu defa, temyiz isteminin reddine ilişkin karara karşı 16/4/2018 tarihinde temyiz talebinde bulunmuşlardır. Danıştay Ondördüncü Dairesi 6/6/2018 tarihinde temyiz isteminin reddi kararını onamıştır.

23. Bu durumda başvuru yollarının tüketildiği kesin nitelikteki kararın öğrenilmesinden itibaren bireysel başvuru süresi başlayacağından, başvurucuların kesin nitelikteki Bölge İdare Mahkemesinin 28/11/2017 tarihli nihai kararını en geç bu karara karşı temyiz talebinde bulundukları 17/1/2018 tarihinde öğrendikleri görülmektedir. Buna göre 17/1/2018 tarihinden itibaren otuz gün içinde bireysel başvuruda bulunulması gerekirken 14/9/2018 tarihinde yapılan başvuruda süre aşımı bulunmaktadır.

24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Mülkiyet haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddianın süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA 26/5/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara