Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/8231 Esas 2022/542 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8231
Karar No: 2022/542
Karar Tarihi: 25.01.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/8231 Esas 2022/542 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2021/8231 E.  ,  2022/542 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar ve manevî tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kala temyiz itirazları yersizdir.
    2-İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu kabul edilerek her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-karşı davacı erkeğe kusur olarak yüklenen davacı-karşı davalı kadına hakaret ettiği vakıasının ispatlanmadığı, erkeğe bu vakıanın kusur olarak yüklenemeyeceği bunun yanı sıra davacı-karşı davalı kadının ortak çocuğa sürekli fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, davacı-karşı davalı kadının, davalı-karşı davacı erkeğe göre daha ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken, hatalı kusur belirlemesi sonucu tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı-karşı davalı kadın, davalı-karşı davacı erkeğe nazaran daha ağır kusurludur. Kadının gerçekleşen bu kusurlu davranışları aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil edecek niteliktedir. Öyleyse, erkek yararına Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 maddesi koşulları oluşmuş olup, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, fiilin ağırlığı ve hakkaniyet kuralları gözetilerek davalı-karşı davacı erkek yararına uygun miktarda manevî tazminat (TMK m. 174/2) hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    4-Ağır kusurlu eş yararına yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedilemez. O halde davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesinin esastan ret kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkememsi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 25.01.2022 (Salı)

    Hemen Ara