Esas No: 2021/3985
Karar No: 2022/2620
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3985 Esas 2022/2620 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/3985 E. , 2022/2620 K.Özet:
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi, sıra cetveline itiraz davasında verilen kararı inceleyerek, davalının temyiz itirazlarını reddetti. Davada, müvekkilinin takip dosyasına ayrılan payın, davalının takip dosyasına ödenmesi talep edilmiştir. Mahkeme, bu talebin mevzuata uygun olmadığını, muvazaa iddiasının da ispatlanamadığını belirterek, davanın reddine karar vermiştir. Kararın detaylı açıklaması için HMK 355 ve HUMK 438/7 maddelerine başvurulmuştur.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İskenderun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı borçlu ...'dan olan alacağının tahsili İskenderun 1. İcra Müdürlüğünün 2011/5485 E. sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattıklarını, borçluya ait olan 31 Z 9208 ve 31 L 2631 plaka sayılı araçları ile 31-04-208-042 plaka sayılı iş makinesinin İskenderun 1. İcra Müdürlüğünün 2011/5466 E. sayılı dosyasından satılarak paraya çevrildiğini ve sıra cetveli düzenlendiğini, davalı alacaklının sıra cetvelinde birinci sırada bulunduğunu, söz konusu takibin muvazaalı olduğunu ileri sürerek davalının takip dosyasına ayrılan payın müvekkilinin takip dosyasına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava dışı borçlu ile ... aleyhine İskenderun 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/5471 Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini, takibe konu olan çekin ...'a ait olan ve ... lehine keşide edilmiş olduğunu, bu çekin lehtarı olan ... tarafından ciro edilerek müvekkiline verildiğini, dava dışı ... ile borçlu ... arasındaki ilişki açısından müvekkilinin 3. kişi konumunda olduğunu, iki şahıs arasındaki alacak ilişkisinden dolayı ispat yükünün kendilerine yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun davalının alacağının gerçek bir alacak olduğunu ortaya koyamadığı, davalının dava dosyasına sunduğu delillerin alacağın muvazaalı olmadığını ispatlamaya yeterli olmadığı, Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen Mahkemenin 2013/682 E. sayılı dosyasının kesin hüküm niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekilinin yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır.
Somut olayda davacı vekili, İskenderun 2. İcra Müdürlüğünün 2011/5471 E. sayılı dosyasında düzenlenen 27.09.2012 tarihli sıra cetvelinde davalıya ayrılan payın müvekkilinin takip dosyasına ödenmesini talep etmiştir. Mahkemece, taleple uyuşmayan şekilde 29.03.2012 tarihli sıra cetveli yönünden hüküm kurulması re’sen bozmayı gerektirmiş ise de, hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca aşağıda sonuç kısmında yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 21.12.2020 tarih ve 2019/932 esas, 2020/1203 karar sayılı kararın kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “29/03/2012” ibarelerinin çıkarılarak yerine “27.09.2012” ibarelerinin yazılmasına, kararın re’sen bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcın talep halinde davalıya iadesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 11.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.