Esas No: 2018/10941
Karar No: 2018/10941
Karar Tarihi: 7/10/2021
AYM 2018/10941 Başvuru Numaralı MEHMET GAZİ AYDIN VE DİĞERLERİ Başvurusuna İlişkin Karar
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
MEHMET GAZİ AYDIN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2018/10941) |
|
Karar Tarihi: 7/10/2021 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Kadir ÖZKAYA |
Üyeler |
: |
Celal Mümtaz AKINCI |
|
|
M. Emin KUZ |
|
|
Yıldız SEFERİNOĞLU |
|
|
Basri BAĞCI |
Raportör |
: |
Tuğba TUNA IŞIK |
Başvurucular |
: |
1. Mehmet Gazi AYDIN |
|
|
2. Ömer AKSU |
|
|
3. Orhan TUGAN |
Başvurucular Vekili |
: |
Av. Serhat KARAŞİN |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, işe iade istemiyle açılan davanın karar verilmesine yer olmadığına dair bir hükümle sonuçlanması nedeniyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvurular, muhtelif tarihlerde yapılmıştır. Başvuru formları ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
3. Komisyonca muhtelif tarihlerde, başvuruların kabul edilebilirlik incelemelerinin Bölümler tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
4. Sırasıyla yukarıdaki başvuruculara ait 2018/10941, 2018/11104 ve 2018/10963numaralı dosyaların konu yönünden hukuki irtibat nedeniyle 2018/10941 başvuru numaralı dosya ile birleştirilmesine; incelemenin bu dosya üzerinden yürütülmesine ve diğer bireysel başvuru dosyalarının kapatılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.
6. Başvurucular, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:
8. Bismil Belediyesinde taşeron işçi olarak çalışmakta olan başvurucuların olağanüstü hâl kapsamında yapılan istihbari çalışmalar neticesinde terör örgütü ile bağlantılı olduklarının tespit edildiği gerekçesiyle iş akitleri feshedilmiştir.
9. Başvurucular, iş akitlerinin geçerli bir nedene dayanmadan feshedildiğini belirterek asıl işveren ve alt işveren aleyhine işe iade istemiyle Bismil Asliye Hukuk Mahkemesinde (Asliye Hukuk Mahkemesi) dava açmıştır.
10. Asliye Hukuk Mahkemesi muhtelif tarihlerde verdiği kararlarda, karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Karar gerekçesinde, kamu kurumu niteliğindeki işyerinde işçi statüsüyle çalışmakta olan başvurucuların iş sözleşmelerinin 23/7/2016 tarihli ve 29779 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanan 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname (667 sayılı KHK) hükümlerine dayalı olarak feshedildiği belirtilmiştir. Kararda 29/4/2017 tarihli ve 30052 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanan 690 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin 56. maddesi ile 23/1/2017 tarihli ve 29957 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanan 685 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin (685 sayılı KHK) geçici 1. maddesinin üçüncü fıkrasına eklenen hüküm gereğince talep hakkında inceleme yapmak üzere dosyanın Olağanüstü Hâl İşlemleri Komisyonuna (OHAL Komisyonu) gönderilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
11. Başvurucular süresinde bireysel başvurularda bulunmuşlardır.
IV. İLGİLİ HUKUK
12. Konu hakkında ilgili hukuk için bkz. Ahmet Özdoğan, B. No: 2017/26326, 9/1/2019, §§ 14-25.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
13. Anayasa Mahkemesinin 7/10/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Mahkemeye Erişim Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
1. Başvurucuların İddiaları ve Bakanlık Görüşü
14. Başvurucular; 685 sayılı KHK ile getirilen idari başvuru yolunun ilgili kurumlarda kadrolu çalışan ve 667 sayılı KHK ile hakkında doğrudan işlem yapılan kişilere ilişkin olduğunu, somut olayda kendilerine ait iş sözleşmesinin herhangi bir KHK ile doğrudan sona erdirilmediğini savunmuştur. Başvurucular, bu koşullar altında açmış oldukları işe iade davalarının esastan incelenmesi gerekirken Asliye Hukuk Mahkemesince işe iade talebini inceleme görevinin OHAL Komisyonuna ait olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına dair bir hüküm kurulmasının savunma hakkı ile mahkemeye erişim hakkını ihlal ettiğini ileri sürmüştür.
15. Bakanlık görüşünde; Asliye Hukuk Mahkemesince verilen kararın kesin olduğu belirtilmişse de bu ibarenin anılan karara karşı kanun yollarına müracaat etme imkânını ortadan kaldırmadığı ve mahkeme kararında belirtildiği üzere başvurucuların bireysel başvuru yolundan önce OHAL Komisyonuna müracaat etmesi gerektiği ifade edilerek takdirin Anayasa Mahkemesine ait olduğu belirtilmiştir.
2. Değerlendirme
16. Anayasa’nın 36. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
""Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.”
17. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucular tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucuların iddialarının özünün adil yargılanma hakkının güvencelerinden biri olan mahkemeye erişim hakkına ilişkin olduğu ve bu kapsamda bir inceleme yapılması gerektiği değerlendirilmiştir.
a. Kabul Edilebilirlik Yönünden
18. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.
b. Esas Yönünden
19. Anayasa Mahkemesi daha önce benzer bir şikâyeti Ahmet Özdoğan başvurusunda incelemiş ve sonuca bağlamıştır (Ahmet Özdoğan, §§ 32-42).
20. Anayasa Mahkemesi anılan başvuruda ilgili KHK"ya göre OHAL Komisyonunun yetkisinin sadece KHK ile tesis edilen işlemleri incelemekle sınırlı olduğu ve Yargıtay içtihadında dahukuki işlemle tesis edilen fesih işlemlerinin Komisyonun yetkisinde bulunmadığına dair yorumu tartışmasız olduğu halde derece mahkemesinin OHAL komisyonunu işaret ederek davayı incelememesininkanuni dayanağının bulunmadığını belirtmiş ve mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği sonucuna varmıştır (Ahmet Özdoğan, §§ ).
21. Bireysel başvuruya konu olayda Belediye bünyesinde alt işverene bağlı olarak çalışan başvurucuların işe iade istemiyle açmış oldukları davalarda OHAL Komisyonunun görevli olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
22. Somut başvuruda da anılan karardan ayrılmayı gerektiren bir husus bulunmadığından doğrudan KHK ile değil KHK ile verilen yetkiye istinaden tesis edilen işlemle iş akitleri sonlandırılan başvurucuların açtıkları davaların OHAL Komisyonu işaret edilerek incelenmemesi nedeniyle başvurucuların mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
23. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.
B. Diğer İhlal İddiaları
24. Başvurucular, verilen kesin kararlar neticesinde istinaf ve temyiz hakları ile çalışma haklarının kısıtlandığını ileri sürmüşlerdir.
25. Somut başvurulara konu kararların Anayasa’nın 36. maddesi kapsamında mahkemeye erişim hakkını ihlal ettiği sonucuna varıldığından başvurucuların ileri sürdüğü söz konusu şikâyetler hakkında ayrıca değerlendirme yapılmasına gerek görülmemiştir.
C. 6216 Sayılı Kanun"un 50. Maddesi Yönünden
26. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 50. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:
“(1) Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir…
(2) Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.”
27. Başvurucular ihlalin tespit edilmesini istemiştir.
28. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Doğan ([GK], B. No: 2014/8875, 7/6/2018) kararında ihlal sonucuna varıldığında ihlalin nasıl ortadan kaldırılacağı hususunda genel ilkeler belirlenmiştir. Anayasa Mahkemesi diğer bir kararında ise bu ilkelerle birlikte ihlal kararının yerine getirilmemesinin sonuçlarına da değinmiş ve bu durumun ihlalin devamı anlamına geleceği gibi ilgili hakkın ikinci kez ihlal edilmesiyle sonuçlanacağına da işaret etmiştir (Aligül Alkaya ve diğerleri (2), B. No: 2016/12506, 7/11/2019).
29. Bireysel başvuru kapsamında bir temel hakkın ihlal edildiğine karar verildiği takdirde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırıldığından söz edilebilmesi için temel kural mümkün olduğunca eski hâle getirmenin yani ihlalden önceki duruma dönülmesinin sağlanmasıdır. Bunun için ise öncelikle ihlalin kaynağı belirlenerek devam eden ihlalin durdurulması, ihlale neden olan karar veya işlemin ve bunların yol açtığı sonuçların ortadan kaldırılması, varsa ihlalin sebep olduğu maddi ve manevi zararların giderilmesi, ayrıca bu bağlamda uygun görülen diğer tedbirlerin alınması gerekmektedir (Mehmet Doğan, §§ 55, 57).
30. İhlalin mahkeme kararından kaynaklandığı veya mahkemenin ihlali gideremediği durumlarda Anayasa Mahkemesi, 6216 sayılı Kanun"un 50. maddesinin (2) numaralı fıkrası ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 79. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi uyarınca ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere kararın bir örneğinin ilgili mahkemeye gönderilmesine hükmeder. Anılan yasal düzenleme, usul hukukundaki benzer hukuki kurumlardan farklı olarak ihlali ortadan kaldırmak amacıyla yeniden yargılama sonucunu doğuran ve bireysel başvuruya özgülenen bir giderim yolunu öngörmektedir. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi tarafından ihlal kararına bağlı olarak yeniden yargılama kararı verildiğinde, usul hukukundaki yargılamanın yenilenmesi kurumundan farklı olarak ilgili mahkemenin yeniden yargılama sebebinin varlığını kabul hususunda herhangi bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla böyle bir kararın kendisine ulaştığı mahkemenin yasal yükümlülüğü, ilgilinin talebini beklemeksizin Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı nedeniyle yeniden yargılama kararı vererek devam eden ihlalin sonuçlarını gidermek üzere gereken işlemleri yerine getirmektir (Mehmet Doğan, §§ 58, 59; Aligül Alkaya ve diğerleri (2), §§ 57-59, 66, 67).
31. İncelenen başvuruda, Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın esasını incelememesi sebebiyle mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla ihlalin mahkeme kararından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
32. Bu durumda mahkemeye erişim hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Yapılacak yeniden yargılama ise bireysel başvuruya özgü düzenleme içeren 6216 sayılı Kanun"un 50. maddesinin (2) numaralı fıkrasına göre ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Bu kapsamda yapılması gereken iş, yeniden yargılama kararı verilerek Anayasa Mahkemesini ihlal sonucuna ulaştıran nedenleri gideren, ihlal kararında belirtilen ilkelere uygun yeni bir karar verilmesinden ibarettir. Bu sebeple kararın bir örneğinin yeniden yargılama yapılmak üzere Bismil Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmektedir.
33. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 294,70 TL başvuru harcının başvuruculara ayrı ayrı ve 3.600 TL vekâlet ücretinin müştereken ödenmesine karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
2. Diğer ihlal iddialarının İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
B. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Kararın bir örneğinin Anayasa"nın 36. maddesinde güvenceye bağlanan mahkemeye erişim hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Bismil Asliye Hukuk Mahkemesine (E.2017/496, E.2017/485, E.2017/483) GÖNDERİLMESİNE,
D. 3.600 TL vekâlet ücretinin başvuruculara MÜŞTEREKEN, 294,70 TL başvurucu harcının AYRI AYRI ÖDENMESİNE,
E. Ödemenin kararın tebliğini takiben başvurucuların Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
F. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 7/10/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.