Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/985 Esas 2022/2801 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/985
Karar No: 2022/2801
Karar Tarihi: 24.03.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/985 Esas 2022/2801 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir kararın temyizi incelenmiştir. Karar, karşılıklı boşanma davasıyla ilgilidir ve erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve yoksulluk nafakasının reddi ile erkeğe verilen manevi tazminat yönünden davacı-karşı davacı kadın tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve manevi tazminatın miktarı yönünden ise davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Kararda, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Ancak, yapılan kusur belirlemesi sonrasında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilmiş ve bu nedenle erkek yararına manevi tazminata karar verilemeyeceği ifade edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi koşullarının oluşmadığı belirtilerek erkek lehine verilen manevi tazminat kararı bozulmuştur. Kanun maddesi hakkında detaylı bilgi şu şekildedir: Türk Medeni Kanunu'nun 174. maddesi, \"Eşlerden biri, diğerine düşmanca bir tavır takınarak beden veya ruh bakımından kendisine ya da çocuklarına zarar verirse, zina ederse veya cinsel yönden sapkınlık gösterirse, diğer eş evliliği devam ettirmeye zorlanamaz. Boşanmada kusur, sonradan öğrenilmiş olması hâlinde, evliliğin kazandığı mütenevvi sadakatin korunmasını imkânsızlaştıracak kadar önemli olmalıdır. Boşanma hâlinde, hâkim tarafların durumlarını, yaş, sağlık, gelir ve diğer haklarla birlikte,
2. Hukuk Dairesi         2022/985 E.  ,  2022/2801 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve yoksulluk nafakasının reddi ile erkeğe verilen manevî tazminat yönünden; davacı-karşı davalı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve manevî tazminatın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu kabul edilerek, boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, anılan karar taraflarca istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi tarafından; kusur yönünden istinaf talebinin kabulü ile kusurun düzeltilmesine, kadının ağır kusurlu olduğuna, erkek lehine manevi tazminata karar verilmiştir. Her ne kadar bölge adliye mahkemesince kadının, erkeğin ilk evliliğinden olan ergin olmayan çocuğuna iyi davranmadığı ve şiddet uyguladığı kabul edilmişse de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, kadına yüklenen şiddete yönelik vakıanın yanında ilk derece mahkemesi tarafından taraflara verilen ve bölge adliye mahkemesince erkekten çıkartılan ve kadına verilen ek kusurla birlikte tarafların gerçekleşen kusur durumları itibarı ile eşit kusurlu kabul edilmeleri gerektiği, zira son olayda kadının erkeğin oğlu ...'ya fiziksel şiddeti sabit ise de, dosya içinde bulunan adli raporların içeriğinden kadının hamile olduğu, erkekten gördüğü fiziksel şiddetin ağırlığı nedeni ile ağır kusurlu olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda; evlilik birliğinin sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu davalı kadının ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurludur. Boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu eş yararına manevî tazminata karar verilemez. Erkek yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. madde koşulları oluşmamıştır. O halde, davacı erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde erkek lehine manevî tazminata karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ...t'e yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.24.03.2022 (Prş.)

    Hemen Ara