Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/7642 Esas 2022/1102 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7642
Karar No: 2022/1102
Karar Tarihi: 09.02.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/7642 Esas 2022/1102 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2021/7642 E.  ,  2022/1102 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından zina sebebine dayalı davası ile hayata kast, pek kötü ve ... davranış sebebine davasının reddi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise kararın tümü yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.02.2022 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... ve vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı kadın adına kayıtlı 5 adet daire, 2 dönüm zeytinlik ve 1 dönüm çayır bulunduğu, kadının dairelerinden kendi beyanına göre toplam 8.000 TL kira gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmakla davacı kadın yoksulluğa düşmez. Davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 175. madde koşulları oluşmamıştır. Davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesinin esastan ret kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz edilen hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 3.815 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya, 3.815 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 09.02.2022 (Çrş.)

    Hemen Ara