Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4622 Esas 2022/2983 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4622
Karar No: 2022/2983
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4622 Esas 2022/2983 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, eser sözleşmesine dayanarak eksik ve kusurlu işler ve geç ifa sebeplerinden dolayı tazminat ve ceza-i şart talep etmiştir. İlk derece mahkemesinde davanın kabulüne karar verildikten sonra davalı tarafından istinaf edilmiştir. Sakarya bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf istemi reddedilmiş ve karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararında, davalının teslim süresine uygun şekilde teslim yapmadığı için ceza-i şart ödemesi gerektiği ancak davacının teslim sırasında ceza-i şart alacağı hakkını saklı tutmadığı için gecikme cezasını isteyemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca, binada ayıplı iş yapıldığına ve su sızıntısı sebebiyle dükkanların kullanılamadığına karar verilmiştir. Ancak, mahkemece ayıbın giderilmesi çalışmalarının süresi belirlenmeden tüm talebe karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilmiştir. Bu sebeple, raporlara dayanak yapılan bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, ayıbın giderilmesi çalışmalarının gerektirdiği makul sürenin belirlenmesi ve bu süre içinde davacının uğrayacağı kira kaybının hesaplattırılması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, HMK 355. maddesinde belirtilen kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesi yapılması gerektiği belirtilmiştir.
6. Hukuk Dairesi         2021/4622 E.  ,  2022/2983 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Dava, eser sözleşmesi gereğince eksik ve kusurlu işler ve geç ifa sebebiyle tazminat ve ceza-i şart talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiş, Sakarya bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Mahkemece inşaatın kararlaştırılan sürede teslim edilmediği 2 aylık gecikme meydana geldiği, sözleşmeye göre davalının 15.000,00 TL ceza-i şart ödemesi gerektiği değerlendirilerek kabul kararı kurulmuş ise de sözleşmede kararlaştırılan bu ceza-i şart ifaya ekli ceza-i şart mahiyetinde olup talep edilebilmesi için teslim sırasında bu hakkın saklı tutulması gerekir. Davacı teslim sırasında ceza-i şart alacağı isteme hakkını saklı tuttuğunu kanıtlamadığından gecikme cezasını isteyemeyeceğinin değerlendirilmemesi hatalı olmuştur.
    Yine davacı tarafça binada zemin katta bulunan dükkanlarda temelden ve duvarlardan pencere kenarlarından su sızıntılarının olduğu, su sızıntısı sebebiyle dükkanların kullanılamadığı ileri sürülerek 6 aylık kira kaybının tahsili talep edilmiş mahkemece talep yerinde görülmüştür. Dosya kapsamı ve toplanan deliller dikkate alındığında davalı yüklenicinin ayıplı iş yaptığına, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup davacı tarafından süresinde ayıp ihbarında bulunulduğuna ilişkin mahkemenin kabulü doğrudur. Ancak davacının bu ayıp için talep edebileceği kira bedeli, ayıbın giderilmesi çalışmalarının gerektirdiği makul süre içinde davaya konu dükkanların kullanılamaması sebebiyle gelir kaybıdır. Mahkemece bu konuda ek rapor alınıp karar verilmesi gerekirken tüm talebe karar verilmesi doğru olmamıştır.
    O halde; mahkemece yapılacak iş, raporları karara dayanak yapılan bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, ayıbın giderilmesi çalışmalarının gerektirdiği makul sürenin belirlenmesinden, bu süre içinde davacının uğrayacağı kira kaybının hesaplattırılması , ifaya ekli ceza-i şart talebinin reddine karar verilmesinden ibarettir.
    Açıklanan nedenlerle kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
    dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmesine,
    01.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.














    ...

    Hemen Ara