Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10081 Esas 2022/4062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10081
Karar No: 2022/4062
Karar Tarihi: 27.04.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10081 Esas 2022/4062 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Boşanma davası sonucunda verilen karar temyiz edilmiştir. İlk derece mahkemesinde her iki davaya da reddedici karar verilmiş, istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince kadının birleşen davanın reddine yönelik istinaf başvurusu reddedilmiş, erkeğin asıl davanın reddine yönelik istinaf başvurusu ise kabul edilmiştir. Ancak temyiz incelemesinde, tarafların evliliklerine kısa bir süre devam etmelerine rağmen bir araya gelerek ortak konutta birlikte yaşamaları, barışmalarına kadar yaşanan olayların her iki tarafça affedildiği ya da hoşgörü ile karşılandığı gibi sebeplerin gözetilmemesi nedeniyle verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle temyiz edilen hüküm BOZULMUŞ, diğer temyiz itirazları ise şimdilik incelenmemiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
2. Hukuk Dairesi         2021/10081 E.  ,  2022/4062 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve nafakalar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise asıl davanın kabulü, birleşen davanın reddi ve ferileri yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.04.2022 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davacı-davalı ... ile vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Davalı-davacı kadının, birleşen davanın reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı-davalı erkeğin, kusur belirlemesine, davalı-davacı kadının ise erkeğin davasının kabulüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince her iki davanın da reddine karar verilmiştir. Anılan karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince, davalı-davacı kadının birleşen davanın reddine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi ile davacı-davalı erkeğin asıl davanın reddine yönelik istinaf başvurusunun, tarafların evliliklerine çok kısa bir süre devam ettikleri, her iki taraf ailesinin sürekli evliliğe müdahale ettiği, kadının ve erkeğin bu duruma izin verdiği, erkeğin kadına manevî olarak yeteri kadar destek vermediği gibi kadının da hastahanede yüksek sesle bağırması vakıalarının ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, davalı kadının özel boşanma sebebi olarak ileri sürdüğü iddiaların ispatlanmadığı, bu nedenle birleşen davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu, ancak asıl davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği değerlendirilerek, tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de toplanan delillerden, erkeğin 20.09.2019 tarihinde boşanma davası açtığı, tarafların erkek tarafından açılan boşanma davasının açılmasından bir hafta öncesine kadar birlikte yaşadıkları, her ne kadar bölge adliye mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu belirtilmişse de 2019 yılı Temmuz ayından sonra tarafların bir araya gelerek ortak konutta birlikte yaşamaya devam ettikleri, tarafların barışmasına kadar yaşanan olayların her iki tarafça affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığı, gerçekleşen bu durum karşısında, her iki tarafın da boşanmaya sebebiyet verecek bir kusurunun varlığı dosya kapsamından ispatlanamadığı halde bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu, tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü ile davacı-davalı erkeğin davasının kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan birleşen davanın reddine yönelik temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 3.815,00 TL vekâlet ücretinin Umut'dan alınarak ...'ye verilmesine,
    istek halinde temyiz peşin harcının yatıran...'a geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.27.04.2022 (Çrş.)












    Hemen Ara