AYM 2019/11616 Başvuru Numaralı RAUF ALTINOK Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
Birinci Bölüm
Esas No: 2019/11616
Karar No: 2019/11616
Karar Tarihi: 23/11/2021

AYM 2019/11616 Başvuru Numaralı RAUF ALTINOK Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

RAUF ALTINOK BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2019/11616)

 

Karar Tarihi: 23/11/2021

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Recai AKYEL

 

 

Selahaddin MENTEŞ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

M. Emin ŞAHİNER

Başvurucu

:

Rauf ALTINOK

Vekili

:

Av. Nazlı ÇUBUKLU SAYGILI

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, bir sosyal güvenlik ödemesinin değer kaybına uğratılarak yapılması nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 16/4/2019 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık görüşünü bildirmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucu Türk Silahlı Kuvvetlerinde Emekli Sandığına tabi olarak görev yapmakta iken tuğgeneral rütbesiyle 16/9/2007 tarihinde 43 yıl 8 ay hizmet süresi üzerinden kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayrılmış ve kendisine söz konusu tarih itibarıyla yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Başvurucuya sadece 30 fiilî hizmet yılı karşılığı emekli olduğu tarihteki katsayı üzerinden emekli ikramiyesi ödenmiş olup 30 yılın üzerindeki hizmet süresinin karşılığı ödenmemiştir.

8. Anayasa Mahkemesi bu defa 25/12/2014 tarihli ve E.2013/111, K.2014/195 sayılı kararı ile 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu"nun 89. maddesinde yer alan “verilecek emekli ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler”ibaresini Anayasa"nın 2., 10. ve 60. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal etmiştir. Bu karar 7/1/2015 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanmıştır.

9. Bu gelişme üzerine başvurucu 15/12/2015 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK), Emekli Sandığına tabi olarak çalıştığı toplam 43 yıl 8 aylık hizmet süresinin ödemeye konu yapılmayan 13 yıl 8 aylık kısmı için de kendisine emekli ikramiyesi ödenmesini talep etmiştir. İdare cevap vermemek suretiyle başvuruyu zımnen reddetmiştir.

A. Ankara 9. İdare Mahkemesindeki İlk Yargı Süreci

10. Başvurucu 17/2/2016 tarihinde Ankara 9. İdare Mahkemesinde, SGK"nın işlemin iptali ve 30 yıldan fazla hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin yasal faiziyle birlikte kendisine ödenmesi istemiyle dava açmıştır.

11. Mahkeme 1/7/2016 tarihinde davanın kabulü ile dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir. Mahkemece emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan katsayılar dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK tarafından başvurucuya ödenmesine karar verilmiştir.

12. Söz konusu karara karşı SGK 1/8/2016 tarihinde itirazda bulunmuştur. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesi (Daire) 8/3/2017 tarihli kararıyla itiraz başvurusundan vazgeçilmiş sayılmasına hükmetmiştir. Kararın gerekçesinde; 5434 sayılı Kanun"a 8/1/2017 tarihli ve 6770 sayılı Kanun"un 1. maddesiyle eklenen geçici 226. maddesinde, 30 yıldan fazla emekli ikramiyesine müstahak hizmet süreleri bulunmasına rağmen 30 tam hizmet yılı üzerinden emekli ikramiyesi ödenenlere, 30 yılı aşan her tam hizmet yılı için de ikramiye ödemesi yapılacağı, mahkemelerce bu istemle açılmış olan davalarda ilk derece mahkemelerince verilen kararlar hakkında SGK tarafından kanun yollarına başvurulmayacağı ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan itiraz veya temyiz başvurularından vazgeçilmiş sayılacağı hükmüne yer verildiği hatırlatılmıştır.

13. Mahkemenin idari işlemin iptaline dair mezkûr kararı üzerine başvurucunun 30 yıl üstü fiilî hizmet karşılığı olan emekli ikramiyesi 2016 yılının Ağustos ayında yasal faizi ile birlikte başvurucuya ödenmiş ancak ikramiyenin ödenmesinde ödeme tarihindeki katsayılar yerine emekli olunan tarihteki katsayı üzerinden hesaplama yapılmıştır.

B. Ankara 13. İdare Mahkemesindeki İkinci Yargı Süreci

14. Başvurucu bu defa emekli olduğu tarih ile ödeme tarihi arasındaki enflasyon oranında yıllara sari artış nedeniyle alacağının kayba uğradığını iddia ederek mezkûr yargı kararına istinaden tarafına ödenen emekli ikramiyesi tutarının Merkez Bankası verileri kullanılarak enflasyon karşısında değer kaybı giderilmiş karşılığının hesaplanmak suretiyle yasal faizi ile birlikte ödenmesi için 6/9/2017 tarihinde SGK"ya idari başvuruda bulunmuştur. İdare cevap vermemek suretiyle başvuruyu zımnen reddetmiştir.

15. Başvurucu 28/12/2017 tarihinde Ankara 13. İdare Mahkemesinde zımnen ret işleminin iptali ve yoksun kaldığı emekli ikramiyesi farkının yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesi talebiyle dava açmıştır. Dava dilekçesinde başvurucu, yukarıda aktarılan olayları anlatarak zımnen reddedilen işlemin hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir.

16. Mahkeme 31/10/2018 tarihinde davayı reddetmiştir. Mahkeme kararında ikramiyenin emeklilik tarihindeki katsayılar üzerinden ödeneceğine dair Kurul kararının kesinleşmiş olduğu ve güncel tutarlara göre ödeme yapılmasının kanuni bir dayanağının bulunmadığı gerekçesine yer verilmiştir.

17. Başvurucu karara karşı 28/11/2018 tarihinde istinaf yoluna başvurmuştur. Daire; istinaf başvurusuna konu kararın hukuka uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı tespitiyle 20/3/2019 tarihinde istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar vermiştir.

18. Nihai karar 10/4/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir.

19. Başvurucu 16/4/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

20. Anayasa Mahkemesinin 23/11/2021 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Başvurucunun İddiaları

21. Başvurucu, emekli ikramiyesinin ödeme tarihindeki katsayılar esas alınarak ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür. Başvurucuya göre ikramiye ödemesinde ödeme tarihlerinin değil de emekli aylığının bağlandığı tarihin esas alınması, alacağın değer kaybetmesine yol açmaktadır.

22. Bakanlık görüşünde, kanunda başvurucunun talebine cevaz veren bir düzenleme olmadığı dikkate alındığında yürürlükteki mevzuata uygun işlemin hukuki dayanağının bulunduğu ifade edilmiştir. Bakanlık ayrıca somut olay bakımından başvurucu tarafından her ne kadar söz konusu alacağın ödenmesi istemiyle iptal davası açılmış ve davanın kabulüne de karar verilmiş ise de bu kararın taraflarca istinaf talebinde bulunulmakla nihai hâle gelmediğini belirtmiştir. Bakanlığa göre bu durumda başvurucu yararına geriye dönük bir hak kazanıldığını tespit eden nihai bir yargı kararı söz konusu değildir.

B. Değerlendirme

23. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 47. maddesinin (5) numaralı fıkrası ile Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü"nün (İçtüzük) 64. maddesinin (1) numaralı fıkrası gereği bireysel başvurunun başvuru yollarının tüketildiği, başvuru yolu öngörülmemiş ise ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren otuz gün içinde yapılması gerekir.

24. Başvuruya konu somut olayda başvurucu, SGK"dan Emekli Sandığına tabi olarak geçen hizmeti karşılığında emekli ikramiyesi ödenmesi isteğinde bulunmuş ve bu isteğin reddine karar verilmesi üzerine işlemin iptali talebiyle dava açmıştır. Ankara 9. İdare Mahkemesinin 1/7/2016 tarihli davanın kabulüne dair kararı, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesinin 8/3/2017 tarihli itiraz başvurusundan vazgeçilmiş sayılması kararıyla kesinleşmiştir. Kesinleşen bu karar gereğince başvurucuya belirli miktar emekli ikramiyesi ve faiz ödenmesine ilişkin yeni bir işlem tesis edilmiştir.

25. Anayasa Mahkemesi daha önce Ferda Yeşiltepe ([GK], B. No: 2014/7621, 25/7/2017) kararında, bir sosyal güvenlik alacağının değer kaybına uğratıldığı yönündeki şikâyeti mülkiyet hakkı kapsamında esas bakımından incelemiştir. Ancak söz konusu başvuruda başvurucunun değer kaybına yönelik iddiasını derece mahkemeleri önünde dile getirdiği ve olağan kanun yollarını da yöntemince tükettikten sonra bireysel başvuruda bulunduğu tespit edilerek başvuru kabul edilebilir bulunmuştur.

26. Bireysel başvuruya konu olayda başvurucu, her ne kadar emekli ikramiyesi alacağının emekli olunan tarihteki katsayılara göre ödendiğini belirterek bu alacağının enflasyon karşısında değer kaybına uğramasını şikâyet etmekte ise de emekli ikramiyesi ödenmesi talebi, Ankara 9. İdare Mahkemesince kabul edilmiştir. Söz konusu mahkeme kararında ikramiyenin emekli olunan tarihteki katsayılar üzerinden ödeneceği kararlaştırılmıştır. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesinin 8/3/2017 tarihli itiraz başvurusundan vazgeçilmiş sayılması kararıyla yerel mahkeme kararı da kesinleşmiştir. Ancak mahkeme kararı uyarınca yapılan hesaplama sonucu tespit edilen rakam başvurucu tarafından tatmin edici bulunmadığından ikinci kez yargı yoluna müracaat edilmiş ve derece mahkemeleri de önceki mahkeme kararı uyarınca işlem yapıldığından davayı reddetmiştir.

27. Bu itibarla bireysel başvuruya konu olay Ferda Yeşiltepe kararına konu yargılama sürecinden farklı özellikler taşımaktadır. Şöyle ki ilk yargı sürecinde emekli ikramiyesinin aylık bağlama tarihindeki katsayılar esas alınarak ödenmesine ilişkin karar gereğince idare tarafından yapılan hesaplama sonucunda belirli bir miktar emekli ikramiyesi ve faiz ödenmesine ilişkin işleme karşı ikinci kez yargı yoluna gitmiş olup başvurucunun bu işlem üzerine değer kaybına yönelik iddiasını dile getirmesinin idari ve yargısal yolları canlandırmaya yönelik olduğu kabul edilmelidir. 6216 sayılı Kanun ve İçtüzük"ün hükümleri daha önce tamamlanmış olan bir sürece yönelik yeni bir başvuru hakkı imkânı tanımamaktadır (benzer yöndeki değerlendirmeler için bkz. Turhan Kanaoğlu, B. No: 2016/11436, 21/3/2019, § 25).

28. Bu durumda başvurucunun, emekli ikramiyesi alacağının enflasyon karşısında değer kaybına uğratıldığı iddiası nedeniyle ilk davada verilen karara ilişkin Dairenin 8/3/2017 tarihli nihai kararını öğrendiği tarihten itibaren otuz günlük başvuru süresi içinde bireysel başvuruda bulunması gereklidir. Başvurucu ise bu süre geçtikten sonra 16/4/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur. Dolayısıyla ikinci kez açılan ve reddedilen davanın bireysel başvuru süresine bir etkisi bulunmamaktadır.

29. Açıklanan gerekçelerle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin süre aşımı nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın süre aşımı nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,

B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 23/11/2021 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara