Esas No: 2021/8467
Karar No: 2022/1932
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/8467 Esas 2022/1932 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2021/8467 E. , 2022/1932 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Evlat Edinme
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 01.03.2022 günü temyiz eden davacılar ... ve ... ile vekilleri Av. ... geldiler. Karşı taraf davalı ... vasisi ... ile davalı ... kayyımı ... gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; evlat edinilmek istenilen küçüğün doğumundan itibaren davacılar tarafından bakıldığını, küçüğün davacıları anne ve baba olarak bildiğini, küçüğün biyolojik annesinin evlat edinmeye rızasının olduğunu, biyolojik babasının ise halen cezaevinde olduğunu ileri sürerek küçük ... 'in davacılar tarafından evlat edinilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, “davacıların küçüğün evlat edinmesine ilişkin şartların taşıdığı aynı zamanda küçüğün evlat edinilmesinin küçüğün menfaatine olduğu kanaatine varılmış ise de TMK nin 311. maddesinde yer alan rızanın aranmaması şartlarının dava dosyamızda yer almadığı, davalı babanın çocuğun evlat edinilmesine rıza göstermediği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Dava evlat edinme kararı verilmesi istemine ilişkindir.
Türk Medeni Kanunu 309. madde,”Evlât edinme, küçüğün ana ve babasının rızasını gerektirir.
Rıza, küçüğün veya ana ve babasının oturdukları yer mahkemesinde sözlü veya yazılı olarak açıklanarak tutanağa geçirilir.
Verilen rıza, evlât edinenlerin adları belirtilmemiş veya evlât edinenler henüz belirlenmemiş olsa dahi geçerlidir.” yasanın 310. maddesinde ise, “Rıza, küçüğün doğumunun üzerinden altı hafta geçmeden önce verilemez.
Rıza, tutanağa geçirilme tarihinden başlayarak altı hafta içinde aynı usulle geri alınabilir.
Geri almadan sonra yeniden verilen rıza kesindir. Aynı yasanın 311. maddesinde ise “Aşağıdaki hâllerde ana ve babadan birinin rızası aranmaz:
1-Kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa,
2-Küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa.” hükmünü içermektedir.
Davalı ... küçüğün babası olup rızasının bulunmadığını bildirmiş ve mahkemece babanın rızasının bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ise de, davalı ...’ın halen hükümlü olarak ceza evinde bulunduğu, davalının cezaevinde olması nedeni ile de velâyet görevini yerine getiremeyeceği gibi, TMK m. 311/2 gereğince “Küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa” hükmünün somut olayda gerçekleştiği dikkate alınarak, evlat edinmede baba rızası aranmamasına karar verilerek davanın kabulü gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda açıklanan sebeplerle KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, duruşma için takdir olunan 3.815 TL vekâlet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 01.03.2022 (Salı)