Esas No: 2022/2006
Karar No: 2022/4367
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2006 Esas 2022/4367 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/2006 E. , 2022/4367 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve yoksulluk nafakası miktarı ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasının reddine yönelik katılma yoluyla temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı-davalı erkek ziynet alacağı davası yönünden hükmü temyiz etmediğine göre, bu dava yönünden kadının katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır. Bu sebeple, davalı-davacı kadının reddedilen ziynet alacağı davasına yönelik katılma yolu ile temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin tüm davalı-davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b)İlk derece mahkemesince, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş; davalı-davacı kadının istinaf kanun yolu incelemesi talebi üzerine bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebi dışında taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir. Yapılan incelemede; her ne kadar davalı-davacı kadına ortak konuttan geri dönmemek niyetiyle ve eşinden habersiz ayrılıp gitmesi vakıası kusur olarak yüklenmişse de dosya kapsamından kadının, hastalığı nedeniyle tedavi maksatlı sık sık ...’ya gidip geldiği, son gidişinde kadının ...’ya gideceğinin eşi tarafından bilindiği ve hatta otobüs biletinin kendisi tarafından alındığı, kadının evden ayrılışından sonra telefon mesajında boşanma iradesini eşine bildirmesinin ise kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, diğer yandan yine dosya kapsamından kadının ailesinin evliğe olumsuz müdahalesinin de ispatlanamadığından kadına kusur olarak yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Buna göre, davacı-davalı erkeğin istinaf kanun yolu başvuru talebinde bulunmayarak kesinleşen kusurlu davaranışları dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu husus gözetilmeden tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
c)Yukarıdaki bentte açıklandığı üzere; evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı-davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBK m. 50, 51) dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebapla davalı-davacı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine, 2/b ve 2/c bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi kararının BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda 2/a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Mustafa'ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 292.10 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Şule'ye geri verilmesine, dosyanın bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 12.05.2022 (Prş.)