AYM 2020/28660 Başvuru Numaralı AHMAD RIFAI OSMAN Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
Birinci Bölüm
Esas No: 2020/28660
Karar No: 2020/28660
Karar Tarihi: 9/6/2021

AYM 2020/28660 Başvuru Numaralı AHMAD RIFAI OSMAN Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

AHMAD RIFAI OSMAN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2020/28660)

 

Karar Tarihi: 9/6/2021

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Muammer TOPAL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

Yusuf Enes KAYA

Başvurucu

:

Ahmad Rıfaı OSMAN

Vekili

:

Av. Azad METE

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, hukuka aykırı olarak idari gözetim altında tutma nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 1/9/2020 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve ilgili kurumlardan temin edilen bilgilere göre olaylar özetle şöyledir:

7. Suriye uyruklu başvurucu, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/5225 sayılı soruşturması kapsamında PKK/KCK/PYD terör örgütü içinde faaliyet gösteren örgüt mensuplarıyla ve 5/2/2020 tarihinde Bursa"da elde edilen patlayıcı maddeye ilişkin yürütülen soruşturmanın şüphelileriyle irtibat ve bağlantı içinde olabileceği yönünde bilgiler bulunduğunun bildirilmesi üzerine gözaltına alınmıştır.

8. Bu durum sebebiyle Kocaeli Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğünce 18/2/2020 tarihinde kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından tehdit oluşturduğundan bahisle başvurucunun sınır dışı edilmesine ve idari gözetim altına alınmasına karar verilmiştir.

9. Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı 3/6/2020 tarihinde terör örgütüne üye olma suçundan başlatılan soruşturmada başvurucu hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermiştir.

10. Başvurucu, sınır dışı etme kararının iptali için 17/7/2020 tarihinde Kocaeli İdare Mahkemesinde dava açmıştır.

11. Başvurucu ayrıca hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini belirterek idari gözetimin sonlandırılması talebiyle 20/7/2020 tarihinde Kocaeli 2. Sulh Ceza Hâkimliğine başvurmuştur.

12. Kocaeli 2. Sulh Ceza Hâkimliği 28/7/2020 tarihinde başvurucunun talebinin reddine karar vermiştir. Başvurucu bu kararı 2/8/2020 tarihinde öğrenmiştir.

13. Başvurucu 1/9/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

14. Kocaeli İdare Mahkemesi 24/12/2020 tarihli kararıyla sınır dışı işleminin iptaline kesin olarak karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

"Bu durumda, davacının silahlı terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınması üzerine, davalı idarece kamu düzeni ve güvenliği açısından tehdit oluşturduğu değerlendirilerek dava konusu sınır dışı etme işlemi tesis edilmiş ise de yukarıda yer verildiği üzere anılan soruşturma sonucunda atılı suçun işlendiğine dair soyut beyan haricinde bir delil veya emareye erişilemediği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, söz konusu kararın itiraz edilmeyerek kesinleştiği, davacı hakkında başkaca bir soruşturma da bulunmadığı anlaşıldığından, kamu düzeni veya kamu güvenliği açısından tehdit oluşturabilecek herhangi bir eylemi veya davranışı tespit edilemeyen davacının, 6458 sayılı Kanun"un 54/1-d bendi uyarınca sınır dışı edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline... [karar verildi.]"

15. Sınır dışı işleminin iptal edilmesi üzerine idari gözetim sonlandırılarak başvurucu serbest bırakılmıştır.

IV. İLGİLİ HUKUK

16. İlgili hukuk için bkz. B.T. [GK], B. No: 2014/15769, 30/11/2017, §§ 19-38.

V. İNCELEME VE GEREKÇE

17. Mahkemenin 9/6/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Adli Yardım Talebi Yönünden

18. Başvurucu, bireysel başvuru harç ve masraflarını karşılayacak geliri olmadığını beyan ederek adli yardım talebinde bulunmuştur.

19. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde güçleştirmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

B. Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia

1. Başvurucunun İddiaları

20. Başvurucu, idari gözetim altına alınmasına ve hakkında sınır dışı kararı tesis edilmesine kaynaklık eden suç soruşturmasında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesine rağmen özgürlüğünün kısıtlanmaya devam edildiğini belirterek kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

2. Değerlendirme

21. Anayasa Mahkemesi B.T. başvurusunda idari gözetim altında tutulma yerlerinin yönetim, denetim ve işletilmesinin İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen bir kamu hizmeti olduğunu, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2. maddesine göre idari işlem ve eylemlerden dolayı kişisel hakkı doğrudan etkilenenlerin idari yargıda tam yargı davası açabileceğini, teorik düzeyde mevcudiyeti tespit edilen bu yolun -sırf bilgi eksikliği nedeniyle- fiiliyatta hiç işletilmemesinin etkisiz olduğu biçiminde yorumlanamayacağını belirtmiş ve yabancının salıverilmesi hâlinde etkili hukuk mekanizmasının tam yargı davası olduğunu ifade etmiştir (B.T., §§ 45-58).

22. Anayasa Mahkemesi aynı başvuruda, idari gözetimi sona erdirilen başvurucuların hukuka aykırı olarak idari bir kararla özgürlüklerinden yoksun bırakılmaları nedeniyle uğradıklarını öne sürdükleri maddi ve manevi zararlarının karşılanması bakımından başarı şansı sunma, yeterli giderim sağlama kapasitesini haiz ve ulaşılabilir olduğu görülen tam yargı davası yolu tüketilmeden yapılan başvuruların incelenmesinin bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmadığı sonucuna varmıştır (B.T., § 73; A.A., B. No: 2014/18827, 20/12/2017, § 37).

23. Başvurucunun geri gönderme merkezinden salıverildiği görülmüştür. Bu durumda kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği iddiası bakımından yukarıda açıklanan ilkelerden ayrılmayı gerektiren bir husus bulunmamaktadır.

24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. İdari gözetim altında tutma dolayısıyla kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyete neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 9/6/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara