Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/6-520 Esas 2012/1777 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2012/6-520
Karar No: 2012/1777

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/6-520 Esas 2012/1777 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Yargıtay 6. Ceza Dairesi, sanıkların savunmasının alındığı duruşma tutanağının ilk sayfasının mahkeme heyeti tarafından imzalanmaması nedeniyle verilen hükmü, 5271 sayılı CMK'nın 219/1. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle bozmuştur. Ancak yerel mahkeme, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 10.04.2007 tarihli kararı doğrultusunda tutanakların sadece mahkeme başkanı veya hakim ile zabıt katibi tarafından imzalanmasının zorunlu olduğunu belirterek, bozma kararına direnmiştir. Bu nedenle dosya, yeni bir hüküm niteliği taşıdığından Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından incelenememekte olup, dosyanın Özel Daire denetiminden geçirilmesi gerekmektedir.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı TCY'nın 149/1-a, c, 62 ve 53. maddeleri; 5271 sayılı CMK'nın 219/1. ve 232/4. maddeleri.
Ceza Genel Kurulu         2012/6-520 E.  ,  2012/1777 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname : 2009/217455
    Yargıtay Dairesi : 6. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : ANKARA 7. Ağır Ceza
    Günü : 28.07.2009
    Sayısı : 142-269

    Nitelikli yağma suçundan sanık Hüseyin"in 5237 sayılı TCY’nın 149/1-a, c, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna, sanık Yalçın’ın ise aynı Yasanın 149/1-a,c, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 04.05.2006 gün ve 25-154 sayılı hükmün, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 18.02.2009 gün ve 16308-3595 sayı ile;
    “Sanıkların savunmasının alındığı 09.03.2006 günlü oturum tutanağının ilk sayfasının mahkeme heyeti tarafından imzalanmaması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 219/1. (1412 sayılı CMUK.nun 264.) maddelerine aykırı davranılması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme ise 28.07.2009 gün ve 142-269 sayı ile;
    “Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 18.02.2009 tarihli 2006/16308 Esas 2009/3595 Karar sayılı bozma ilamı ile sanıkların savunmasının alındığı 09.03.2006 günlü oturum tutanağının ilk sayfasının mahkeme heyeti tarafından imzalanmaması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 219/1 (1412 sayılı CMUK’nun 264) maddelerine aykırı davranılması nedeniyle bozulmuştur. Oysa Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.04.2007 tarih 2007/9-74 Esas 2007/86 Karar sayılı kararında belirtildiği gibi; CMK’nun 219. maddesini değerlendirdiğimizde duruşma sürecini saptamak için tutulan tutanakların mahkeme başkanı ile zabıt katibi tarafından imzalanmasının yeterli olduğu anlaşılmaktadır. CMK’nun 232/4. maddesi uyarınca karar ve hükümlerin bu karara katılan Hakimler tarafından imzalanmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemenin yargılama aşamasındaki tutanaklarının ise sadece mahkeme başkanı ile zabıt katibi tarafından imzalanmasının yeterli olacağı açıkça görülmektedir.
    Mahkememiz dosyasındaki kısa karar ve gerekçeli karar, karara katılan tüm hakimler tarafından imzalanmıştır. Eksik kalan husus 09.03.2006 tarihli duruşma tutanağının ilk sayfasıdır. Yargıtay 6. Ceza Dairesinin bozma ilamında belirtilen imza eksikliğinin mahkeme başkanı tarafından 10.06.2009 tarihinde imzalanmış olduğu görülmekle 09.03.2006 günlü duruşma tutanağının ilk sayfasının heyete katılan tüm hakimlerce imzalanması gerekli olmayıp CMK’nun 219/1. maddesi uyarınca tutanağın sadece mahkeme başkanı veya hakim ile zabıt katibi tarafından imzalanması zorunluluğu karşısında Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 18.02.2009 tarih 2006/16308 Esas 2009/3595 Karar sayılı bozma ilamına karşı direnilmesine karar verilmiştir…” gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
    Hükmün sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay C. Başsavcılığının 24.02.2012 gün ve 2009/217455 sayılı “onama” istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıkların savunmalarının alındığı 09.03.2006 günlü oturum tutanağının ilk sayfasının mahkeme heyeti tarafından imzalanmamasının 5271 sayılı CYY"nın 219/1. maddesine aykırılık oluşturup oluşturmayacağının belirlenmesine ilişkin ise de; yerel mahkeme kararının yeni hüküm olup olmadığı hususunun Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca ön sorun olarak ele alınması gerekmektedir.
    İncelenen dosya içeriğinden, sanık Y. D.."ın savunmasının alındığı 09.03.2006 tarihli oturuma ait duruşma tutanağının ilk sayfasının zabıt kâtibi tarafından imzalandığı, ancak başkan ve üye hakimler tarafından imzalanmadığı, Özel Daire’nin konuya ilişkin bozma ilamından sonra hakim imzasındaki eksikliğin mahkeme başkanı tarafından 10.06.2009 tarihinde giderildiği anlaşılmaktadır.
    Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı verilmiş olsa dahi;
    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
    b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
    c) Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayanmak,
    d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,
    Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.
    İnceleme konusu olayda, yerel mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında imza eksikliği mahkeme başkanı tarafından tamamlanmak suretiyle bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmıştır.
    Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde olduğundan, Özel Daire denetiminden geçmemiş bulunan bu yeni hükmün doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulu tarafından ele alınmasına yasal olanak bulunmaması nedeniyle dosyanın incelenmek üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 28.07.2009 gün ve 142-269 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.09.2012 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara