Esas No: 2022/1581
Karar No: 2022/3684
Karar Tarihi: 18.04.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/1581 Esas 2022/3684 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/1581 E. , 2022/3684 K.Özet:
Davalı-davacı erkeğin davası reddedilirken, davacı-davalı kadının zina nedeniyle açtığı dava da reddedilmiş, kusur belirlemesi ve tazminatlar ile nafakaların miktarları yönünden karar verilmiş. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca davacı-davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası da azdır. Mahkemece daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, kararın bu yönde bozulması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi, 174/1 ve 174/2. maddeleri, Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından zina hukuki sebebine dayalı davasının reddi, kusur belirlemesi ve tazminatlar ile nafakaların miktarları yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise birleşen davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece, Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Muhittin'e yükletilmesine peşin alınan harcı mahsubuna ve 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Leyla'ya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi.18.04.2022 (Pzt.)