Esas No: 2021/2357
Karar No: 2022/1958
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/2357 Esas 2022/1958 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/2357 E. , 2022/1958 K.Özet:
Davalı tarafından müvekkil şirkete sistem kullanım ceza faturaları kesildiğini belirten davacı, cezaların yönetmeliklere ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu iddia etti. Ancak mahkeme, cezaların revize sistem kullanım anlaşmasına uygun olduğuna karar verdi ve davanın reddine hükmetti. Davacı vekili kararı temyiz etti, ancak 7257 sayılı Kanun'un ardından uyuşmazlıkların idari yargı üzerinden çözüleceği hükme bağlandığından davanın usulden reddine karar verildi ve mahkeme kararı bozuldu. Kanun değişikliği kapsamında uyuşmazlık konusu davanın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği belirtildi.
Yargılama usulü hükümlerinde yapılan değişiklikler derdest davalarda derhal uygulanır ve bir davaya hangi yargı kolunda bakılacağı dava şartıdır. HMK'nın 115/1. fıkrasına göre dava şartı, yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınır. 7257 sayılı Kanun ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerine ilişkin ceza-i şartlara dair uyuşmazlıkların idari yargıda görüleceği hükme bağlandı. Bu nedenle davacının dava açma hakkı yoktur ve dava usulden reddedilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesiyle Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında sistem kullanım anlaşmaları bulunduğunu, davalı tarafından kesilen, toplam 24.580,01 TL tutarlı, sistem kullanım ceza faturalarının müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalındığını, müvekkili şirkete herhangi bir ihlal bildirimi yapılmadan kesilen cezanın yönetmeliğe ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, davalıya yapılan ödemelerin ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacıya kesilen cezanın revize sistem kullanım anlaşmasına uygun olduğu, önceden uyarı yapılması gerekmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Dava, taraflar arasındaki sistem kullanım anlaşması uyarınca davalı tarafından düzenlenen ve davacı tarafça ödenen ceza faturalarının bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
02/12/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/11/2020 tarihli 7257 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasına (ç) bendinden sonra gelmek üzere (d) bendi eklenmiş, buna göre “İletim sisteminin normal işletme koşulları içerisinde işletilmesi ile işletme güvenliği ve bütünlüğü üzerinde risk oluşturan durumlara ilişkin olarak bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerinin takibini yapmak, ihlal durumu tespit edilen tüzel kişilere sistem kullanım anlaşmasında düzenlenen ceza-i şartları ve diğer yaptırımları uygulamak” TEİAŞ’ın görev ve yükümlülükleri arasında gösterildikten sonra 6446 sayılı Kanun'a Ek madde 3 ile “8 inci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendinin uygulamasından kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda görülür.” hükmü eklenmiş, 46. madde ile de Kanun'un yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir.
Hukuk yargılamasında usul hükümlerinde yapılan değişiklikler derdest davalarda derhal uygulanır. Bir davaya hangi yargı kolunda bakılacağı konusu HMK'nın 114/1-b maddesi gereğince dava şartıdır. HMK'nın 115/1. fıkrası gereğince anılan dava şartı yargılamanın her aşamasında (ilk derece ve istinaf mahkemeleri ile Yargıtayca) re'sen dikkate alınır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 7257 sayılı Kanun ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerine ilişkin ceza-i şartlara dair uyuşmazlıkların idari yargı yolunda görüleceği hükme bağlandığından yukarıda izah edilen Kanun değişikliği kapsamında uyuşmazlık konusu davanın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan "yargı yolunun caiz olmaması" nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararının bozulması uygun görülmüştür.
2) Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re’sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.