Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10839 Esas 2022/1560 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10839
Karar No: 2022/1560
Karar Tarihi: 21.02.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10839 Esas 2022/1560 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2021/10839 E.  ,  2022/1560 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velâyet, hükmedilen tazminatlar ve reddedilen manevî tazminat yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise hükmedilen tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Taraflarca karşılıklı olarak açılan Türk Medeni Kanunu’nun 166/1-2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davalarının, ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, davacı-davalı erkeğe sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, davalı-davacı kadına ise erkeğin ailesine soğuk ve mesafeli davrandığı kusurları yüklenerek asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davalı-davacı kadın tarafından sunulan dilekçelerde tanık deliline dayanılmadığı halde ilk derece mahkemesince davalı-davacı kadının tanıklarının dinlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle ve ancak dosya içerisindeki diğer delillerden taraflara yüklenen kusurların kanıtlandığı, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş ise de, davalı-davacı kadının dilekçelerinde delil kısmının olmadığı, dilekçesinde ekli delil listesinin bulunmadığı anlaşılmış olup; birleşen dava dilekçesi ekinde delil olarak dayanılmaksızın sunulan ve nereden ne şekilde elde edildiği, kimlere ait yazışmalar olduğu açıklanmamış ve ortaya konulmamış yazışma içeriklerinin delil olarak kabulü ile hükme esas alınması mümkün değildir. Bu durumda, davacı-davalı erkek eşe yönelik olarak davalı-davacı kadın eş tarafından isnat olunan sadakatsizlik vakıası ispat olunamamış olup; mevcut delil durumuna göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı-davacı kadın eşin tam kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle iken; belirlenen iş bu kusur durumuna göre tam kusurlu kadın eş tarafından açılan birleşen davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ise de boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden boşanma davasının kabulüne karar verilmesi bozma sebebi yapılmamış sadece bu hususta yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.
    2-Tarafların temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle yukarıda 1. bentte belirtildiği üzere, davalı-davacı kadın tam kusurlu ise de sabit görülen kusurlu eyleminin davacı-davalı erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil etmediğinin ve bu nedenle davacı-davalı erkeğin manevi tazminat talebinin reddinin sonucu itibari ile doğru olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı kadın eşin tüm, davacı-davalı erkek eşin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yersizdir.
    b) Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere, davalı-davacı kadın eş tarafından davacı-davalı erkek eşe yönelik isnat olunan sadakatsizlik vakıası ispatlanamamış olup; mevcut delil durumuna göre evlilik birliğinin sarsılmasında davalı-davacı kadın eşin tam kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden davacı-davalı erkeğin ağır, davalı-davacı kadının az kusurlu kabul edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Gerçekleşen kusur durumuna göre de, tam kusurlu olan davalı-davacı kadın yararına, Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2 nci maddesi koşulları oluşmamıştır. O halde davalı-davacı kadının maddî ve manevî tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın ...'ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 292.10 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'a geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 21.02.2022 (Pzt.)

    Hemen Ara