Esas No: 2022/2271
Karar No: 2022/4313
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2271 Esas 2022/4313 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/2271 E. , 2022/4313 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı -karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ile ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı -karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi ile ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı -karşı davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-İlk derece mahkemesince velayeti davacı -karşı davalı anneye verilen ortak çocuk 2018 doğumlu... ile davalı-karşı davacı baba arasında “Her ayın iki ve dördüncü haftası Cumartesi günleri saat 09:00’dan saat 16:00’ya kadar, dini bayramların üçüncü günü saat 09:00’dan saat 16:00’ye kadar” şeklinde kurulan kişisel ilişkinin, çocuğun hali hazırda dört yaşını doldurmuş olduğu da gözetildiğinde yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveyni arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Bu bakımdan, babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün kişisel ilişkiye yönelik bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)SONUÇ: Yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple ilk derece mahkemesinin hüküm fıkrasından 3. bendinin tamamen çıkarılmasına, yerine 3. bent olarak; " Velayeti anneye verilen ortak çocuk 2018 doğumlu... ile baba arasında, her ayın 2. ve 4. haftası cumartesi günleri saat 10.00’dan Pazar günü saat 18.00'e kadar, her yıl dini bayramların ilk günü sabah saat 10.00'dan ikinci günü sabah saat 10.00'a kadar, her yıl 1 Temmuz günü sabah saat 10.00'dan 20 Temmuz günü akşam saat 18.00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına” cümlesinin yazılmasına, hükmün kişisel ilişkiye dair bölümünün bu şekilde DÜZELTİLEREK, diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın ....,...,'ye yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Mehmet'e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 11.05.2022 (Çar.)