AYM 2017/19833 Başvuru Numaralı MUHAMMED ADNAN BAĞDİLİ Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
İkinci Bölüm
Esas No: 2017/19833
Karar No: 2017/19833
Karar Tarihi: 7/10/2021

AYM 2017/19833 Başvuru Numaralı MUHAMMED ADNAN BAĞDİLİ Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

MUHAMMED ADNAN BAĞDİLİ BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2017/19833)

 

Karar Tarihi:7/10/2021

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

Celal Mümtaz AKINCI

 

 

M. Emin KUZ

 

 

Yıldız SEFERİNOĞLU

 

 

Basri BAĞCI

Raportör

:

Tuğba YILDIZ

Başvurucu

:

Muhammed Adnan BAĞDİLİ

Vekili

:

Av. Oğuzhan BOZKURT

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, işçilik alacağına ilişkin davanın reddedilmesi nedeniyle hakkaniyete uygun yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 12/4/2017 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Bölüm Başkanı tarafından, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına gönderilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:

8. Başvurucu 29/11/2005 tarihinden itibaren belirsiz iş sözleşmesiyle Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş.nin (VEDAŞ) Bahçesaray İlçe İşletme Şefliğinde elektrik teknisyeni olarak çalışmaktayken 31/1/2006 tarihinde hizmet kolunda faaliyette bulunan Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikasına (TES-İŞ) üye olmuştur.

9. Başvurucu, Van 4. Noterliği aracılığıyla VEDAŞ"a 22/11/2013 tarihli taahhütname göndermiştir. Taahhütnamede başvurucu "...3/5/2004 tarih ve 2004/7898 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlüğe konulan özelleştirme uygulamaları sonucunda işsiz kalan ve bilahare işsiz kalacak olan işçilerin diğer kamu kurum ve kuruluşlarında geçici personel statüsünde istihdam edilmelerine ilişkin esaslar çerçevesinde diğer kamu kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı DMK"nın 4/C bendi kapsamındaki çalışma hakkından yararlanabilmek için şirketiniz tarafından kıdem, ihbar tazminatı ve izin ücretlerimin ödenerek iş sözleşmemin sona erdirilmesini ve bu kapsamdaki başvurumuzun Özelleştirme İdaresi Başkanlığına intikal ettirilmesini talep ediyorum... Bu kapsamda iş sözleşmemin talebim doğrultusunda şirketiniz tarafından sona erdirilmesidurumunda, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile izin ücretlerinin ödenmesi dışında başkaca herhangi bir hak talep etmediğimi gayri kabili rücu olarak beyan ve taahhüt ederim..." şeklinde beyanda bulunmuştur.

10. VEDAŞ, başvurucunun talebini Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bildirmiştir. 14/12/2013 tarihi itibarıyla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacağı olmak üzere toplam 37.358,56 TL ödemenin başvurucuya yapılacağı bildirilerek anılan tarihte başvurucunun iş sözleşmesi sona erdirilmiş, Devlet Personel Başkanlığı tarafından başvurucu Van Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne atanmıştır.

11. Başvurucu 8/1/2014 tarihinde ibraname imzalamıştır. Başvurucu ibranamede "...adı geçen iş verende gerek hizmetimden, gerekse iş sözleşmemin feshedilmesi sebebiyle doğan bir hak ve alacağım kalmamıştır. Bu nedenle bütün hak, iddia, talep ve davalardan hesaplamaya da şamil olmak üzere feragat ettiğimi ve işveren VANGÖLÜ ELEKTRİK DAĞITIM A.Ş.ni kati ve gayrıkabili rucü olmak üzere tamamen ibra ederim..." şeklinde beyanda bulunmuştur.

12. Başvurucunun alacaklarına ilişkin olarak hesabına 16/1/2014 tarihinde VEDAŞ tarafından 37.358,56 TL yatırılmıştır (bkz. § 10).

13. Başvurucu; sendikaya üye olmasından sonra yevmiye ücretinin indirildiğini, bu nedenle de kıdem ve ihbar tazminatının düşürüldüğünü belirterek işçi alacaklarının tahsili istemiyle 13/5/2014 tarihinde Bahçesaray Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır.

14. Mahkeme; bilirkişi incelemeleri yaptırmış, tanıkları dinlemiş, yargılamaya ilişkin gerekli bilgi ve belgeleri topladıktan sonra 6/10/2016 tarihinde iş mahkemesi sıfatıyla davanın reddine karar vermiştir. Karar gerekçesinde; başvurucunun imzaladığı ibranameye yer verilmiş ve bu ibranamenin sözleşmenin doğal yollar dışında tarafların ortak iradesi ile sona erdirilmesine ilişkin işlem olan ikale sözleşmesi olarak nitelendirildiği, bu sözleşmenin taraflar arasındaki iş ilişkisini bitireceği gibi hak ve borçlarını da ortadan kaldıracağı, bu bağlamda davaya konu edilen alacak kalemlerinin talep edilemeyeceği vicdani kanaatine varılarak bu anlamda bilirkişi raporları da dikkate alınıp davanın reddine karar verilmiştir.

15. Başvurucu istinaf talebinde bulunmuş, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi (Bölge Adliye Mahkemesi) 13/1/2017 tarihinde istinaf talebinin reddine karar vermiştir. Karar gerekçesinin ilgili kısmı şöyledir:

"Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle; davacıya yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi gereğince ödenmesi gereken menfaatlerin davalı tarafça ödenmiş olması, bu şekilde davacının toplu iş sözleşmesinden faydalanmasıyla birlikte toplu iş sözleşmesinin işçiler lehine getirdiği akçalı menfaatlerden (giyim yardımı, gıda yardımı, yemek yardımı, ikramiye, ilave tediye gibi) de yararlanmıştır. Böylecedavacının gelirinde artış meydana gelmiş, davacı ile davalı arasında iş sözleşmesi imzalanırken günlük brüt ücreti belirlenmiş ve toplu iş sözleşmesinden yararlanma durumunda ücretinin toplu iş sözleşmesi ile yeniden belirleneceği hususu düzenlenmiştir. Davacı sendikaya üye olup toplu iş sözleşmesinden yararlanmak istediğini de belirttiğine göre, toplu iş sözleşmesi gereği belirlenen yeni ücretini kabul etmiştir. Hem toplu iş sözleşmesi kapsamındaki sosyal hakları, hem de kapsam dışı işçilere ödenen günlük brüt ücreti talep etmesinin mümkün olmaması da dikkate alınarak, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş, davacı yanın yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir."

16. Bölge Adliye Mahkemesi kararı başvurucuya 14/3/2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Başvurucu 12/4/2017 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

IV. İLGİLİ HUKUK

17. 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 1. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

"Sözleşme, tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulur."

18. 6098 sayılı Kanun"un 26. maddesi şöyledir:

"Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler."

19. 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun"un 22. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

"Özelleştirme programına alınan kuruluşlarda (iştirakler hariç) ilgili kuruluş veya İdare tarafından istihdam fazlası personel belirlenmesi ya da bu kuruluşların kısmen veya tamamen satışı nedeniyle kamu tüzel kişiliğinin sona ermesi, devredilmesi, küçültülmesi, faaliyetlerinin durdurulması, kapatılması, tasfiye edilmesi halinde; bu kuruluşlarda programa alınma tarihi itibarıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olarak veya sözleşmeli statüde çalışmakta olanlar ile iş kanunlarına tâbi olarak görev yapmakla birlikte toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanmayan genel müdür ... kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmek üzere yukarıda belirtilen işlemlerin tamamlanmasından itibaren onbeş gün içerisinde İdare tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirilir...."

V. İNCELEME VE GEREKÇE

20. Anayasa Mahkemesinin 7/10/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

21. Başvurucu; TES-İŞ"e üye olduktan sonra yevmiyesinin iş sözleşmesinde kararlaştırılan miktarın altına düşürüldüğünü, verilen kararın benzer konudaki Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararına aykırı olduğunu, ibranamedeki iradesinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı konusunda araştırma yapılmadığını, Yargıtayın yerleşik içtihadına aykırı karar verildiğini belirterek eşitlik ilkesi ile mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini iddia etmiştir.

B. Değerlendirme

22. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun iddiaları dikkate alındığında şikâyetin karar sonucuna yönelik olduğu anlaşıldığından incelemenin bu kapsamda yapılması uygun görülmüştür.

23. Anayasa’nın 148. maddesinin dördüncü fıkrasında kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikâyetlerin bireysel başvuruda incelenemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda ilke olarak mahkemeler önünde dava konusu yapılmış maddi olay ve olguların kanıtlanması, delillerin değerlendirilmesi, hukuk kurallarının yorumlanması, uygulanması ile uyuşmazlıkla ilgili varılan sonucun adil olup olmaması bireysel başvuru konusu olamaz. Ancak bireysel başvuru kapsamındaki hak ve özgürlüklere müdahale teşkil eden, bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik içeren tespit ve sonuçlar bu kapsamda değildir (Ahmet Sağlam, B. No: 2013/3351, 18/9/2013, § 42).

24. Somut olayda başvurucu; kamu kurum ve kuruluşlarında geçici personel statüsünde istihdam edilmek için kıdem, ihbar tazminatı ve izin ücretlerinin ödenerek iş sözleşmesinin sona erdirilmesini işverenden talep etmiş ve karşılığında anılan alacaklarının ödenmesi dışında başkaca herhangi bir hak talep etmeyeceğini taahhüt etmiştir. İşveren (VEDAŞ) tarafından da bu taahhüt kabul edilerek bir ikale sözleşmesi imzalanmıştır. İşçi alacakları konusunda başvurucuya ödeme yapılacak tutar belirlenerek başvurucunun iş sözleşmesi sona erdirilmiş, neticesinde de başvurucu ibraname imzalamış ve bir kamu kurumuna geçici işçi statüsünde atanmıştır. Anlaşmada belirlenen tazminatlar da başvurucuya ödenmiştir.

25. Başvurucu daha sonra TES-İŞ"e üye olduğu için yevmiyesinin düşük gösterilerek tazminatlarının hesaplandığından bahisle dava açmışsa da nihai kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi başvurucunun toplu iş sözleşmesi kapsamında belirlenen ücreti aldığını ve akçalı menfaatlerden de faydalandığını belirtmiştir. Toplu iş sözleşmesinden faydalanmakla sözleşme kapsamında düzenlenen yeni ücretin kabul edilmiş olduğunu da ifade etmiştir. Karar gerekçesinde ayrıca hem toplu iş sözleşmesi kapsamındaki sosyal hakları hem de kapsam dışı işçilere ödenen günlük brüt ücreti talep etmenin mümkün olmayacağına da dikkat çekilmiştir (bkz. § 15).

26. Mevzuatın, somut olayın ve delillerin yorumlanması yukarıda anılan ilkeler (bkz. § 23) uyarınca uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkemenin takdirinde olup bireysel başvuruda değerlendirmeye konu edilememektedir. Buna göre başvurucu tarafından ileri sürülen iddialar, delillerin değerlendirilmesi ve hukuk kurallarının yorumlanmasına ilişkin olup kararda bariz takdir hatası veya açık bir keyfîlik oluşturan bir durumun da bulunmadığı dikkate alındığında ihlal iddialarının kanun yolu şikâyeti niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.

27. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

VI. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 7/10/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara