AYM 2017/5973 Başvuru Numaralı Y.T. (2) Başvurusuna İlişkin Karar

Abaküs Yazılım
Birinci Bölüm
Esas No: 2017/5973
Karar No: 2017/5973
Karar Tarihi: 13/1/2022

AYM 2017/5973 Başvuru Numaralı Y.T. (2) Başvurusuna İlişkin Karar

 

 

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

Y.T. BAŞVURUSU (2)

(Başvuru Numarası: 2017/5973)

 

Karar Tarihi: 13/1/2022

 

BİRİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

GİZLİLİK TALEBİ KABUL

 

Başkan

:

Hasan Tahsin GÖKCAN

Üyeler

:

Hicabi DURSUN

 

 

Muammer TOPAL

 

 

Yusuf Şevki HAKYEMEZ

 

 

İrfan FİDAN

Raportör

:

Elif ÇELİKDEMİR ANKITCI

Başvurucu

:

Y.T.

Vekili

:

Av. Enes KAFADAR

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, kötü muameleye maruz kalma riski bulunan ülkeye sınır dışı edilme kararı verilmesi nedeniyle kötü muamele yasağı ile aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 15/2/2017 tarihinde yapılmıştır.

3. Başvurucu, Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün (İçtüzük) 73. maddesi uyarınca sınır dışı işleminin yürütmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvurucunun sınır dışı işleminin yürütmesinin tedbiren durdurulması talebi 2016/22418 sayılı bireysel başvuru dosyasında kabul edilmiş, İçtüzük"ün 73. maddesi uyarınca sınır dışı işleminin durdurulmasına karar verilmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ve ilgili kurumlardan temin edilen bilgilere göre olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucu, 1972 yılı doğumlu olup Rusya Federasyonu Kabardey-Balkar Özerk Cumhuriyeti vatandaşıdır. Başvurucu, yasal yollardan Türkiye’ye giriş yaptıktan sonra Türk vatandaşı A.T. ile evlenmiştir. 2009 yılından itibaren Yalova’da ikamet eden başvurucunun bu evlilikten 2007, 2009, 2013 ve 2015 doğumlu dört çocuğu bulunmaktadır.

8. Kolluk görevlileri tarafından yapılan genel kontrollerde başvurucu hakkında G-87 tahdit kodu (yurda giriş yasağı) olduğu anlaşılmış, Yalova Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğünün 30/9/2016 tarihli kararıyla başvurucunun sınır dışı edilmesine ve idari gözetim altına alınmasına karar verilmiştir.

9. Başvurucu, söz konusu işlemin iptali istemiyle Bursa İdare Mahkemesinde (İdare Mahkemesi) yürütmenin durdurulması talebiyle dava açmıştır. Başvurucunun yürütmeyi durdurma talebi kabul edilmemiş ve davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar (E.2016/1456, K. 2016/1568) verilmiştir.

10. Başvurucu 31/10/2016 tarihinde 2016/22418 numaralı bireysel başvuruda bulunarak ülkesine geri gönderilmesi hâlinde kötü muameleye maruz kalacağını belirterek idare mahkemelerinde açılan davaların sınır dışı işlemini kendiliğinden durdurma yetkisi bulunmaması nedeniyle pratikte etkili bir yol olmaktan çıktığını ve bu nedenle kötü muamele yasağıyla bağlantılı etkili başvuru hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

11. Anayasa Mahkemesince 30/5/2019 tarihinde, başvurucunun 2016/22418 numaralı bireysel başvurusundaki iddiaları değerlendirilerek başvurucunun İdare Mahkemesinde açtığı davanın sonucunu beklerken sınır dışı edilme riskini ortadan kaldıran, yasal bir güvenceye sahip olmaması nedeniyle kötü muamele yasağıyla bağlantılı etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine karar verilmiş; ihlal sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere İdare Mahkemesine anılan karar gönderilmiştir (Y.T., [GK], B. No: 2016/22418, 30/5/2019).

12. Diğer taraftan başvurucu idari gözetim altında hukuka aykırı ve uygun olmayan koşullarda tutulduğu ve idari gözetim kararını kaldıran sulh ceza hâkimliğince lehine vekâlet ücretine hükmedilmediği iddialarını içeren 2/12/2016 tarihli bir başka (2016/31773 numaralı) başvurusu Anayasa Mahkemesince 5/8/2016 tarihinde kabul edilemez bulunmuştur.

13. Başvurucu 15/2/2017 tarihinde de mevcut bireysel başvuruda bulunmuştur.

14. Anayasa Mahkemesinin ihlal kararının ardından İdare Mahkemesince yapılan yeniden yargılama sonunda 26/12/2019 tarihinde sınır dışı etme kararına dayanak olan başvurucu hakkındaki G-87 (Genel güvenlik nedeniyle ülkeye giriş yasağı) tahdit kaydının idare mahkemelerince iptal edilmiş olması nedeniyle sınır dışı işleminin iptaline karar(E.2019/791, K.2019/1338) verilmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

15. Anayasa Mahkemesinin 13/1/2022 tarihinde yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:

A. Adli Yardım Talebi Yönünden

16. Anayasa Mahkemesinin Mehmet Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde güçleştirmeksizin yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.

B. İhlal İddiaları Yönünden

17. Başvurucu, ülkesine sınır dışı edilmesi hâlinde kötü muamele maruz kalacağını, yaşam hakkının tehlikeye gireceğini, aile bütünlüğünün bozulacağını, sınır dışı işlemine karşı açtığı iptal davasının hukuka aykırı olarak süre aşımı nedeniyle reddedildiğini belirterek adil yargılanma, aile hayatına saygı ve yaşam hakları ile kötü muamele yasağının ihlal edildiğini iddia etmiş, kamuya açık belgelerde isminin gizli tutulmasını talep etmiştir.

18. Anayasa Mahkemesi, olayların başvurucu tarafından yapılan hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp olay ve olguların hukuki tavsifini kendisi takdir eder (Tahir Canan, B. No: 2012/969, 18/9/2013, § 16). Başvurucunun iddialarının özü, sınır dışı etme kararının uygulanması hâlinde aile bütünlüğünün bozulmasına, menşe ülkesinde maddi ve manevi varlığına yönelik ciddi bir tehlikeyle karşılaşma ihtimali bulunduğuna ve bu hususun yargı organlarınca gözönüne alınmadığına ilişkindir. Bu nedenle başvurucunun iddialarının kötü muamele yasağı ile aile hayatına saygı hakkı kapsamında incelenmesi gerektiği değerlendirilmiştir.

19. İçtüzük"ün 80. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendi şöyledir:

 “(1) Bölümler ya da Komisyonlarca yargılamanın her aşamasında aşağıdaki hâllerde düşme kararı verilebilir:

c) İhlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması.”

20. Kişinin yaşamının tehlikeye girebileceğine, kötü muameleye tabi tutulacağına veya aile bütünlüğünün bozulacağına dair risk bulunan bir ülkeye sınır dışı edilmesine karar verildiği durumlarda bu kapsamdaki ihlal iddialarının incelenebilmesi için sınır dışı kararının uygulanmış olması ya da uygulanmasının önünde bir engel bulunmaması gerekir.

21. Başvurucu hakkında alınan sınır dışı etme kararının Anayasa Mahkemesince verilen ihlal kararından sonra idare mahkemesi tarafından iptal edildiği görülmüştür. Dolayısıyla bireysel başvuruya konu edilen genel güvenlik tahdit kodu nedeniyle sınır dışı etme kararının uygulanma ihtimalinin ortadan kalktığı anlaşılmıştır. Diğer taraftan başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir neden bulunmamaktadır.

22. Açıklanan gerekçelerle başvurunun ihlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması nedeniyle düşmesine karar verilmesi gerekir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Kamuya açık belgelerde başvurucunun kimliğinin gizli tutulması talebinin KABULÜNE,

C. Kötü muamele yasağının ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin başvurunun, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması nedeniyle DÜŞMESİNE,

D. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA,

E. Kararın bir örneğinin İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne GÖNDERİLMESİNE 13/1/2022 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

Hemen Ara