Esas No: 2022/1245
Karar No: 2022/3035
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/1245 Esas 2022/3035 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/1245 E. , 2022/3035 K.Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararın konusu, karşılıklı boşanma davasıydı. Kararda, erkek tarafından kusur belirlemesi, manevi tazminat ve nafakalar yönünden; kadın tarafından ise kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı ile nafakaların miktarı yönünden temyiz edildiği belirtildi. Mahkeme kararında, kadının yararına takdir edilen manevi tazminatın az olduğu ve Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri hükümlerinin göz önünde bulundurularak daha uygun miktarda tazminat takdiri gerektiği belirtildi. Kararın sonuç bölümünde ise, bölge adliye mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi hükmünün bozulmasına, sair temyiz itirazlarının reddine ve diğer bölümlerin ise onanmasına karar verildiği açıklandı. Kararda geçen kanun maddeleri ise Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, manevi tazminat ve nafakalar yönünden; davacı-karşı davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı ile nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, erkeğin tüm, kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı- karşı davalı kadın yararına takdir edilen manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi hükmünün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi hükmünün BOZULMASINA; davacı- karşı davalı kadının sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşagıdaki yazılı harcın ...'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.29.03.2022 (Salı)