Esas No: 2022/1007
Karar No: 2022/2141
Karar Tarihi: 07.03.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/1007 Esas 2022/2141 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/1007 E. , 2022/2141 K.Özet:
Davalı-davacı erkek ile davacı-davalı kadın arasındaki karşılıklı boşanma davasında yerel mahkeme, erkeğin karşı boşanma davasını reddederek kadın lehine maddi ve manevi tazminat takdir etmiştir. Ancak, daha uygun bir miktar tazminat takdir edilmesi gerektiği belirtilerek hüküm bozulmuştur. Ayrıca, erkeğin kesinleşen karşı boşanma davasının yeniden hüküm kurularak kadın lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi hatalı bulunarak kararı bozulmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi ile 174/1 ve 174/2. maddeleri ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddelerinin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından, asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddi, kesinleşen TMK 162 ve 166/1. maddelerine dayalı olarak açmış olduğu karşı boşanma davası hakkında yeniden hüküm verilmiş ve vekâlet ücreti takdir edilmiş olması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat fazladır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış bozmayı gerektirmiştir.
3-İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, erkeğin TMK 162 ve 166/1. maddelerine dayalı olarak açmış olduğu karşı boşanma davası, 05.12.2017 tarihinde verilen hükümle reddedilmiş, karar erkek tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan temyiz incelemesinde erkeğin temyiz talebinin süresinde olmadığından bahisle Dairemizin 04.11.2019 tarihli ilamıyla temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Bu durumda erkeğin TMK 162 ve 166/1. maddelerine dayalı olarak açmış olduğu karşı boşanma davasının reddine ilişkin karar kesinleşmiştir. Hal böyle iken, süresinde temyiz edilmeyerek kesinleşen erkeğin TMK 162 ve 166/1. maddelerine dayalı olarak açmış olduğu karşı boşanma davası hakkında yeniden hüküm kurulması ve buna dayalı olarak kadın lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi hatalı görülmüş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.07.03.2022 (Pzt.)