Esas No: 2017/845
Karar No: 2020/1973
Karar Tarihi: 09.06.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/845 Esas 2020/1973 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin kurucu üyelerinden ..."in yasal mirasçısı olduğunu, murisin 12.04.1990 tarihinde öldüğünü, mirasçılar arasındaki Küçükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/2100 Esas 2009/361 Karar sayılı ilamı ile ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, mirasçılar arasındaki taksim sözleşmesi gereğince murisin kooperatif üyeliği ile ilgili tüm haklarının davacı ..."a düştüğünü, üyelik tespiti için talepte bulunulmuş ise de bir sonuç alınamadığını, murisin üyelikten ihraç edildiği bilgisi aldıklarını ileri sürerek muris hakkındaki ihraç kararının iptali ile üyelik haklarının tamamının davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu 16. maddesi uyarınca ölen ortağın mirasçılarının 3 ay içinde ortaklığın devamı konusunda talepte bulunmadıkları için ortaklığın sona erdiğini, murisin malvarlığı hakkındaki ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu kooperatif üyeliğinin dava konusu yapılmadığını ayrıca murisin hiç aidat ödememesi nedeniyle ortaklıktan ihraç edildiğini savunarak davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; gerek ortaklığın giderilmesi davasında gerekse taraflarca düzenlenen protokol başlıklı belgede murisin kooperatif üyesi olduğunun mirasçılar tarafından bilindiği, buna ilişkin taraflar arasında sözleşme yapıldıktan sonra 3 ayın çoktan dolmasına rağmen kooperatife bu yönde bir bildirimde bulunmadıkları, bu nedenle muris...n ölümü ile ortaklık haklarının mirasçılara geçmesi için gereken yasal süre içinde bildirim yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı murisinin 12.04.1990 tarihinde öldüğü, davalı kooperatifin murise çıkarttığı tebligatlar neticesinde murisin 03.08.1999 tarihinde ihracına karar verildiği dosyada bulunan delillerden anlaşılmaktadır.
Mirasçılar arasında yapılan 28.02.2014 tarihli protokol nedeniyle davacının taraf sıfatı bulunduğu konusundaki tesbiti ile, murisin ölümünden sonra ihraç kararı verilmesi nedeniyle usulüne uygun bir ihraç kararının bulunduğundan bahsedilemeyeceği hususundaki mahkeme tesbitleri yerindedir.
Kooperatif ortağının ölümü halinde mirasçıların 3 ay içresinde kooperatife müracaat etmeleri ancak murisin böyle bir ortaklığının varlığını bilmeleri konusundaki güçlük nazara alındığında, ortağı ölen kooperatifin mirasçılara bu hususu bildirmesi ve 3 ay içerisinde temsilci atanmaması halinde ise tasfiye işlemi yapılacağı dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Diğer bir değişle ortağın ölmesi halinde ilk eylem kooperatife aittir.
Somut olayda davalı kooperatifin usulsüz bir işlemle davacının murisini öldükten sonra ortaklıktan ihraç ettiğine göre kooperatifin mirasçılara üyelikle ilgili bilgilendirmede bulunup bulunmadığı konusunda araştırma yapmaya gerek olmadığı anlaşılmaktadır. Davacının miras meseleleri hallolduktan sonra kooperatife makul süre içinde müracaat ettiği de sabit olduğuna göre davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı
gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının kabulüyle davacı yararına BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.