Esas No: 2015/13843
Karar No: 2016/1405
Karar Tarihi: 17.02.2016
Resmi belgede sahtecilik - Mühürde sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/13843 Esas 2016/1405 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Mühürde sahtecilik
I- Sanık .........’ın temyizine ilişkin yapılan incelemede;
Sanığın, 19.02.2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü, karar tarihinde yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 310. maddesinde belirlenen bir haftalık yasal süresinden sonra 04.03.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz ettiğinin anlaşılmış olması karşısında; sanığın vaki temyiz isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
II- Sanık ........ hakkında .........plakalı, sanık .......... hakkında ise ............, .............. ve ............... plakalı araçların trafik belgelerinde sahtecilik suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesine gelince;
Dosya kapsamına göre sanıkların üzerine atılı eylemlerin suç tarihinin 21.05.2004, 31.05.2004, 05.05.2005 ve 13.05.2005 olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi hükmü uyarınca; sanıklara yüklenen “ruhsatnamede sahtecilik” suçunun suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 350. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle tabi olduğu aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. Maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımı süresinin suçların işlendiği tarihlerden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ........... müdafii ve sanık ..............’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında yukarıda anılan plakalara konu belgeler yönünden açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4,104/2 ve 5271 sayılı Yasa"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
III- Sanık ............. hakkında "resmi belgede sahtecilik ve mühürde sahtecilik" suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanığın, sahte fenni muayene işlemini içeren ........... plaka sayılı aracın trafik belgesini sahteciliğin tespit edildiği 26.02.2007 tarihine kadar kullandığı dikkate alındığında, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı yasanın 204/1. maddesi gereğince cezalandırılması yerine, suç tarihi itibariyle uygulanması mümkün olmayan 765 sayılı yasanın 342/1 ve 59. maddeleri gereğince hüküm kurulması ve tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 TCK"nun 58/7. maddesi gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
a)- Adli emanetin 2006/1724 sırasında kayıtlı bulunan sahte mühürün akıbetiyle ilgili bir karar verilmemesi yasaya aykırı,
b)- T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 Sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 Sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasındaki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibarelerinin eklenmesi ve hükme “Adli emanetin 2006/1724 sırasında kayıtlı olan suça konu mühürün dosyada delil olarak saklanmasına” şeklinde bir fıkra eklenmek suretiyle, eleştiri dışındaki sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
IV- Sanık ............... hakkında ............, ..............., ............... ve ............. plakalı araçların trafik belgelerinde sahtecilik suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde ise;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
a)- Sanığın tüm aşamalarda suça konu ............. plakalı araç ve sahibini tanımadığını bu aracın muayene işlemi için kendine getirilmediğine dair savunması, belge üzerinde yapılan incelemede sanığın eli ürünü olduğuna dair bir belge elde edilememesi karşısında sanığın yüklenen suçu işlediğine dair araç sahibi ile bu kişinin gösterdiği tanığın beyanı dışında, mahkumiyetine yeterli delillerin nelerden ibaret olduğu açıklanıp tartışılmadan eksik soruşturma ve yetersiz gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
b)- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 Esas, 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK.nun “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçunun hukuki konusunun kamu güveni olması, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği de gözetilerek, açıklanan ilkeler ve fiillerin gerçekleştiği tarih aralığı doğrultusunda sanığın ........... plakalı araç dışındaki üç ayrı araca ait trafik belgelerindeki muayene işlemlerinde sahtecilik fiillerinin her birinin yenilenen kastla işlenmiş ayrı suçlar mı, yoksa bir suç işleme kararının yerine getirilmesi amacıyla kanunun aynı hükmünü değişik zamanlarda birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme tek suçu mu oluşturduğunun karar yerinde tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, her bir eylemin ayrı suç kabulü ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
c)- Sanığın 10.12.2012 tarihinde talimat mahkemesinde alınan savunmasında lehe hükümlerin uygulanması yönündeki talebine rağmen hakkında TCK"nun 51. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması yasaya aykırı,
d)- T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş; sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının korunmasına, 17.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.