Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4707 Esas 2022/3050 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4707
Karar No: 2022/3050
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4707 Esas 2022/3050 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, bir kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, sözleşmenin fesih edilmesi ile birleşen davanın reddi kararlarına yapılan temyiz başvurularını inceledi. Mahkeme, asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın reddine karar verdi. Ancak, davalı birleşen dosya davacısının yükleniciye ödediği faydalı ve zaruri masrafların tespiti için konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınmasını gerektiği, eğer masraflar zaruri ve faydalı ise, yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre fiyatlandırılarak hesaplanması gerektiğini belirtti. Dosya, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderildi.
Sözleşmeden dönme halinde tarafların karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulacağı ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceği TBK'nın 125/III maddesi gereğince düzenlendiği belirtilir. Sözleşmenin feshi ya da dönme suretiyle sona ermesi halinde geriye etkili sonuç doğuracağından, davalı birleşen dosya davacısının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ifa ettiğini kanıtladığı edimlerin bedelini talep etmekte haklı olduğu vurgulanır. Taraflar ortak kusurluysa birbirlerinden tazminat talebinde bulunamayacakları ve sadece birbirlerinin mal varlıklarına kazandırdıkları artı değeri sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebilecekleri belirtilir.
6. Hukuk Dairesi         2021/4707 E.  ,  2022/3050 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ : İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davalı karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Uyuşmazlık kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmış olup asıl davada arsa sahibi cezai şartın, birleşen dava da ise yüklenici, elde edemediği kar, yaptığı masraflar ve imalat bedeli ile noter ve kentsel dönüşüm için ödediği bedellerin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece; sözleşmenin feshi ile asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce ise davacı birleşen dosya davalısının istinaf başvurusunun kabulüne, davalı birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun reddine, sözleşmenin feshi ile asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, davalı birleşen dosya davacısı vekilince temyiz edilmişir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı birleşen dosya davacısının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddi ile asıl dava dosyasında verilen kararın ONANMASINA karar verilmiştir.
    2-Davalı birleşen dosya davacısı vekilinin birleşen davaya yönelik itirazlarının incelenmesine gelince;
    Eser sözleşmelerinde sona erme üzerine, her iki tarafında talep edebileceği tasfiyenin dayanağı, TBK’nın 125/III maddesidir. Bu maddeye göre sözleşmeden dönme halinde taraflar karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulur ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Sözleşmenin fesih ya da dönme suretiyle sona ermesi halinde geriye etkili sonuç doğuracağı yani, sözleşme hiç yapılmamış gibi başa dönüleceğinden, taraflar sözleşme ile üstlendikleri borçlarını ifa etme yükümlülüğünden kurtulacakları gibi, daha önce ifa ettikleri edimleri, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceklerdir. Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına (15. HD, 06.12.2006 gün, 2006/4522 esas, 2006/7157 karar, 15. HD 26.05.2016 gün, 2016/1062 esas, 2016/3002 karar, 15. HD 01.06.2016 gün, 2015/5760 esas, 2016/3130 karar) göre fesihte taraflar birlikte kusurlu olmaları halinde müspet zarar kapsamında kâr kaybı, gecikme nedenli cezai şart istenmesi ve iş sahibi tarafından da teminat mektubunun irat kaydedilmesi mümkün değildir. Her iki taraf kusurlu ise (ortak kusur) birbirlerinden tazminat talebinde bulunamazlar ve sadece birbirlerinin mal varlıklarına kazandırdıkları artı değeri sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebilirler. Başka bir anlatım ile sözleşmenin haklı ya da haksız olarak feshedilmesi halinde sözleşme geriye etkili sonuç doğuracağından yani, sözleşme hiç yapılmamış gibi başa dönüleceğinden sözleşmenin feshinde kusurlu olsa bile davalı birleşen dosya davacısı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ifa ettiğini kanıtladığı edimlerin bedelini talep etmekte haklıdır. Bu halde; yüklenicinin sözleşme nedenleriyle yaptığı faydalı ve zaruri masrafların mahkemece tespit edilmesi gerekir.
    Bu anlatım çerçevesinde somut olay incelendiğinde; davalı birleşen dosya davalısı yüklenici birleşen dosyada; fesih nedeniyle 122.000,00 TL+KDV mimari proje bedeli, 121.405,00 TL+KDV statik betonarme projesi, 51.209,00 TL+KDV sıhhi tesisat, asansör ve yangın projesi bedeli, 10.000,00 TL+KDV hazırlanan 3D görüntüler bedeli olmak üzere 304.614,00 TL+ KDV ile 7.000,00 TL kentsel dönüşüm için ödenen bedel ve 39.000,00 TL noter masrafı olmak üzere 46.000,00 TL’nin tahsilini talep etmesine ve projeleri delil olarak mahkemeye sunmasına rağmen mahkemece, dosyaya sunulan projeler hiç incelenmeden ve sözleşmenin feshinde davalı birleşen dosya davacısının kusurlu olması nedeni ile masraflara katlanması gerekçesi ile birleşen davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Bu durumda mahkemece yapılacak iş; konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak birşelen dosya kapsamında delil olarak sunulan ve bedelleri istenilen projelerin ve yapılan masrafların sözleşme nedenleriyle yapılan faydalı ve zaruri masraflar olup olmadığı, arsa sahibinin malvarlığında artı bir değer yaratıp yaratmadığı Yargıtay denetimine elverişli şekilde davalı birleşen dosya davacısının önceki raporlara itirazları da giderilecek şekilde tespit ettirilerek, yapılan masraflar faydalı ve zaruri değil ve arsa sahibinin malvarlığında artı değer yaratmıyorsa şimdiki gibi birleşen davanın reddine karar verilmesi, zaruri ve faydalı ise ve arsa sahibinin mal varlığında artı değer yaratıyor ise yapıldıkları yıl piyasa rayicine göre piyasa rayiçlerinin içerisinde müteahhit karı ve KDV olduğundan ayrıca eklenmeden bedellerinin tespiti ve sonucuna göre hüküm altına alınmasından ibarettir.
    Açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile birleşen davadaki yüklenicinin istemi ile ilgili olarak eksik inceleme yapılarak birleşen davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davalı birleşen dosya davacısının asıl davaya yönelik yapılan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 2. bent uyarınca davalı birleşen dosya davalısının birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 28.01.2021 tarih, 2019/1209 Esas ve 2021/94 Karar sayılı kararının BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın kararı bozulan Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na, kararın bir suretinin ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara