Esas No: 2022/80
Karar No: 2022/1775
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/80 Esas 2022/1775 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/80 E. , 2022/1775 K.Özet:
Taraflar arasında görülen boşanma davasında mahkeme, kesinleşen kısımlar dışında yeniden hüküm veremeyeceği için boşanma hükmü tekrar kurulamaz. Ayrıca, verilen nafaka ve tazminat miktarları yönünden davalı erkek tarafından usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda bu miktarların düşürülmesi gerekmektedir. Velayet davacı anneye verilirken, kişisel ilişki düzenlemelerinde hatalar yapıldığı için karar bozulmuştur. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu 166, 175, 176, 178, 279, 294.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kesinleştiği halde boşanma hükmü kurulması, nafaka ve tazminat miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, velayet, kişisel ilişki, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, tarafların aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mahkemece verilen ilk hüküm, davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiş, boşanma hükmü taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama sonunda kesinleşen kısımlar hakkında yeniden hüküm kurulamaz. Boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleştiği halde mahkemece kurulan son hükümde tekrar boşanma hükmü kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3- Mahkemece verilen ilk hükümde ortak çocuk yararına aylık 150 TL iştirak nafakası, davacı kadın yararına 7000 TL maddi, 7000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, bu hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise; ortak çocuk yararına aylık 250 TL iştirak nafakasına ve davacı kadın yararına 12000 TL maddi, 10000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Mahkemece verilen ilk hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmemiş, bu miktarlar yönünden davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde ortak çocuk yararına aylık 250 TL iştirak nafakası, davacı kadın yararına 12000 TL maddi, 10000 TL manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
4- Velayeti davacı anneye verilen ortak çocuklar ile davalı baba arasında her yıl Ağustos ayında düzenlenen kişisel ilişkide, kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatlerinin gösterilmemesi ile dini bayramlarda yatılı kişisel ilişki kurulması gerekirken yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.,3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA , temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.28.02.2022 (Pzt.)