Esas No: 2017/35837
Karar No: 2017/35837
Karar Tarihi: 7/9/2021
AYM 2017/35837 Başvuru Numaralı DURSUN AÇIKBAŞ VE DİĞERLERİ Başvurusuna İlişkin Karar
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
DURSUN AÇIKBAŞ VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2017/35837) |
|
Karar Tarihi: 7/9/2021 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üyeler |
: |
Muammer TOPAL |
|
|
Recai AKYEL |
|
|
Yusuf Şevki HAKYEMEZ |
|
|
Selahaddin MENTEŞ |
Raportör |
: |
Ayhan KILIÇ |
Başvurucular |
: |
1. Dursun AÇIKBAŞ |
|
|
2. Fatma Tuba ULUOCAK |
|
|
3. Feride Tijen ÖZACAR |
|
|
4. Hüseyin Güntekin KÖKSAL |
|
|
5. Münevver SÜALP |
Başvurucular Vekili |
: |
Av. Emine AK |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru; kamulaştırmasız el atmaya dayalı olarak hükmedilen tazminatın ödenmemesi ve hükmedilen yasal faizin enflasyon karşısında yitirilen değerinin karşılanmaması nedenleriyle mülkiyet hakkının, yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 18/10/2017 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği ve Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) kayıtlarından anlaşıldığı şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucuların maliki bulunduğu taşınmaza fiilî olarak el atıldığı gerekçesiyle Ankara Büyükşehir Belediyesine (Belediye) karşı açılan tazminat davası sonucunda Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13/7/2012 tarihli kararıyla başvurucular lehine toplam 421.362 TL tazminata hükmedilmiş, ayrıca bu alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
8. Başvurucular asıl alacak ve işlemiş yasal faizlerle birlikte toplam 523.073,36 TL"nin tahsili için Belediye aleyhine Ankara 29. İcra Dairesinde (İcra Dairesi) 9/2/2015 tarihinde ilamlı icra takibi başlatmışlardır.
9. Başvurucular ödeme yapılmadığından bahisle 18/10/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuşlardır.
10. UYAP kayıtları üzerinden yapılan araştırmada Belediye tarafından 24/10/2019 tarihinde İcra Dairesine 677.077,22 TL ödeme yapıldığı, İcra Dairesince de 30/10/2019 tarihinde başvurucular vekilinin hesabına 613.896,90 TL aktarıldığı görülmektedir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
11. Mahkemenin 7/9/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucuların İddiaları
12. Başvurucular; kamulaştırmasız el atmaya dayalı olarak hükmedilen tazminatın ödenmemesi ve hükmedilen yasal faizin kamulaştırma bedelinin enflasyon karşısında yitirilen değerini karşılamaması nedenleriyle mülkiyet hakkının, yargılamanın uzun sürmesi nedeniyle de adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme
13. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un "Başvuru hakkının kötüye kullanılması" kenar başlıklı 51. maddesi şöyledir:
"Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasına hükmedilebilir."
14. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü"nün (İçtüzük) "Başvuru hakkının kötüye kullanılması" kenar başlıklı 83. maddesi şöyledir:
"Başvurucunun istismar edici, yanıltıcı ve benzeri nitelikteki davranışlarıyla bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığının tespit edilmesi hâlinde incelemenin her aşamasında başvuru reddedilir ve yargılama giderleri dışında, ilgilinin ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilebilir."
15. İçtüzük"ün "Bireysel başvuru formu ve ekleri" kenar başlıklı 59. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
"Başvuru formunda belirtilen bilgilerde ve başvuruyla ilgili koşullarda herhangi bir değişiklik olduğunda bunun Mahkemeye bildirilmesi zorunludur."
16. Genel olarak bir hakkın öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkın kötüye kullanılmasının bireysel başvuru alanında özel olarak ele alındığı açıkça görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve mahkemenin başvuruyu gereği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür (Mehmet Güven Ulusoy [GK], B. No: 2013/1013, 2/7/2015, § 31; S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 28).
17. Bu kapsamda özellikle mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak surette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılmasıyla söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz bir başvuruda bulunulması durumunda başvuru hakkının kötüye kullanıldığı kabul edilebilecektir (Mehmet Güven Ulusoy, § 32; S.Ö., § 29).
18. Somut olayda UYAP kayıtları üzerinden yapılan araştırmada Belediye tarafından 24/10/2019 tarihinde İcra Dairesine 677.077,22 TL ödeme yapıldığı, İcra Dairesince de 30/10/2019 tarihinde başvurucular vekilinin hesabına 613.896,90 TL aktarıldığı görülmüştür. Ancak başvurucular Anayasa Mahkemesini bu konuda bilgilendirmemiştir.
19. Belediyenin mahkeme ilamına bağlanan borcunu ödemediğinden şikâyet edildiği başvuruda borcun süreç içinde kısmen veya tamamen ödenmiş bulunması başvurucuların mağdur statüsünün değerlendirilmesi bakımından oldukça önem taşımaktadır. Ödeme olgusunun değerlendirilmesi sonucunda bazı şikâyetler yönünden başvurucuların mağdur statüsünün hitama erdiği sonucuna ulaşılabilecek ve başvurunun düşmesine karar verilebilecektir. Başvurucular bireysel başvuru formunda başvuruyla ilgili koşullarda herhangi bir değişiklik meydana geldiğinde bunu Anayasa Mahkemesine bildireceklerini beyan etmelerine rağmen İçtüzük"ün 59. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüklerine açıkça aykırı bir şekilde yukarıda belirtilen olguya ilişkin olarak herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.
20. Açıklanan gerekçelerle başvurucuların başvurusunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi vermedikleri, bu süreçte vuku bulan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişmeler hakkında Anayasa Mahkemesini bilgilendirmemek suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasını engelledikleri anlaşıldığından başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
21. Başvurunun mahiyeti gözetildiğinde 6216 sayılı Kanun"un 51. maddesi ve İçtüzük’ün 83. maddesi uyarınca başvurucular aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesine gerek görülmemiştir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle REDDİNE,
B. Yargılama giderlerinin başvurucular üzerinde BIRAKILMASINA 7/9/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.