Esas No: 2022/2031
Karar No: 2022/4389
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2031 Esas 2022/4389 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/2031 E. , 2022/4389 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı kadın tarafından ise hükmüm tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının tüm, davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Davacı erkek tarafından TMK m.166/1 hukuki sebebine dayalı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması soncunda ilk derece mahkemesince davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tamamen kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı erkek lehine maddî ve manevî tazminata ve kadın lehine tedbir nafakasına dair verilen hükmün davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince davalı kadının hastalığından davacı eşine bahsetmeyerek güven sarsıcı davrandığı, davacı erkeğin ise evliliklerinin son döneminde eşinin tedavisi ile ilgilenmediği, eşini bir bahane ile kök ailesine bıraktığı, sonrasında telefonla eşine ailesinin onu istemediğini söylediği, kök ailesinin de davalıyı eve almadığı, davacının eşini bir daha arayıp sormadığı bu sebeple evliliğinin sonlanmasına sebep olan olaylarda davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile davalı kadın lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmiştir. Ancak, yapılan yargılama ve toplanan delillerden adli tıp kurumu raporunda da belirtildiği üzere davalı kadının psikolojik rahatsızlığının bulunmasına rağmen fiil ehliyetine sahip olduğu, evlenmeden önce rahatsızlığını eşinden gizlediği, evlilik süresince de eşine ve eşinin ailesine saldırgan davranışlarda bulunarak hakaret ettiği, birlik görevlerini yerine getirmediği, davacı erkeğin ise son dönemde eşinin tedavisi ile ilgilenmediği, bir bahane ile eşini baba evine bırakarak arayıp sormadığı, davalı kadını arayarak ailesinin onu istemediğini söylediği, sonrasında eve gelen kadının davacının ailesi tarafından ortak konuta alınmadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. Eşit kusurlu eş lehine tazminata hükmedilemez. Hal böyle iken davacı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur tespitine bağlı olarak davalı kadın lehine maddî ve manevî tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2./bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşagıdaki yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.12.05.2022(Per.)