Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/50 Esas 2022/2292 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/50
Karar No: 2022/2292
Karar Tarihi: 20.04.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/50 Esas 2022/2292 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Tapu iptali ve tescil davasıyla ilgili olarak yapılan yargılama sonucunda davalı TOKİ yönünden reddine, davalı şirketler yönünden kabulüne karar verilmiştir. Daire Başkanı ve üyelerinin değişmesi nedeniyle işin incelenmesi duruşmada yapılmamış, temyiz incelemesi yapılmıştır. İlk olarak, davalı TOKİ'nin temyiz itirazları reddedilmiştir. Ancak, konutun üretim sözleşmesi kapsamında şirkete verilen yetki sebebiyle arsa sahibi olan TOKİ'nin davacının isteklerinden sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle, TOKİ'nin de davada husumet yönünden yer alması gerektiği sonucuna varılmış ve hükmün bozulması kararı verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11. maddesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun sorumluluğa ilişkin hükümleri belirtilmiştir.
6. Hukuk Dairesi         2022/50 E.  ,  2022/2292 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı TOKİ yönünden husumetten reddine, davalılar .... Tic. İht. İhr. Ltd. Şti. ve ... Turz. Tic. Ltd. Şti. yönünden kabulüne yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı, davalı TOKİ vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Dava tapu iptal tescil istemine ilişkin olup, mahkemece yüklenici ... Ltd Şti hakkındaki davanın kabulüne, davalılardan TOKİ hakkındaki davanın husumetten reddine dair verilen karar, davacı ve davalılardan TOKİ tarafından temyiz edilmiştir.
    2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 41/4 maddesi gereğince, bir işin duruşmasında bulunan başkan ve üyelerin çoğunluğunun, kurul kadrolarında değişiklik, izin veya hastalık gibi nedenler dışında o işin görüşülmesinin yapıldığı kurullarda yer alması zorunlu ise de, 03.11.2020 tarihli duruşmada hazır bulunan daire başkanı ... ve daire üyesi ...'nin emeklilik nedeniyle görevden ayrılması, üye ...'ın Hukuk Genel Kurulunda görevlendirilmesi, üye ...'ın da Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Başkanlığına seçilmesi nedeniyle işin görüşülmesinin yapıldığı bugünkü kurulda yer almaları fiilen ve hukuken mümkün olmadığından, temyiz incelenmesinin duruşmada hazır bulunmayan Daire Başkanı ... başkanlığında, daire üyeleri ..., ..., ... ve ...’nun katılımı ile yapılmasına karar verilerek işin esası incelendi.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle HGK 2013/13-1917 E. 2015/1258 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere davalı arsa sahibi idare ile dava dışı yüklenici şirket arasında imzalanan “Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşine Ait Sözleşme”uyarınca üretilen konutlarla ilgili satış dahil bir kısım yetkilerin yüklenici şirkete verildiği, bu yüklenici şirket tarafından dava konusu taşınmazın gerçek ya da tüzel kişilere devri veya pazarlanması için davalı ... Ltd. Şti.’ne devredildiği, davacı tarafından da bu şirketten dava konusu taşınmazın satın alındığı, her ne kadar dava konusu taşınmazın satışına ilişkin sözleşmede davalı idare taraf değilse de, arsa sahibi davalı idarenin davacı tüketicinin taleplerinden sorumlu olduğunun anlaşılmasına göre yerinde olmayan davalı TOKİ vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davacı vekilinin temyiz itirazına gelince; davacı tarafından davalılardan Toki'ye ait arsa üzerinde Büyükçekmece ilçesi, ... Köyü, ... Mevkii, 265 ada, 6 parsel, B1 blok, K1, 8 no'lu bağımsız bölümün tapusunun iptalini ve kendisi adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece Toki hakkında açılan dava husumet yönünden reddedilmiştir.
    Gelir paylaşımı esasına dayalı inşaat sözleşmelerine istinaden üretilen konutla ilgili satış dahil her türlü yetkinin yükleniciye verilmesi, yüklenicinin ise malın pazarlanması için başka şirketlere ister tapu devrini gerçekleştirsin isterse gayrimenkul satış yetkisini içeren vekaletname versin, bu yetkiye istinaden şirketin dilediği tüketiciye veya başka tüzel kişilere konutu devretmesi, arsa sahibini sorumlu olmaktan kurtarmaz. Zira 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 11. maddesi ile malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketiciye tanınan tüm haklardan olmasa bile tüketicinin aynen ifaya veya sözleşmeden dönmesi halinde peşin yatırılan bedelin iadesine yönelik isteklerinden üreticinin (arsa sahibi) sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle, konut üreten herhangi şirket ya da kamu kuruluşunun güvencesi altında yapıldığı izlenimi verilerek, alıcılarda bu algıyı uyandıracak şekilde ve bu doğrultuda ilan, reklam, kampanya. broşür gibi enstrümanlar kullanılarak tüketicilerin konut edinme iradesine etki edilmesi halinde, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca arsa sahibi olan kamu kuruluşunun akdi sorumluluğu bulunmasa da yukarıda açıklanan nedenlerle gerek özel yasa olan 6502 sayılı Kanun’un ilgili hükümleri gerekse Türk Borçlar Kanunu’nun sorumluluğa ilişkin hükümleri nazara alındığında tüketicinin ifa edilmeyen sözleşme uyarınca zarar kalemlerini bu kamu kuruluşundan isteyebileceğinin kabulü gereklidir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, davalı arsa sahibi idare ile dava dışı yüklenici şirket arasında imzalanan “Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşine Ait Sözleşme”uyarınca üretilen konutlarla ilgili satış dahil bir kısım yetkilerin yüklenici şirkete verildiği, bu yüklenici şirket tarafından dava konusu taşınmazın gerçek ya da tüzel kişilere devri veya pazarlanması için dava dışı diğer bir şirkete devredildiği, davacı tarafından da bu şirketten dava konusu taşınmazın satın alındığı, her ne kadar dava konusu taşınmazın satışına ilişkin sözleşmede davalı idare taraf değilse de yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında arsa sahibi davalı idarenin davacı tüketicinin taleplerinden sorumlu olduğunun kabulü gerektiği gibi açılan davanın tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, dava konusu 8 nolu bağımsız bölümün tapu maliki olan TOKİ hakkında açılan davada husumet bulunmadığına karar verilmesi hatalı olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı TOKİ vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün temyiz eden davacı ... yararına BOZULMASINA,
    Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı TOKİ'den alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 20.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara