Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/5627 Esas 2022/915 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5627
Karar No: 2022/915
Karar Tarihi: 07.02.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/5627 Esas 2022/915 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2021/5627 E.  ,  2022/915 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Katılma ve Değer Artış Payı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-birleşen davada davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Asıl dava ve karşı dava, artık değere katılma ve değer artış payı alacağı, birleşen dava ise katılma alacağı istemine ilişkindir.
    1-Davacı/birleşen davada davalı karşı davacı kadının, erkek tarafından açılan birleşen davaya yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesine gelince;
    Hükmolunan alacağın miktarı 7.500,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 72.070,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir. Açıklanan nedenle, davacı/birleşen davada davalı karşı davacı kadının birleşen davaya yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    3-Davacı-davalı kadının asıl dava konusu banka hesaplarına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı-davalı kadın, erkeğin Garanti Bankası hesaplarındaki paralar üzerinde katılma alacağı talebinde bulunmuş, mahkemece davalının banka hesap hareketleri incelendiğinde babasına yapılan para transferlerinin katılma alacağını azaltma kastıyla yapıldığının ispatlanamaması sebebiyle buna yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de, inceleme ve araştırma hüküm vermeye elverişli değildir. Şöyle ki, delil olarak dayanılan boşanma dava dosyası incelendiğinde, taraflar arasında 2012 Haziran ayında anlaşmazlık yaşandığı bunun üzerine ayrı yaşadıkları, fakat Eylül 2012’de yeniden bir araya geldikleri, tekrar Haziran 2013’de anlaşmazlık yaşayarak ayrıldıkları ve Temmuz 2013 ‘de boşanma davasının açıldığı ,dosyaya alınan kayıtlara göre davalı-davacı erkeğin banka hesabından babasının hesabına 2012 Ağustos ayında ve boşanma davasından bir ay önce para transferlerinin gerçekleştirildiği, dolayısıyla davalının babasına para gönderdiği tarihlerde tarafların ayrılık aşamasında oldukları, davalı-davacı erkeğin babasıyla iş ilişkisi sebebiyle bu havalelerin yapıldığını savunduğu anlaşıldığına göre, davalı-davacı erkeğin davaya konu banka hesap hareketlerinin incelenmesi için dosyanın alanında uzman bankacı bilirkişiye tevdi edilerek, davalı-davacı erkeğin hesap hareketlerinde evlilik birliğinin devamı süresince babasına sürekli ve düzenli para aktarımı olup olmadığının araştırılması, dosya kapsamında toplanan delillerde hep birlikte değerlendirilerek bu paraların davalının babasıyla iş ilişkisi sebebiyle gönderilip gönderilmediği tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (3) numaralı bentte açıklanan sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının ise yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple reddi ile hükmün ONANMASINA, (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacı-davalının birleşen davaya yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 07.02.2022 (Pzt.)

    Hemen Ara